Çavuşoğlu, yoğun bir diplomasi trafiğine girdiklerini belirterek, “Son bir aydır çok büyük bir yoğunlukta çalışıyoruz. Perşembe günü, NATO Zirvesi olacak. Hollanda Başbakanı Türkiye’de. Geçen hafta Polonya Cumhurbaşkanı, Cumhurbaşkanımızın konuğuydu. Diğer taraftan değişik düzeylerde de diplomatik temaslarımız devam ediyor. Dışişleri Bakanı olarak da bir taraftan Ukrayna’da devam eden savaşın sona erdirilmesi için çaba sarf ederken, diğer taraftan Türkiye’ye gelen konuklarımız. Japonya bizim için önemli bir ortak, önemli bir ülke. Arkasından Birleşik Arap Emirlikleri Dışişleri Bakanı tarafından oraya Büyükelçiler Konferansı’na onur konuğu olarak davet edildim ve orada Türkiye’nin vizyonunu dış politikalarda paylaşmaya çalıştık. Şimdi de İslamabad’da İslami İşbirliği Teşkilatı toplantısındayız. Bu süreç içinde çok sayıda muhatabımızla telefon görüşmesi gerçekleştiriyoruz. Dün İtalyan Başbakanı ile Antalya’daki yüz yüze görüşmeden sonra telefonda görüştük. Diğer taraftan Avrupa’daki muhataplarımız ve dünyanın her yerinden bilgi isteyenler var. Hepsiyle telefonda görüşemesek bile son gelişmeler hakkında, çabalarımız hakkında kısa kısa notlar da gönderiyoruz” dedi.
Bugün İslam İşbirliği Teşkilatı Dışişleri Bakanları toplantısı için Pakistan’da olduklarını aktaran Çavuşoğlu, “Pakistan Dışişleri Bakanları Konsey Başkanlığı’nı Nijer’den devraldı. Bir yıl devam edecek. Hatta daha fazla sürecek. Başarılar diliyoruz. Bugünkü toplantıda bir taraftan ikili görüşmeler gerçekleştirdik, diğer taraftan Bakanlar toplantısında konuşmamızı gerçekleştirdik. Temas grupları var. Avrupa’daki Müslümanlar bizim girişimimizle kurulmuştu. Onların da toplantılarına katıldık. Sabah Türkmen Dışişleri Bakanı Reşit kardeşimle bir araya geldik. Tayland Dışişleri Bakanı ile aynı şekilde. KKTC Dışişleri Bakanı Ertuğruloğlu ile Tahsin abiyle görüştük. Biliyorsunuz orada bir darbe olmuştu şimdi özellikle uluslararası örgütlerde daha önce görev yapmış insanlar bu geçiş süreci için ülkede özellikle bir an önce anayasal düzene geçmeleri ve geçiş sürecinin hızlı olması konusunda Türkiye olarak düşüncelerimizi paylaştık. Guyana Maliye Bakanı ile görüştük. Guyana son zamanlarda ekonomisi güçlenen ülkelerden biri ve Latin Amerika’da İslam İşbirliği Teşkilatı üyesi olan iki ülkeden biri. Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı ile son derece faydalı yapıcı bir görüşme gerçekleştirdik ve ilişkilerimizin normalleştirme ve eskisinden daha iyi olması için birlikte çalışma konusunda mutabıkız. Daha önceki dönemlerde de görüşmeler gerçekleştirmiştik son derece faydalı ve sonuç odaklı olduğunu söyleyebilirim yani işlerimizin normalleşmesi bakımından faydalı bir görüşme oldu. Kazakistan Dışişleri Bakanı ile şimdi hemen biraz sonra otelde görüşeceğiz. Ayaküstü çok sayıda Dışişleri Bakanları ile de sohbet etme imkânımız oldu. Bu tür toplantıların faydalarından bir tanesi. Akşam da nasip olursa yarın milli güvenlik kurulu toplantımız olduğu için Cumhurbaşkanının yemeğinin bir kısmına katıldıktan sonra ülkemize geri dönmüş olacağız” ifadelerini kullandı.
“BİRLİKE HAREKET EDEMEZSEK BUNUN ÜSTESİNDEN GELEMEYİZ”
Çavuşoğlu, İslam ülkeleri olarak birlikte hareket edilmesi gerektiğine dikkat çekerek, “Bugün baktığımız zaman İslam coğrafyasında ciddi sorunlar var. Diğer taraftan bu sorunlara bakış açısında özellikle batının terörle mücadelede, savaşlar ve diğer konulardaki bakış açısında çifte standart var. Ayrıca İslam düşmanlığı Avrupa’da değil işte başka ülkelerde de sürekli yükselişte. Bunlarla mücadele etmemiz lazım. Şimdi oturup bu konularda başkalarını suçlamak yerine veya onlardan medet olmak yerine İslam işbirliği Teşkilatı olarak Müslüman ülkeleri olarak önce kendimize bir çeki düzen verip ondan sonra bu sorunların çözümü konusunda birlikte hareket etmemiz lazım. Eğer birlikte hareket edemezsek bunun üstesinden gelemeyiz. Örneklerle de bazı sorunları vurgulamaya çalıştım. Yaşadığımız sıkıntıları. Özeleştiri yapmamız lazım. Önce kendi hatalarımızı eksiklerimizi görmemiz lazım. Batılılardan İslam düşmanlarına karşı tedbir almasını beklemek zor. Ayrıca şimdi bakıyoruz da Türkiye ile ufak bir sorunu olan hemen burada Kıbrıs meselesinde ya da batı Trakya Türkleri konusunda bir geri adım atmaya çalışıyor veya bir konuda destek veren ülkeler başka bir yerdeki Müslümanların sorunu olunca orada duyarsız kalıyor. Hatta tersine hareket ediyor. Kısaca bunu söylemeye çalıştım. İnşallah birlik beraberlik içinde var olan sorunları çözme konusunda önemli adımlar atabiliriz” dedi.
“PAKİSTAN ÇÖKERSE BUNUN ETKİSİ BÜYÜK OLUR”
Çavuşoğlu, Pakistan’da Taliban yönetimi ile ilgili olarak da açıklamalarda bulunarak, “Biz tabi Taliban yönetimini tanımadık, ama aşamalı bir şekilde angajmana girmesi gerektiğini herkese tavsiye ettim. Çünkü ülke çökerse bunun etkisi büyük olur. Her alanda. Sadece ekonomik değil; terör, istikrarsızlık, komşu ülkelere etkisi, bizlere etkisi ve tüm coğrafyamızın güvenliği bakımından önemli. O nedenle biz bir taraftan ekonomik yardımımızı yaptık. Daha önce askeri yardım amaçlı bir ayırdığımız bütçe vardı. Kalkınma programının oluşturduğu fona bir kısmını aktardık, bir kısmı da Maarif vakfı ve Kızılay’a aktardık. Diğer taraftan insani yardımlarımızı sürdürüyoruz. Şu ana kadar üç tane trenimiz İran ve Türkmenistan üzerinden Afganistan’a ulaştı. Yaklaşık 2 bin 650 tondan bahsediyoruz. İçişleri Bakanlığımıza teşekkür ediyoruz. Son derece güzel bir şekilde koordine ediyor. İlgili kurumlarımız var birçok sivil toplum kuruluşu burada yardımların toplanmasında önayak oluyor. Şimdi dördüncü treni de gönderiyoruz. Eğitim elbette çok önemli. Özellikle kadınların hakları ve kızların eğitimi konusunda da dostane tavsiyelerimiz oldu Taliban yönetimine. Fakat sadece tavsiyede bulunmak yetmez bizim Maarif okullarıyla da Afganistan’daki eğitime katkı sağlamaya çalışıyoruz. Toplamda 46 tane okul ve eğitim merkezimiz var bunlardan 14 tanesi kızlar için eğitim veren okullardı ve bunlardan 12 tanesini açabildik. Şu anda diğer okulları da açabildik. Yeni öğretim yılına kadar tüm okullar açık olacak. Kabil’de iki tane kız okulu da inşallah açık olacak. En son Antalya diploması formunda görüştüğümüz Muttaki de bu konuda bize söz verdi” diye belirtti.
“DEVAM EDEN SAVAŞIN BEDELİNİ MASUM İNSANLAR ÖDÜYOR”
Çavuşoğlu, Ukrayna’daki son duruma ilişkin de barıştan yana olduklarını kaydederek, “Öncelikle herkesin birinci amacı ateşkes olmalı yani şu anda devam eden savaşı durdurmak olmalı. Bu konuda herkes sorumlu davranmalı ve yapıcı davranmalı. Yapıcı davranmak derken Rusya’nın yaptıklarına, yanlışlıklarına göz yummak anlamında söylemiyorum. Savaşı durdurmamız lazım. Ateşkesin tesis edilmesi lazım. Ondan sonra atılacak adımlar var, güven arttırıcı adımlar var, ilişkilerin normalleştirmesi var, her savaş her çatışma beraberinde barışı da getirebilir. Biz her zaman söylüyoruz. Savaşın kazananı olmaz, barışın kaybedeni olmaz. Batı ülkeleri de evet tedbirler aldılar, yaptırımlar uyguladılar tamam, ama bundan sonraki süreçte savaşı nasıl durdururuz diye kafa yormamız lazım. NATO’da da bu yönde birlik beraberliği göstermek lazım caydırıcılığı göstermek lazım. Devam eden savaşın bedelini kim ödüyor? Ukrayna ödüyor, masum insanlar ödüyor. O nedenle biz bu yönde neler yaptığımızı da anlatacağız. Türkiye olarak biz çabalarımızı hiç aralık vermeden devam ettiriyoruz. Dün akşam da Ukrayna’da Rusya tarafıyla özellikle Belarus‘ta müzakereden arkadaşlarla telefonda görüşmeler yaptım. Son gelişmeler hakkında bilgiler alıyoruz. Hangi konuda ne kadar yakınlaşmalar var, hangi konuda bazen pozisyonlar değişiyor. Bazen anlaşıyorlar, ertesi gün farklı durum ortaya çıkabiliyor. Dolayısıyla biz temaslarımızı sürdürüyoruz. Cumhurbaşkanımızın temasları devam ediyor. Onun liderliğinde bizler çalışıyoruz. Ayrıca bu 6 madde içinde hangi unsurlarda ne yapabiliriz, iki tarafın da kabul edebileceği nasıl fikirler üretebiliriz. Arabulucu olarak çabalarımız devam ediyor. Tabi somut gelişmelerin de olması lazım. Tekrar iki tarafı bir araya getirmek içinde çalışmalarımız devam ediyor” şeklinde konuştu.