Norm Haber

Bosna Hersek , Sırbistan’ı Saraybosna’daki sivillere ateş etmekle suçladı

Bosna Hersek Savunma Bakanı Zukan Helez, kendisine hakaret eden Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic’e cevap vererek, "Saraybosna’da Yahudi Mezarlığı konumundan keskin nişancı tüfeğiyle sivillere ateş açan birinden başka ne beklenir ki?” dedi.

Bosna Hersek Savunma Bakanı Zukan Helez, dün yaptığı bir açıklamada kendisine hakaret eden Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic’e cevap verdi. Sırbistan’daki hükümet karşıtı protesto gösterilerine destek verdiği için hedef alındığını ifade eden Helez, “Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic, kamuoyuna yaptığı açıklamalarda bana en ilkel biçimde hakaret etti. Tüm bunlar, daha adil ve daha iyi bir Sırbistan için verdikleri mücadelede Sırbistan halkına verdiğim destek nedeniyle oldu” dedi.

Vucic’in açıklamalarına şaşırmadığını söyleyen Helez, Vucic’i 1992-1995 yılları arasındaki savaş döneminde Trebeviç Dağı’nın yamacındaki Yahudi Mezarlığı’ndan Saraybosna’daki sivillere ateş açmakla suçladı. Helez, “Öldürülen her bir Sırp için 100 Müslüman öldürülmesi çağrısı yapan ve Saraybosna’da Yahudi Mezarlığı konumundan keskin nişancı tüfeğiyle sivillere ateş açan birinden başka ne beklenebilir? Kuşatma altındaki Saraybosna’nın üzerindeki cephe hattında çekilen videoda elinde görünen şeyin tüfek değil şemsiye olduğunu iddia etmesi ise kesinlikle yalandır” dedi.

Savunma Bakanı olarak bu tür bilgilere sahip olduğunu ve görgü tanıklarının bu bilgileri kendisine bizzat anlattıklarını ifade eden Helez, “Kısa süre önce konuştuğum üç eski Sırp Cumhuriyeti Ordusu mensubu, Vucic’in orada olduğu sırada Yahudi Mezarlığı konumunda olduklarını ve Sırbistan’ın mevcut Cumhurbaşkanının keskin nişancı tüfeğiyle Saraybosna’daki vatandaşlara ateş açtığını bana itiraf etti. Günün birinde Bosna Hersek ve Sırbistan’daki Sırpların, Almanların Nazilerden vazgeçtikleri gibi Ratko Mladiç, Radovan Karaciç, Aleksandar Vucic ve diğerleri gibi faşistlerden vazgeçeceklerinden eminim” dedi.

Vucic’in bu günlerde iktidardaki günlerinin sayılı olduğunu hissettiğini ve bu nedenle giderek daha gergin hale geldiğini ileri süren Helez, “Daha sorumlu bir yönetim ve daha adil bir Sırbistan talep eden gençlere, onları dağıtmak için özel kuvvetler gönderme tehdidinde bulunuyor. Sırbistan vatandaşlarının daha iyi ve daha adil bir Sırbistan için mücadele edecek güç ve cesarete sahip olmalarını samimiyetle ümit ediyorum. Tıpkı Zeljko Obradovic, Bogdan Bogdanovic, Novak Djokovic, Savo Milosevic, Sasa Ilic, Dejan Bodiroga ve daha milyonlarca Sırbistan vatandaşının istediği şekildeki bir Sırbistan için” dedi.

Vucic savaş döneminde eline tüfek almadığını söylemişti

Sırbistan Cumhurbaşkanı Vucic, daha önce konuya ilişkin açıklamalarında o dönemde gazeteci olarak çalıştığını ve eline hiç keskin nişancı tüfeği almadığını söylemişti. Vucic, Saraybosna’nın Sırp güçlerinin kuşatması altında olduğu döneme ait görüntülerde elinde görünenin tüfek değil şemsiye olduğunu ileri sürmüştü.

Vucic’ten Helez’e hakaret

Sırbistan Cumhurbaşkanı Vucic, dün Sırbistan Devlet Radyo ve Televizyonu’nda katıldığı bir programda yaptığı açıklamada, Sırbistan’daki protestoculara Kosova, Hırvatistan ve Bosna Hersek’teki politikacıların destek olduğunu söylemişti. Açıklamasında Vucic, “Sırbistan’daki protestolara kim destek verdi? Bu protestoları (Kosova Başbakanı) Albin Kurti açık bir şekilde desteklemedi mi? Bunu duymak hoşunuza gitmez. Hırvatistan’daki tüm politikacılar protestoları gönülden desteklemedi mi? Öyle yaptılar. Tüm Saraybosnalı politikacılar da, (Dışişleri Bakanı Elmedin) Konakoviç’ten şu Bugojno’lu embesil Zukan Helez’e kadar hepsi bunu yapmadı mı? Helez, eski Yugoslavya bölgesindeki tüm bakanlar arasında en aptalıdır” demişti.

Sırbistan’da 1 Kasım’da ülkenin kuzeyindeki Novi Sad kentinde bir tren garında beton sundurmanın çökmesi sonucu 15 kişi hayatını kaybetmiş ve trajik olayın ardından Sırbistan hükümeti ve Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic aleyhinde protesto gösterileri başlamıştı. Haftalardır süren protesto hareketleri bugün de Belgrad, Novi Sad ve Niş gibi büyük şehirlerde gerçekleştirilen öğrenci eylemleri ve boykotlarla devam etti.