Norm Haber

BUÜ Rektörü Kılavuz’dan yeni projeler

Uludağ Üniversitesi'nin pandemi döneminde online eğitim ve sınavlarla, Tıp Fakültesi'nin de sağlık hizmetleriyle önemli başarıya imza attığını belirten Rektör Ahmet Saim Kılavuz, 2022 bütçesinin yüzde 26 artışla 1 milyar 6 milyon lira olarak kabul edildiğini açıkladı. Yeni yapılan yurt yatırımlarıyla barınma konusunda sıkıntı yaşamadıklarını ifade eden Rektör Kılavuz, Uludağ Üniversitesi'nin 16 araştırma üniversitesi içinde 11. sıraya, girişimci ve yenilikçi üniversite sıralamasında 21.sıradan 19.sıraya yükseldiğini, Urap'ın dünya sıralamasında ise 1319. sırada olduklarını açıkladı. Kılavuz, göreve geldiklerinde yüzde 45 olan öğrenci memnuniyetinin yapılan yatırımlar ve iyileştirmelerle yüzde 61'e çıktığını kaydetti.

70 bin öğrenci, 2 bin 750’si akademik olmak üzere 8 bin personel ile hizmet veren Uludağ Üniversitesi’nin rektörü Prof. Dr. Saim Kılavuz, görevdeki 2,5 yılını basın toplantısı ile değerlendirdi. Uludağ Üniversitesi’nin ortak akılla ve şeffaf bir şekilde yönettiklerini, üniversite sanayi işbirliğine ve öğrenci dostu olmaya önem verdiklerinin altını çizen Kılavuz, en büyük hedeflerinin Bursa Ticaret Sanayi Odası, Bursa Büyükşehir Belediyesi iş birliğiyle Ulutek’in 800 milyon dolarlık bir projeyle 144 dönümlük arazideki AR-GE merkezini hayata geçirmek olduğunu ifade etti.

Uludağ Üniversitesi’nde 26 olan patent sayısının 276’ya çıktığını hatırlatan Kılavuz, “Üniversiteyi derledik, toparladık. Envanterini doğru şekilde ortaya koyduk. 716.sırada gösterilmesi ve genel ortalamanın 500 sıra daha üstünde yer almasının sebebi özellikle üniversite sanayi arasındaki işbirliği gayretidir. Ulutek de BTSO büyük ortaklarından birisidir, İbrahim Burkay başkanın hazırlattığı bu proje hayata geçtiğinde, finansman bulduğunda 800 milyon dolarlık bir proje Bursa’nın geleceği değişecek. Amerika ve Fransa’da bir örneği olan 144 dönümde AR-GE merkezi oluşturulacak. Paranın yokluğu arzu ettiğimiz noktalara bizi getiremiyor. O oluncaya kadar gelen talepleri değerlendirdiğimizde, Renault da arge merkezini buraya taşımak istiyor. Tekrar gelmek istiyorlar. TUSAŞ’ın, Türkiye Uçak Sanayii’nin bir AR-GE merkezi var. Bizden bir hocamız orada çalışıyor. İnşallah bir yılda TUSAŞ’A 2 katlı bin metrekarelik bir yer hazırladığımız taktirde önümüzdeki yıl 30, sonra 50, 2025 yılında 150 mühendise ulaşacak kitleyi çalıştıracaklar. Bu çocuklar ve gençler, yerli ve milli muharip uçağın hafifletilmesi üzerine çalışıyorlar. Bunu başardılar, geliştirecekler” diye konuştu.

Türkiye’nin en fazla öğrenciye sahip 3 üniversitesinden biri olduklarını hatırlatan Prof Kılavuz, “Eğitim faaliyetleri 16 ay çevrimiçi online yapıldı. Pandemi ilan edildiğinde bir ay gibi tüm Türkiye’de olduğu gibi panik havası ile karşılaştık. Hem Türkiye eğitimi, sağlığı hem de Milli Eğitim Bakanlığımız ve YÖK’ümüz gerekli adımları attı. 5 milyon liralık ilave yatırım yaparak, bilgi işlem ve uzaktan eğitim alanında kısa sürede adapte olduk. 31 Mart 2020 itibariyle online olarak, öğrencilerin mağduriyetine sebep olmaksızın, büyük ölçüde de onların sorunlarını çözerek devam ettik. Sınavlar online yapıldı, dersler online yapıldı. 2020 bahar döneminde derslerimizi daha ziyade asenkron olarak yürüttük. Kamil Dilek hoca zamanında oluşturulmuş Ukey sistemi vardı. 3-4 dersi online yapıyorduk. Yeni ilaveler yapıldı. Güz yarıyılından itibaren 2020-2021 güz döneminden itibaren canlı olarak evlerinden bulundukları mekânlardan arkadaşlar derslerimizi izleme imkanına sahip oldular. Uygulamalı derslerde yeterli randıman için soru işaretleri vardı. Hocalar sisteme kolay adapte oldular. İlk defa Bursa Uludağ Üniversitesi tarihinde TSE belgesini alma imkânına sahip olduk. Bireysel olarak bazı meslek yüksek okulları alıyordu. Tüm üniversite olarak ilk defa bir TSE belgesi sahibi olduk. Denetime gelen bir mühendis, termodinamik derslerine girmiş, uzaktan nasıl yapıldığını. sordular. Hayran kaldığını ifade etti. Bu şartlar bizim için Türkiye ve dünya için eğitim öğretimin karma, hibrit yöntemlerle kısmen uzaktan yönetilebileceği bir sisteme doğru evrilmesi gerektiği sonucunu doğurdu.. Bize bir takım tecrübeler kazandırdı. Biz her dönemde 300 bin online sınav yaptık. Sınav güvenliği tartışılabilir, önceki yüz yüze yapılan sınavlara göre yüzde 2-3’lük sapmaların olduğunu gördük” diye konuştu.

Sağlık ordusunun, özellikle pandnemi döneminde 18 ayda fedakârca çabalarının her türlü takdirin üzerinde olduğunu kaydeden Kılavuz, “Uyumadılar, yemediler, içmediler, elden gelen tüm gayreti gösterdiler. Hamdolsun pandemiyi platoya getirmiş oldular. Covid komisyonumuz oldu. İdareci arkadaşlarımız olduğu gibi, aynı zamanda tıp fakültesinden hocalarımız oldu. Bunlar değerlendirildi. Eğitim öğretimde belirli mesafeler alındı.. Tıp Fakültesi dekanlığı ve hocalarımıza ayrıca teşekkür etmek lazım. Başhekimliğimize teşekkür etmek lazım. Hafta başı itibariyle 103 binin üzerinde test, 2800 yatan hastaya tedavi imkanı sağlamışız. Az bir hizmet değil. 5 klinik ve bir yoğun bakımı sürekli ilk günden itibaren pandemiye hazır tuttuk. Pik döneminde 2020 nisan ve kasım aylarında. Onun dışında belli seviyede götürüyoruz. Tıp fakültemiz ve hastanemiz belirli dönemden itibaren birm yılın birikimini ortadan kaldırmak için son 6 ayda çok ciddi gayret gösterdi. Eylül ayında SGK’ya kestiğimiz faturanın tutarı 33 milyon liradır. Yıllık tutar 360 milyon liradır. Global bütçe olarak 310 milyon taahhüdümüz var SGK’ya. Ertelenen tedavinin mevcut tedaviler de dikkate alındığında yapılması gerekiyordu. Artış ondan kaynaklanıyor. Devletimize teşekkür etmemiz vefa borcudur. 400 milyon lira borcumuz vardı. Devlet bu pandemi döneminde bu borcu ödemimize imkan sağladı. Üniversite hastaneleri hep zarar ederler. Sut fiyatları yeterli değildir. Kayda değer değişiklik olmamıştır. Devlet hastaneleri araştırma hastaneleri ve özle hastaneler 8.günden sonra ısrarla üniversite hastanelerine gönderirler. Bizde 100-120 gün ya sağlığına kavuşur ya da ahirete irtihal ederler. Bunun 8 günlük parasını alırsınız. Bundan kar etmeniz mümkün değildir. Devlet de bunu bildiği için. Biz her ne kadar tasarruflu davransak da devlet 5 yılda bir. Pandemi olağanüstü şartlarda yaşandı. Devlete ve devlet ricaline gösterdikleri yardım ve destekten dolayı teşekkür ediyoruz” diye konuştu.

Kılavuz, “Urap’ın dünya sıralaması var. 1319 sıradayız. Bu 2022 yılı bütçesi ise 1 milyar 6 milyon olarak bağlandı. Yüzde 26’lık artışa tekabül ediyor. Bu artış bizim için sevindirici bir artıştır. 40 yılın bugüne sirayet eden bütçe sıkıntılarını dikkate aldığımızda, hala eşdeğer üniversitelerle değerlendirildiğinde rakamın tatmin edici olmadığını söylemek gerekiyor. Hacettepe nüfusça küçük yüzde 30 fazlasıdır. Baştan beri böyle geliyor. Belirli oranlarda artış yapıldığı için böyle devam ediyor. Yurt konusunda kredi yurtlar ilave kapasite oluşturdu. 10 bine yakın ilave kapasite. Bize kayda değer şikayet ve itiraz gelmedi. İl gelen insanlar heyecanlanıyorlar. Açıkta kalacak mıyız diye endişe ediyorlar. Hangi siyasî görüşten olursa olsun, bütün belediyeler destek oldular. Pandemi öncesi olmayıp, pandemi sonrası yeni açtığımız 7500 8000 rakamına 2700 yeni ilave yıl başında devreye girecek. Çok büyük sıkıntı yaşamadık. Üniversite yurtlarında barınıyorlar. Artık rakamsal olarak belirli noktaya geldik. Biz üniversitenin kalite çıtasını yükseltelim. Bir ânda mümkün olmuyor. Siz yaptığınız işlerde ehliyet liyâkat ve şeffaflık ve özellikle özlük haklarının insanlara verilmesi, özlük hakkı eşittir kul hakkı diye düşünüyoruz. Verilmesi dikkate alındığında bilimsel çalışmalara, bilimsel çalışmaların aldığı atıflara, çıktılara, patentlere ve ticarîleşmeye gittiğini görüyoruz. TÜBİTAK’ın girişimci ve yenilikçi üniversite sıralamasında 21.sıradan 19.sıraya yükseldik. Urap’ın bu yıl itibariyle 29. sıradan 27. sıraya yükseldik. Urap’ın dünya sıralaması var. 1319 sıradayız. Bu sıra Uludağ Üniversitesinin hak ettiği sıra değil. Henüz daha 2021 dünya sıralaması yayınlanmadı. Urap dünya üniversiteler sıralamasını yaparken 5 kıstası var. Türkiye için dünya sıralamasında öngördüğü parametreleri dikkate almıyor. Doktora öğrenci sayısının lisans öğrenci sayısına oranını dikkate alıyor. Bir hocaya 41 öğrenci düşen bir üniversiteyiz. Erciyes ile birlikte çok dezavantajlıyız. Osmangazi ile kıyas ettiğimizde bir anda 6 puan atıyor. Üniversitenin tarihinde duvar üzerine bir tuğla koyabilirsem, bizden sonraki arkadaşlar tuğlalar koyarsa, bu üniversite hak ettiği noktaya gelir. Kaliteden geldik, kalite çalışmalarında belirli mesafe aldık” şeklinde konuştu.

Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nin yoğun bakımlarının yenilendiğini, acil servislerinin 9 ay sonrasında 2 bin metrekarede modern bir yerde hizmet vereceğini ifade eden Kılavuz sözlerini şöyle sürdürdü.

“350 yataklı Çocuk Hastanesi’ni de hayata geçiriyoruz. Hayırseverlerimize teşekkür ediyoruz. Bölüm bölüm kliniklerin yenilenmeleri yapıldı. Personel yemekhanesini yapıyoruz. Acil ve yoğun bakımları da genişletip yeniliyoruz. Şu anda 1 milyar liralık bütçemizin yüzde 85’i personel ve akademisyen maaşlarına gidiyor. Ancak fakülteden gelen 360 milyon liranın yüzde 5’i yani 18 milyon lirasını araştırma geliştirme projelerine ayırıyoruz” ifadelerini kullandı

Rektör Kılavuz, yaptıkları ankette öğrenci memnuniyetinin yüzde 45’ten yüzde 61’e çıktığını, sosyal donatı alanları, öğrencilerin ihtiyacı olan restoran, kafe ve marketlerin kampus içinde hizmet vermeye başladığını vurgulayarak şunları söyledi:

“15 bin dönüm üzerinde kuruluyuz. 5500 dönümü de tamamen orman ve bursada bu genişlikte bir orman yok. Bursa’nın akciğerleriyiz. En büyük hayalimiz hedefimiz, Ulutek’in 144 dönüm arazi içindeki, TEKNOSAB’ın da AR-GE olacak yapıya kavuşturulmasıdır. Projeleri çizildi. Demoları yapıldı. Para bulunabilirse, bir gayrimenkul yatırım ortaklığı devreye girebilirse, bu işleri yaparız derlerse, bu hakikaten Bursa ve ülkeyi ayağa kaldıracak proje olur. Güzel sanatlar fakültemizin hâlâ binası yok. spor bilimleri fakültemizin idarî binası yok. onun dışındakileri halletmeye çalışıyoruz. Borusan Vakfı ve Gemlik Belediyesi ile hukuk fakültesi, 2 amfi ve kafe inşaatı protokolü imzaladık. Hayâl proje ufuk projeden bahsediyorsanız, Ulutek’i gerçek anlamda yeni teknolojilerin ve otomotivin AR-GE merkezi hâline getirecek projeyi uygulamaya koyarsak bursa için ciddi şans olur. TOGG ile ilişkilerimiz iyi. Bizim otomotiv çalışma grubumuz var 35 hocadan oluşan. Her ay bir toplantı yapıyoruz. otomotiv teknoloji konusunda tebliğ müzakereler yürütüyoruz. Açılış dersimizi TOGG ceosu Gürcan Karakaş verdi. Bu sadece sembolik bir iş değil, aynı zamanda özel anlamı olan bir iş. Üniversiteden söz ediyorsanız, bilimden teknolojiden söz ediyorsunuz demektir. İlk açılış dersini 2023’te Türkiye’nin ortaya çıkacak vizyon projelerinden birisi olan bir projenin başındaki şahsı getirerek verdik. biz bu işlere talibiz. Uludağ Üniversitesi olarak bizden istifade edin dedik. Ortak projeler yürütebiliriz dedik. Destek verdik. TOGG’un aracı banttan inmeden, 2 yıllık meslek yüksek okulumuzda o fabrikada çalışacak, servisinde görev alacak öğrenci aldık. Uygulamalı dersler yapıyorlar. Gemlik’te önümüzdeki yıl öğrenci almaya başlayacağız. Otomotiv mühendisliği lisansını verirken, yeni yüksek lisans programı açtık. Hibrit ve elektrikli araçlar yüksek lisans programıdır. Lazer teknolojisi ile metal tozlarından cihazlar üretme, tıpta ve otomotivde kullanılmak üzere ana bilim dalını ilk defa açan üniversiteyiz. yetiştirdiğimiz insan kaynağı ile TOGG’un servis hizmetleri ve üretim esnasında fabrikada çalışacak elemanların yetişmesi için destek veriyoruz. Süreç içinde geliştikten sonra olacaktır. Öncelikli alanlarda TÜBİTAK’a verdiğimiz projelerle TOGG’un ihtiyacı olan iyileştirmeleri yaparız”.