Boğaziçi Üniversitesi akademisyenleri, Melih Bulu’nun rektör olarak atanmasıyla başlattıkları ve istifası sonrası yardımcısı Naci İnci’nin rektör olarak atanmasıyla devam ettirdikleri protesto nöbetlerinin 182’ncisini gerçekleştirdi.
Bugünkü nöbete Boğaziçi Üniversitesi mezunu akademisyenler de katıldı. Rektörlük binasına sırtlarını dönen akademisyenler, ardından haftalık basın açıklamalarını okudu.
Sözcü’nün aktardığı haberde, yeni öğretim yılı için alınan kararlarla ilgili görüşlerini paylaşan akademisyenler, şunları söyledi:
Yeni öğretim yılının başlamasına beş gün kala, üniversitemizde kampüs hayatının pandemi koşullarına göre düzenlenmesine dair yaşanan yönetim krizi devam ediyor. Kayyum rejiminin akademik işlerden ve öğrenci işlerinden sorumlu rektör yardımcısı Fazıl Önder Sönmez’in; hocaların görüş ve taleplerini, bölümlerin aylar önce titizlikle hazırladıkları ders düzenlerini hiçe sayarak, ilgili komisyonları devre dışı bırakarak, tek başına, gereken bilgi ve birikimden yoksun bir şekilde oluşturduğu programın uygulanabilmesi mümkün değildir.
Bu program, yeterli teknik ve güvenlik altyapısı sağlanamayan sınıflarda; hoca ve öğrencilerin sağlığını riske atıyor, onları mesai dışı saatlerde çalışmaya zorluyor. Dahası, dayatılan bu mantık dışı düzenleme; zorunlu dersler, laboratuvar dersleri, kitle dersleri gibi derslerde çakışmalara yol açıyor, öğrencileri ders programlarını hazırlayamaz hale getiriyor.
Bu zamana kadar, pandeminin ilk haftalarında dahi, ortak bir çalışma ve koordinasyonla sorunsuz bir şekilde gerçekleşen üniversitemizin akademik işleyişi, tek bir kişinin keyfi ve gelişigüzel alınmış kararları nedeniyle büyük zarar görüyor.
Bu da yetmezmiş gibi, yeni öğretim yılının başlamasına beş gün kala, yüzlerce öğrencimiz üniversite yurtlarına yerleştirilemedi. Yurtlar Komisyonu Başkanı olarak; öğrencilerin barınma hakkının sağlanması, yurtların pandemi koşullarına göre güvenli bir şekilde düzenlenmesinden sorumlu olan ve ilgili komisyonu toplamadan süreci yine tek başına yönetmeye çalışan Fazıl Önder Sönmez, elbette bu yaşanan krizin de sorumlusudur.
Cinsel Tacizi Önleme Koordinatörlüğü Ofis Koordinatörü Cemre Baytok’un işten çıkarılmasını “radikal feminist” olduğu gerekçesiyle savunabilen Fazıl Önder Sönmez’in kibri, müzakereye kapalı tutumu ve yönetimsel bilgi ve beceri eksikliği, Boğaziçi Üniversitesinin tarihsel, kurumsal kimliğine ve demokratik, özerk üniversite yönetimi anlayışına yakışmıyor.