Bursa Unesco Derneği’nin öncülüğünde gerçekleşen etkinliğe Bursa Motorsiklet Kulübü Derneği, İznik Belediyesi ve İznik Kent Konseyi de destek oldu.
Bursa’dan hareket eden gruba 1 otobüs 1 minibüs katılımcının yanısıra, 70 katılımcı da, motorsikletleri ile eşlik ettiler.
Yollarda renkli görüntülerin oluşması ise bunaltan sıcaklıktaki havayı serinleten etken oldu. Bursa Unesco Derneği Başkanı İlker Özarslan, katılımcılara dernek logolu tişört ve şapka hediye ederek teşekkür etti.
İznik Belediyesi Başkan Vekili ve UNESCO Alan Başkanı Zeliha Peşke’nin gayretlerinden duyduğu memnuniyetini dile getiren Başkan İlker Özarslan, katılımcılara hitaben 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nde gerçekleşen etkinlikte şunları söyledi:
“Her yıl, Mayıs ayı sonlarında ve Haziran ayı başlarında, UNESCO, iklim değişikliğinin üç önemli ayağını birlikte değerlendirebilmek adına önemli bir fırsat teşkil eden üç büyük uluslararası günü kutlamaktadır; biyoçeşitlilik, iklim ve okyanuslar. Bu 5 Haziran günü çevreyi kutlamamız için bir fırsattır. Çevrenin bir bütün olduğunu, okyanusların, canlı organizmaların ve çevre çeşitliliğinin bazen öngörme kabiliyetimizin ötesinde etkileşime girdiği karmaşık bir sistem olduğunu hatırlatmaktadır.
Son yıllarda, çevre krizi ciddi ve rahatsız edici bir şekilde kendini göstermiştir. Orman yangınları, tropik yağmur ormanlarını sanki kurak bir çöl gibi tahrip ederken, iklim değişikliğinin etkileri çarpıcı bir şekilde ortaya çıkmıştır.
Pandemi süreci bize yıllardır bilim adamlarının söylemiş olduklarını gözlemleme fırsatı vermiştir: insanlık ve biyoçeşitlilik arasındaki karşılıklı ilişki çok derindir ve sonrasında meydana gelen kayıplar bize aittir.
Bu sağlık krizi birlik olarak hareket etmemiz gerektiğine dair bir uyarı niteliğindedir. Yaşayan dünyayla, doğal ekosistemlerle ve biyolojik çeşitlilikler ile olan ilişkimizi temelden yeniden düşünmeliyiz.
UNESCO ayrıca kendi deneyimini de paylaşabilir: İnsan ve Biyosfer Programı ile, gelecek nesiller için korunan ve yenilenen ekosistemlerde, doğa ile uyum içinde yaşama fırsatının kanıtı olan ağlardan yararlanılabilir.
Son olarak, UNESCO, özellikle eğitim alanındaki özel uzmanlığını öne çıkarabilir, çünkü çevre eğitimi bu yeni anlaşma için çok önemlidir: olağanüstü zenginliği, hayranlık duyma ve alçakgönüllü olma kapasitesi, sorumluluğumuzu anlama ve mümkün olan somut eylemleri kavrama görevi ile canlı dünyaya daha fazla dikkat, duyarlılık ve açıklık. Tüm bunlar eğitim gerektirmektedir.
Biyolojik çeşitlilik temasını kutlamakta olduğumuz bu Dünya Çevre Gününde son olarak söyleyeceğimiz,
‘Bizler sadece kendi geleceğimizi değil, dünyayı paylaştığımız diğer tüm canlıların da geleceğini düşünmeliyiz”