Amerika Birleşik Devletleri’nin Baltimore kentindeki Francis ScottKey Köprüsü’nü yıkan gemi kazasının ayrıntıları ortaya çıkmaya devam ederken, Bursa Teknik Üniversitesi (BTÜ) Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Erinç Dobrucalı, ardı ardında yaşanan kazaları değerlendirdi. Kısa bir süre önce Bursa’nın Karacabey ilçesinin kuzeyinde gemi battığını ve Kocaeli Evyaport Limanı’nda ciddi bir gemi kazasının da yaşandığını hatırlatan Prof. Dr. Dobrucalı, kazaların nedeninin kalifiye ve yetişmiş insan faktörüne bağlı olmasının yanında, yaşlı gemi filolarının durumunun da olabileceğini vurguladı.
Ancak ABD’de yaşanan kazanın büyük bir talihsizlikolabileceğini dile getiren Erinç Dobrucalı, “Bu gemi, yaklaşık 3 futbol sahası büyüklüğünde ve içinde 22 mürettebatı var, sürati de kanal geçişi göz önüne alındığında yüksek değil. Gemide güç sistemi tamamen çöktüğü için bu büyüklükteki bir gemide ani reaksiyon vermek güçleşebilmektedir. Köprüye bu kadar yakınken yapılabilecek acil durum senaryolarından biri de demir atıp gemiyi durdurmak, kaptan onu da yapmış ancak köprüyle gemi arasında çok kısa bir mesafe olduğu için bu da çözüm olmamış” dedi.
“KILAVUZ KAPTANLARIN ÖNEMİ”
Büyük tonajlı gemilerin dar sular, boğaz geçişleri gibi riskli bölgelerden geçerken kılavuz kaptan ile geçmesi gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Erinç Dobrucalı, “Bu tip riskli bölgelerden geçerken iki önemli tecrübe birleşir; biri gemi kaptanı, gemisini tanır. Diğeri kılavuz kaptan, riskli bölgeyi tanır. Ayrıca gemilerde karşılaşılabilecek acil durumlardan dümen kitlenmesi gibi bir durumda dümen sistemini kontrol edebilmek için yedekleri bulunur. Geminin güç beslemesi kesildiğindedümeni yekedairesindenhidrolik olarak ya da hidrolik sistem de sıkıntılıysa manuel olarak çevirebilirsiniz. Bunları açık denizde rahatlıkla uygulayabilirsiniz. Ancak boğaz, dar kanal geçişi gibi veya limana avara/aborda olma gibi durumlarda, bu boyutlarda gemilerin kılavuzlar vasıtasıyla yanaştırılıp dar kanallardan geçirilmesi gerekir. Kılavuz detayının atlanması nedeniyle pek çok kaza meydana gelebiliyor” diye konuştu.
30 YAŞINI DOLDURMUŞ BAKIMSIZ GEMİLERE DİKKAT
Bir geminin ömrünün yaklaşık 30 sene olduğunu ifade eden Prof. Dr. Dobrucalı, “30 yaşını geçmiş gemilerin kazalara sebebiyet verme riskleri oldukça yüksek olabiliyor. Ticari gemiler 2-3 senede bir tersanelerde havuzlanarakbakıma alınıyor. Ancak30 seneyi doldurmuş gemilerin geniş kapsamlı modernizasyona alınması lazım. Aksi takdirde bu tür gemiler de kazaya davetiye çıkarabilir” ifadelerini kullandı.
“MÜRETTEBATIN KALİTELİ EĞİTİMİ VE DİKKATİ ÇOK ÖNEMLİ”
Kazaların yaşanmaması için yetişmiş insan kaynağının çok önemli olduğunu anlatan Dobrucalı, “Gemilerin emniyetli seyir yapabilmesinin yolu kaliteli ve tecrübeli mürettebattan geçiyor. Gemiler tonlarca ağırlığında, altı serbestlik derecesinde hareket edebilenyüzen araçlardır. Geminin emniyetli seyriyle ilgili birçok sistem var ve personelin bunları tanıması, acil bir durumda uygulanacak senaryolara hakim olması gerekir. Örneğin; İstanbul Boğazı’nda dümeni kilitlenip, sahildeki bir yalıya doğru yönelen gemide hangi acil senaryoların uygulanması gerektiğiyle alakalı mürettebatın ani refleks vermesi lazım. Ya da gemi makinelerinden olağan dışı bir ses geldiği zaman bunu fark edebiliyor olması şart. Yani işin en önemli noktası, dikkatli ve kaliteli yetişmiş insan kaynağı Biz de BTÜ Denizcilik Fakültesi bünyesinde tüm bu dikkat ve özeni taşıyabilecek mezunlar vererek hem geminin inşa aşamasında hem de seyir anında olabilecek ihmalleri önleyebilmek adına öğrencilerimizi en iyi şekilde yetiştirmeye ve denizcilik kültürünü onlara aşılamaya çalışıyoruz” dedi.