Kanun teklifinin bu haliyle kanunlaşmasından büyük bir endişe duyduklarını ifade eden Bursa Veteriner Hekimler Odası Başkanı Melike Baysal, taslak yasa teklifinde yer alan gerekçe ve maddeler incelendiğinde hayvan refahı konusunda ülkeyi 2004 yılı öncesine döndürebilecek maddelerin yer aldığını kaydetti.
“KOMİSYONDA KABUL EDİLEN TASARI HAYVANLARI KORUMA KANUNUN RUHUNA AYKIRI”
Hayvanların bu kez sokaklarda değil, hayvan refahına uygun olarak yapılacağı iddia edilen barınaklarda toplanacağını görmekte olduklarına dikkat çekilen açıklamada;
“Tasarının güncel bilimsel ve mesleki gerekçelerle kabul edilmesinin mümkün olmadığını, 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanununun ruhuna da aykırı olduğunu bir kez daha bildiriyoruz” denildi.
Tasarıda yer alan kısırlaştırma verilerini de değerlendiren BVHO, 20 yıl boyunca belde belediyeleri hariç 1003 belediyenin sadece 322 tanesinin bakımevi kurarak 2 milyon 500 bin kısırlaştırma gerçekleştirdiğini ve bu hesapla da günde 1.3 hayvan kısırlaştırıldığını gözler önüne serdi. Bu veriler ışığında, 1003 belediyede günde sadece 10 kısırlaştırma yapılsa bir yılda 2 milyon beş yüz bin hayvanın kısırlaştırılabileceği yani yirmi yılda yapılanın aslında bir yılda yapılbileceği ifade edildi.
“Belediyelerin desteklenmemesi de bu konuda önemlidir” diyen Bursa Veteriner Hekimler Odası Başkanı Melike Baysal, merkezi yönetimden yerel yönetimlere 2023 yılı bütçesi olarak sadece 200 TL ayrıldığını 2024 yılı için ise bütçenin dahi düzenlenmediğine vurgu yaptı.
TASARI BU HALİYLE HAYVANLARLA İLGİLİ ADETA BİR KIYIMIN YOLUNU AÇIYOR
BVHO tarafından sahipsiz hayvanlara ilişkin kanun teklifiyle ilgili yapılan yazılı açıklamanın devamında şunlar kaydedildi:
“Tüm bu istatistikler ortadayken, yani 20 yıldır kanuna muhalefet eden belediyeler ve belediyeleri denetlemeyenler varken, şu anda muğlak ifadelerle toplumsal barışı tehdit edecek kararların alınabileceği, hayvanlarla ilgili adeta bir kıyımı yaşatacak bir süreci hazırlayan yasa tasarısının Meclis Genel Kurulu’na gelmesi bekleniyor.
YASA TEKLİFİNDEN ÖTANAZİ İFADESİ ÇIKARILSA DA TAMAMEN KAPSAM DIŞI BIRAKMIYOR
Ötanazi ile ilgili ‘’yasa tasarısından çıkarıldı’’ algısının yaratıldığını belirten Baysal, ‘’23.07.2024 gecesi itibarıyla yasa teklifi, en çok tartışma yaratan beşinci maddesinde yer alan “ötanazi” kelimesi metinden çıkarılarak Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu’nda kabul edildi. Yapılan değişiklikle 5996 sayılı “VETERİNER HİZMETLERİ, BİTKİ SAĞLIĞI, GIDA VE YEM KANUNU”nun dokuzuncu maddesinin üçüncü fıkrasına atıfta bulunmakla ötanazinin tamamen kapsam dışında bırakılmadığını belirtmek isteriz. Diğer maddelerle getirilen bazı muğlak ifadelerle dokuzuncu maddenin suistimale açık olduğunu, kötü amaçlı veya hatalı yorumlanmasının istenmeyen sonuçlara yol açabileceğini belirtmek zorundayız.” dedi.
“BAHSİ GEÇEN HİÇBİR SORUNA ÇÖZÜM GETİRMEYECEK”
Sahipsiz hayvan popülasyonu konusunda kamu otoritesinin yerine getirmesi gereken sorumluluklar ne veteriner hekimlere ne hayvan severlere ne de sokakta yaşayan her şeyden habersiz hayvanların üzerine atılarak çözülemeyeceğinin altı çizilen açıklamada, “Bilimsel ve vicdani tüm yolları tüketmeden kabul edilen bu yasa teklifi bahsi geçen hiçbir soruna çözüm getirmeyecektir” denildi.
Mevcut kanun olan 5199’un tamamlayıcı önlemlerle birlikte uygulanması halinde sorunun çözüleceği kaydedilen açıklamada tamamlayıcı önlemler ise şu şekilde sıralandı:
- Sahipli hayvanlar da dahil olmak üzere kontrolsüz üreme ve denetimsiz ticari satışların önüne geçilmeli, üretim yapılacaksa ilgili bakanlığın denetimi ve mutlaka veteriner hekimlerin denetimi ve onayıyla yapılmalıdır
- Hayvan sahiplenme şartları yeniden düzenlenmelidir.
- Sokağa terkedilen hayvanlara ilişkin hayvan sahiplerine ciddi yaptırımlar uygulanmalıdır
- Önemli bir sokak hayvanı kaynağı olan kırsal yerleşim alanları ile tarım işletmelerindeki hayvanlar denetim altına alınmalıdır
- Destekleri istismar eden kişi ve kurumlar denetlenmelidir.
- Ülkeye kaçak hayvan girişleri kontrol altına alınmalıdır.
Bursa Veteriner Hekimler Odası, Türk Veteriner Hekimleri Birliği’nin bu konudaki açıklamalarını desteklediğine de açıklamasında yer vererek yasa tasarısı ile ilgili Meclis görüşmelerinin Ekim’e ertelenmesi ve tüm tarafların katkısının alınmasını önerdiklerini kaydetti.
BVHO tarafından yapılan açıklamada, “Her türlü katkıyı vermeye hazır olduğumuzu tekrar ifade ediyor, belediyeler ve ilgili Bakanlıklar’a da diğer önerilerimizle birlikte iş birliğimizi sunuyoruz” denilerek diğer öneriler ise şu şekilde sıralandı:
- Büyükşehir Belediyelerinde Veteriner Halk Sağlığı Daire Başkanlığı ve diğer belediyelerde Veteriner İşleri Müdürlüğü kurulmalıdır.
- Veteriner Halk Sağlığı Daire Başkanlığı ve Veteriner İşleri Müdürlüklerinde nitelikli ve yeterli sayıda personel istihdamı sağlanmalıdır.
- Geçici Bakımevi kapasitesini karşılar sayıda veteriner hekim, hayvan sağlığı yardımcı personeli ve işçi personel bulunmalıdır. Bu konuda standartlar oluşturulmalıdır. Geçici hayvan bakımevinde çalışan yardımcı personeller hijyen, hayvan davranışları, hayvan refahı ve bakımı, hayvanların tutulması ve yakalanması konusunda eğitim almalıdır.
- İhtiyaç duyulan bölgelerde veteriner fakülteleri ve serbest veteriner hekimlerden kısırlaştırma çalışmalarında destek alınmalıdır.
Sahipsiz kedi ve köpeklerin sokaktan sahiplenilmesi özendirilmeli, sahiplenilmesi halinde kimliklendirilmesi ile ilgili zorluklar ortadan kaldırılmalı, her yaştaki hayvan kimliklendirilebilmelidir.
- Çevreye uyum gösteremeyen, yaşlı, zayıf, engelli vb. köpekler ve kediler sahiplendirilinceye kadar veya hayatları boyunca bakımevlerinde kalmalıdır
- Ayrıca, sahiplendirmenin özendirilmesi, devletin bu konuda destek vermesi, bireysel sahiplenmenin yanı sıra, ülkemizde bulunan çok sayıda şirketin ve kamu kurumlarının hayvanları sahiplenmesi sağlanmalıdır
- Çözüm için başta meslek örgütleri olmak üzere sivil toplum örgütleri ve diğer gönüllülerden yardım alınmalı,
BVHO Melike Baysal sözlerini şöyle sonlandırdı:
“Yasa tasarısının TBMM Genel Kurulu’nda da takipçisi olmaya, konuya ilişkin olarak milletvekillerini ve kamuoyunu bilgilendirmeye devam edeceğiz.
Kamuoyuna saygıyla duyururuz.”