Dahiliye Uzmanı Dr. Yusuf Emre Uzun, gribin influenza adıyla bilinen virüsler nedeniyle oluşan yüksek ateş, şiddetli kas ve eklem ağrıları, kuru öksürük gibi belirtilerle ortaya çıkan bir enfeksiyon hastalığı olduğunu belirterek, şunları söyledi: “İnfluenza virüsleri ‘Orthomiyxoviridae’ ailesinin bir üyesidir. Antijenik yapılarına göre tiplere (İnfluenza A, B, C, D) ve dış zarfta bulunan proteinlerine -hemaglutinin (H) ve nöraminidaz (N)- göre alt gruplara (H1N1, H3N2 gibi) ayrılırlar. İnfluenza A ve B virüsleri insanlarda hastalık yapabilmektedir. (İnfluenza A insan, domuz, at, kanatlı hayvanlar, İnfluenza B sadece insanlar) İnfluenza A virüsünün önemli bir özelliği farklı türlere ait alt grupların, birbirinden genetik materyal alışverişine açık ve bu şekilde farklı bir virüsün oluşmasına da son derece elverişli olmasıdır. Bu durum virüsün, yeni enfeksiyonlar oluşturmasına, epidemilere ve pandemilere neden olmasına yol açar. İlk olarak 2009 yılında Meksika’da tanımlanan domuz gribi ise influenza A virüsünün H1N1 alt grubu nedeniyle oluşur. H1N1 2009-2010 yıllarında küresel çapta salgına sebep olmuştur.”
HASTALIKLAR KARIŞTIRILABİLİR
Uzm. Dr. Uzun, domuz gribi belirtilerinin diğer yaygın grip türleriyle aynı olduğunu vurgulayarak, “Domuz gribi semptomları özellikle Covid-19 semptomlarına da benzerlik gösterebilir ve bu iki hastalık kolaylıkla karıştırılabilir. Özellikle altta yatan sağlık sorunları ve hastalıkları bulunanlar daha yüksek risk altındadır. Akciğer enfeksiyonu (pnömoni) ve solunum yetmezliği yaşamı tehdit edebilir. Uzun süreli ve dirençli ateş, genel durum bozukluğu, solunum sıkıntısı, bilinç bulanıklığı gibi bulguların varlığında mutlaka doktora başvurulmalıdır” dedi.
DOMUZ GRİBİNİN BELİRTİLERİ
Domuz gribinin başlıca belirtileri:
– Ateş
– Öksürük
– Boğaz ağrısı
– Kas-eklem ağrısı
– Baş ağrısı
– Üşüme, titreme
– Yorgunluk hissi
– İshal, mide bulantısı ve kusma (nadir)
“TEST YAPTIRIN” ÖNERİSİ
Grip ya da domuz gribi olduğu düşünülen hastalarda uygun testler yapıldığında, hastalığın tanısının konulabildiğini belirten Uzm. Dr. Uzun, influenza tanısı için çeşitli laboratuvar test yöntemlerinin kullanıldığını söyledi.
Bu testler şöyle:
Nükleik asit amplifikasyon testleri (RT-PCR)
Hızlı antijen testleri
Kültür – virüs izolasyonu
Serolojik tanı (antikor testleri)
ELISA
Günlük pratikte güvenilir ve hızlı sonuç vermeleri nedeniyle en sık kullanılan yöntemlerin PCR ve hızlı antijen testleri olduğunu kaydeden Uzm. Dr. Uzun, “Bu testler için en ideal örnek nazofarengeal sürüntü örneği olup, burundan ve boğazın içinden bir pamuklu çubuk ile örnek alınarak elde edilir. Hızlı antijen testleri ile İnfluenza A ve İnfluenza B varlığı tespit edilebilir iken, PCR testi ile alt grup (H1N1-domuz gribi) analizleri yapılabilmektedir” diye konuştu.
RİSK GRUBUNDAYSANIZ DİKKAT!
Uzm. Dr. Uzun, domuz gribinin, herhangi bir tedavi uygulanmaksızın kendiliğinden iyileşebildiğini aktararak, ancak risk grubundaki kişilerde, mutlaka domuz gribinin tedavi edilmesi gerektiğini söyledi.
Risk grubundaki kişiler şöyle:
– Hamileler
– 6-59 ay arası çocuklar ile 50 yaş üstü yetişkinler
– Kronik hastalığı olanlar: Astım dahil kronik akciğer hastalığı, diyabet, metabolik hastalıklar, kalp hastalığı, kronik karaciğer, kronik böbrek hastalığı, nörolojik hastalıkları olanlar
– Bağışıklığı baskılanmış hastalar
– Obezite hastası kişiler
– Sağlık çalışanları
– Özellikle 6 aydan küçük çocuklarla temasta bulunanlar
– 5 yaş altı ve 50 yaş üstü kişilerin ev temaslıları ve bakım verenler
AŞI ÖNEMLİ
Uzm. Dr. Uzun, şu bilgiler verdi: “Her yıl yenilenen mevsimsel grip aşıları, H1N1 (domuz gribi aşısı) ve H3N2 gibi o yılki grip mevsiminde en yaygın olması beklenen üç veya dört grip virüsüne karşı koruma sağlar. Bu nedenle grip aşısının her yıl Ekim ayında yaptırılması gerekmektedir. Ancak risk grubundaki kişiler, daha önce yaptırmadılarsa, Şubat ayına kadar aşıyı yaptırabilirler. Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC) 6 aydan büyük herkes için yıllık grip aşısı yapılmasını önermektedir. Domuz gribinin tedavisinde istirahat ve destek tedavilerinin yanı sıra influenza virüsünde etkili antiviral ilaçlar kullanılabilir. İnfluenza ile ilişkili ateş, baş ağrısı ve miyalji (kas ağrısı) gibi semptomları tedavi etmek için parasetamol veya nonsteroid antiinflamatuar ilaçlar kullanılabilir.”
KORUNMAK İÇİN BU ÖNLEMLER ALINMALI
Hastalıktan korunma yollarını anlatan Uzm. Dr. Uzun, “Grip (influenza) virüsü damlacık yoluyla bulaşır. Öksürüp hapşıran kişi, virüs içeren çok sayıda damlacığı etrafa yayar. Bu damlacıkların ağız, burun ya da gözlerimize ulaşması ile hastalık bulaşır. Bu nedenle gripli bir kişi virüsü etrafa yaymamak için öksürüp hapşırırken ağzını bir mendille, mendil bulamıyorsa kolları ile kapatmalıdır. Ellere hapşırmak en tehlikeli olanıdır. Ellere bulaşan virüs buradan dokunulan her yere yayılır.
Gripli kişi sık sık ellerini yıkamalıdır. Su ve sabun bulunamadığı durumda el antiseptikleri ile eller ovalanarak da temizlik sağlanabilir. Domuz gribinin bulaşması mevsimsel griple aynıdır. Gribin toplumda yayılmaması için, virüsün en çok saçıldığı hastalığın ilk günlerinde, okula, işe gidilmeyip evde istirahat edilmelidir. Ev halkını korumak için eller sık sık yıkanmalı, oda havalandırılmalıdır. Özellikle yakınında hastalığın ağır seyretme riski olan kişiler varsa hasta kişinin maske takması yararlı olacaktır. Maske, ağız ve burunu tam kapamalı, ıslandığında değiştirilip eller yıkanmalıdır” dedi.