Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, teknoloji ve girişim ekosistemini bir araya getiren Webrazzi Summit 2024’e katıldı. Burada bir konuşma yapan Bakan Kacır, girişim sermayesi fonlarının gelişmesi için çok önemli adımlar attıklarını belirterek, “Bu fonların Türkiye’de daha kolay kurulabilmesini sağlayıcı düzenlemeleri girişimcilik konseyimiz önerdi ve Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) gerçekleştirmiş oldu. Yine bu fonların sadece Türkiye’de değil, Türkiye’de kullanılan fonların yurt dışında daha fazla yatırım yapmasının önünü açacak düzenlemeler yaptık.Belki bu kulağa ilk geldiğinde anlamlı gelmiyor olmayabilir. ‘Neden yurt dışına yatırımı kolaylaştırdınız?’ diye düşünüyor olabilirsiniz ama eğer fonların uluslararası yatırımlarını kolaylaştırmazsanız bu fonların Türkiye’de kurulması daha güç hale geliyor. Dolayısıyla bizim hedefimiz daha fazla fonun Türkiye’de kurulması ve Türkiye’de girişim sermayesi yatırım fonlarının daha da büyümesiydi. Malumunuz çalışanlar için hisse opsiyonuyla ilgili bir adım atacağımızı duyurmuştuk. Geçtiğimiz aylarda Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde bunun kanunu yapılmış oldu ve ilk kez Türkiye’nin yasal mevzuatına, özellikle teknoloji girişimciliği ekosistemi için çok anlamlı bir uygulama olan çalışanların hisse opsiyonu girmiş oldu” dedi.
Fonlara kamu desteği uygulamalarını sürdürdüklerini ve güçlendirdiklerini söyleyen Kacır, “Teknoloji ve İnovasyon Fonu, Bilişim Vadisi Bilişim Sermayesi Fonu ve kalkınma ajansları eliyle çıktığımız bölgesel kalkınma odaklı girişim sermayesi yatırım fon çağrılarıyla bugüne dek 7 milyar 300 milyon lira kamu kaynağını girişim sermayesi fonlarına yönlendirdik. Nihayetinde bu fonlarda 67 milyar liralık bir kaynak oluşması sağlanmış oldu.
Büyük teknoloji şirketlerinin, AR-GE yapan şirketlerin, kamudan aldıkları AR-GE desteklerinin bir kısmını ekosisteme yönlendirebilmek için bir düzenleme yapmıştık. Onlara girişim sermayesi fonlarını ya da teknoloji girişimlerine elde ettikleri avantajın yüzde 3’ü düzeyinde yatırım yapma zorunluluğu getirmiştik. Şimdiye dek 3 milyar 700 milyon lira yatırım bu uygulama kapsamında büyük şirketler, büyük AR-GE merkezleri tarafından girişim sermayesi fonlarına ya da teknoloji startuplarına, girişimlerine yönlendirilmiş oldu” dedi.
TÜBİTAK BiGG desteklerini BİGG fonuna dönüştürdüklerini ve ilk uygulamanın geçen yıl gerçekleştiğini hatırlatan Kacır, “2024’ün ilk 9 ayında Türkiye Avrupa’da tohum öncesi yatırımlarda en fazla yatırımı gerçekleştiği ülke oldu. Bunda TÜBİTAK BİGG Fonunun çok önemli bir katkısı var. TÜBİTAK BİGG Fonu, sadece bu yılın ilk 9 ayında 228 yatırıma, fikir aşamasında yüzde 3 hisse karşılığında 900 bin lira yatırım yaptı. Önümüzdeki dönemde bu fona, Türk özel sektörünün katılımını da tetikleyecek adımlar atacağız. Onlarla birlikte tohum öncesi yatırımları, fikir aşamasındaki yatırımları daha da büyütmeye gayret edeceğiz. Küreselleşme de bizim önemli bir amacımız. Arzu ediyoruz ki teknoloji girişimlerimiz içinden yeni unicornlar, yeni turcornlar doğsun.18 teknolojik girişimimiz turcorn 100 adayları arasında yer almış oldu. Onlara çok kapsamlı, çok yönlü destekler sunuyoruz. Önümüzdeki dönemde onların uygun şartlarda finansmana erişimini sağlayacak yeni adımları da yine KOSGEB eliyle atıyor olacağız” diye konuştu.
İstanbul için vizyon projesi olan Terminal İstanbul’un dünyanın en büyük teknoloji girişimciliği merkezi olacağını kaydeden Bakan Kacır, Atatürk Havalimanı’nın yıllarca uçuşların yapıldığı bir buluşma noktası olduğunu söylerek, “Şimdi o muhteşem terminali, muhteşem bir teknoloji girişimciliği merkezine dönüştürüyoruz. Dev bir alanda Türkiye’nin en büyük teknoparkını kurmuş olacağız ama bu geleneksel teknoparklarımızdan farklılaşacak. İçinde onlarca hızlandırma programının çok farklı paydaşlar tarafından uygulandığı, sadece bir teknopark yönetimi çatısı altında değil çok sayıda teknoparkın,Tekmer yönetici ekiplerinin, özel sektör firmalarının bir arada hızlandırıcı programlar uyguladıkları dev bir merkez olacak.
Terminal İstanbul aynı zamanda geliştirme altyapıları, atölyeleri, laboratuvarların bulunduğu bir merkez olacak. Ümit ediyorum ki Terminal İstanbul, İstanbul’un ve Türkiye’nin teknoloji girişimciliği yolculuğuna gerçekten büyük değer katacak. Terminal İstanbul için 34 hızlandırıcı program planlıyoruz. Her bir dikeyde ekosistemin farklı paydaşlarıyla bir arada çalışmayı arzu ediyoruz” dedi.
Türkiye’nin tüm şehirlerinde yüzlerce girişim ofisinin kurulmasını istediklerini dile getiren Kacır, “Bu adım, girişimcilik yolculuğumuzu geniş kitlelere yayma ve benim hep ‘dünyanın en demokratik teknolojik girişimciliği’ olarak tanımladığım yaklaşıma uygun adımlar atma fırsatı tanıyacak. Artık kendimize özgü bir girişimcilik modelimiz var. Yıllardır Amerikan şirketlerinin garaj hikayelerini okuyarak büyüdük ancak istiyoruz ki yakında bütün dünya Türkiye’nin girişimcilik hikayesini okusun. Üstelik bu çok daha demokratik bir girişimcilik hikayesi olacak. Bugün 81 şehrimizde 130’dan fazla dene-yap teknoloji atölyesinde 35 bin öğrencimiz eğitim görüyor. 11 yaşından itibaren şehir şehir, ilçe ilçe, kasaba kasaba, köy köy, özel yetenekli öğrencileri tespit ediyor ve gelecek teknoloji yıldızları programıyla, onları teknoloji yolculuğuna dahil ediyoruz” dedi.
Bu yılın 9 ayında Türkiye’nin teknoloji girişimlerine yaklaşık 700 milyon dolar yatırım yapıldığını, salgın sonrası 4 yıllık dönemde toplamda 4,5 milyar dolara ulaştıklarını belirten Kacır, “Salgın sonrasında artan yatırımlar 2023 ve 2024’te küresel düzeyde büyük ölçüde sönümlendi. Sıkı para politikaları, dünya genelinde girişim sermayesi fon yatırımlarının küçülmesine neden oldu. Türkiye’de 2023’te bir miktar düşüş yaşansa da 2024’te yeniden toparlanma sağladık. Bu dört yıllık dönemde, bir önceki dört yılın toplamının 10 katı kadar Türkiye’nin teknoloji girişimlerine yatırım gerçekleşmiş oldu. Bu, doğru yolda olduğumuzun bir göstergesi. İnşallah, hep birlikte atacağımız adımlarla Türkiye’yi teknoloji girişimciliği yolculuğunda zirveye çıkaracağız” diye konuştu.