Şimşek, TBMM Genel Kurulu’nda görüşülen 2025 Merkezi Yönetim Bütçe ve 2023 Kesin Hesap Kanun Teklifi görüşmelerine katıldı ve milletvekillerine sunum yaptı.
Şimşek, 2024 ikinci yarısından sonra uyguladıkları program sayesinde önemli kazanımları olduğunu söyleyerek, “Öncelikle makro finansal istikrarı güçlendirdik. Ekonomide yeniden dengelenmeyi sağladık. Şoklara karşı dağınıklığımızı arttırdık. Burada tabii ki ticari açığın milli gelire oran olarak yüzde 5.5 civarından yüzde birin altına inmesi olması değerlidir. Uluslararası rezervlerimizi arttırdık. Brüt rezervlerimiz 98.5 milyar dolardan 6 Aralık itibariyle 159.4 dolara çıktı. Swap hariç net rezervlerimiz yaklaşık 109 milyar dolar artışla 48.3 milyar dolara yükseldi. Çünkü o rakam tabii burada argümanlardan bir tanesi bunun üzerinden sağlandığı yönü de bu doğru değil. Bu artışın üçte ikisinden fazlası uzun vadeli maliyetli dış kaynak artı. Türkiye’deki portföy tercihlerinden kaynaklandı. Dolayısıyla bütün portföy yatırımları yani hepsine carry trade deseniz ki bir kısmı on yıl vadeli, beş yıl vadeli, iki yıl vadelidir, onların hepsine dahi deseniz bunların rezerv artışındaki payı üçte bir düzeyinin altındadır. Uluslararası tanıma göre rezerv yeterliğini sağlamış durumdayız. Son bir buçuk yılda ülke risk primimiz dört yüz elli bas puandan fazla düştü. Aynı dönemde gelişmekte olan ülkelerdeki risk primindeki düşüş bunun onda biridir. Bir program yoksa program başarılı bir şekilde uygulanmıyorsa bir ülkenin risk primi kendisine benzer ülkelerden nasıl oluyor da aynı dönemde on kattan fazla düşüyor diye sormak lazım. Bu program öncesinde on yıl vadeli gösterge tahvilimizin maliyeti yüzde onun üzerindeyken bugün yüzde 7 civarına düşmüş. Yani Türkiye’nin dış kaynak maliyeti yüzde 30 düşmüştür. Real sektör ve bankalarımız çok daha uygun koşullarda finansmana erişiyor. En önemlisi Türk Lirası’na güveni kazandırdık” ifadelerini kullandı.
Şimşek, kur korumalı mevduatın 68 haftadır kesintisiz bir şekilde düştüğünü hatırlatarak, “Kur korumalı mevduat stoku geçen sene zirve 3.4 trilyon liraydı. Bugün itibariyle 1.2 trilyon liranın altına düşmüş durumda. 2024 mevduat faizi ortalama yüzde 54.6. Ama kur artışı bunun yarısı bile değil. Dolayısıyla 2024 yılında devam eden KKM hesaplarından herhangi bir zarar söz konusu değildir” dedi.
Şimşek, deprem harcamalarına rağmen bütçe açığını kontrol altına aldıklarını ve düşürmeye başladıklarını ifade ederek, “Bakın 2023 yılında ve 2024 yılında bugünkü fiyatlarda deprem yaralarını sarmak için 2.6 trilyon lira para harcadık. Bugünkü kurla 75 milyar dolara denk geliyor. Aldığımız harcama ve gelir tedbirleriyle 2023 yılı bütçe açığını milli gelire oran olarak yüzde 5.2’de tuttuk. Gelişmekte ülkelerde bu oran geçen sene yüzde 5.3’tü. Ülkemizde deprem hariç açığın milli gelire oranı geçen sene yüzde 1.6. Gelişmekte olan ülkelerde yüzde 5.3. Bütçe açının milli gelire oranını bu sene biz yüzde 4.9, 2025 yılında ise yüzde 3.1 indirmeyi hedefliyoruz. Finansman ihtiyacının azalmasıyla borç ve faiz yükü artışını da bundan sonra sınırlayacağız. Evet bu sene üç büyük kredi kuruluşu tarafından notu iki kademe birden artan dünyada tek ülkeyiz” şeklinde konuştu.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in eşi Esra Şimşek de Genel Kurul salonunda Bakan Şimşek’in konuşmasını takip etti.