DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Bursa’da, Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nde yapılan Osmangazi İlçe kongresinin ardından basınla buluştu.
normhaber.com adına Esat Kaplan’ın katıldığı buluşmada gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan Babacan’ın açıklamaları özetle şöyle:
‘2022 SONBAHARINDA SEÇİM GÜÇLÜ OLASILIK’
– Türkiye ilk seçimden sonra çok önemli bir dönüşüm yaşayacak. Önemli olan çok hızlı ve etkin bir dönüşüm olması. Sorunlar yoğunlaşıyor, ancak sorunları çözecek bir yönetim kadrosu yok. Böyle olunca siyaset hareketleniyor.
– İktidarın küçük ortağı geçmişte çok sayıda erken seçimi tetikleyici rol üstlendi. Cumhurbaşkanı Erdoğan da hatırlayacaksınız ‘erken seçim istemek ihanettir’ dedikten kısa süre sonra 2018 seçimlerinin tarihi açıklamak zorunda kalmıştı. Dolayısıyla onların ifadelerin e göre Türkiye’de siyaset yapılmaz. Bizim için önemli olan seçime hazır olmak. Bunu da kongrelerimizi yaparak, organik yollarla sağladık, seçime hazır hale geldik. Gelecek yılın sonbaharında seçim güçlü olasılık olarak görünüyor.
‘SİYASAL ŞİDDETTEN CUMHURBAŞKANI SORUMLU’
– Siyasal şiddet ülke gündemine girmiş durumda. Siyasetçiler, gazeteciler, düşünürler tehdit ediliyor, fiziki şiddetle karşılaşıyor. (Erdoğan’ın ‘Dur bakalım daha başınıza neler gelecek’ şeklindeki sözleri) Bilinçli teşvik değildir inşallah. Sanki iç dünyasında hoşuna gitmiş gibi görünüyor. Bu konuda tüm sorumluluk seçime kadar Cumhurbaşkanı’ndadır.
‘YÜZDE 7 TEKLİFİ PAKETİN TATLANDIRICISI’
– Seçim barajının düşürülmesi ve seçim bölgesinin daraltılması bizim programımızda da var. Ancak iktidarın seçim barajının düşürülmesi teklifini neden getirdiğine bakmak lazım. 20 yıl sonra durup dururken birden demokrasi aşığı olmadılar. Bu öneri geniş bir paketin tatlandırıcısı olabilir. Yoksa seçim barajının düşürülmesine kim itiraz edecek ki? İyi niyet olduğunu düşünmüyorum. Haksız rekabet araçlarını kullanmaktan çekinmeyen bir yönetimden gelen teklifi iyi sorgulamak gerekir. Bu teklifin nedeni iktidarın küçük ortağının durumu olabilir, muhalefet partilerinin ittifak yapmasını önleme isteği olabilir. Bir hükümet böyle şeylerle oynamaya başladığında biliniz ki gitme vakti gelmiştir. İstedikleri değişikliği yapsınlar, koydukları kurallar kendi ayaklarına dolaşabilir.
‘DENETLEMEYE EVET DEVRİ SABIKA HAYIR’
– Devleti yönetenler bilmeli ki günü geldiğinde idari denetim, Meclis denetimi ve yargı denetimi mutlaka sağlanır. Elbette tarafsız bir şekilde. Bu denetim rövanşist bir hisle yapılmamalıdır. Denetlemeye evet ama devri sabık yaratmaya hayır!
‘HDP İLE İKİLİ BAZDA GÖRÜŞMEYE AÇIĞIZ’
– Güçlendirilmiş parlamenter sistem konusunda 6 parti bir masa etrafında çalışıyoruz (Parlamenter sistemi destekleyen HDP ve sol/sosyalist partilerle) görüşmeye bir parti olarak açığız. İkili bazda görüşmeye açığız. Masada başka partiler de olacaksa o 6 partinin de buna evet demesi lazım. Biz açığız. Hatta bugün HDP’den bir heyet bizim partimize gelecekti. İsteyen herkes ile biz görüşürüz parlamenter sistem konusunda. Çünkü biz buna hukuk perspektifinden bakıyoruz. Memleketimizin yarınları için bakıyoruz. Şununla görüşürüm bununlar görüşme gibi kısa vadeli hamaset üzerinden siyaset yapmayız. Ne kadar geniş mutabakat oluşursa bunun hem seçimlerden sonraki anayasa değişikliğinin Meclis sürecinde hem de referandumda o kadar geniş toplumsal mutabakatla hayata geçer. Bu işe tamamen hukuk perspektifinden bakıyoruz. Mesele memleket meselesiyse hamasetle bir yere varılamayacağını söylüyoruz.
– HDP ‘ittifak arayışında değiliz’ dedi. İttifak bütün partilerin ortak iradesiyle olur. Biz hiçbir ittifakın içinde değiliz şu an. İleride ne olur bilemiyorum. Her partiyle meşru zeminde diyaloğa hazırız.