Bursa’nın kırsal Keles ilçesinde çiftçilik yapan Mehmet Sakarya, bin 300 rakımda mavi ladin bahçesi kurdu. Yüzde 70’inin ormanlık alandan oluştuğu ve tarıma uygun olmayan arazi yoğunluğuna rağmen bölgede tarımı canlandırmak isteyen Sakarya, fide olarak aldığı mavi ladinleri yetiştirerek istihdam oluşturuyor. Türkiye’nin farklı noktalarındaki üreticilerin kısa zamanda büyük işler yaptığını belirten Sakarya, büyüyen Türk markalarının izinden giderek dünya pazarına açılmayı hedefliyor.
AZ ALANDAN YÜKSEK KATMA DEĞER ÜRETİLİYOR
Keles’in yüksek rakımda olması ve iklimi itibariyle tarımın yapılmasının zor olduğunu söyleyen çiftçi Mehmet Sakarya, “Yaşadığımız bölgeden dolayı alternatif tarım üretmek durumundayız. Kooperatif üyeleri olarak da buna el attık. Mavi ladin gibi ibreli bitkiler üretmemiz gerekiyor. Şu anda deneme aşamasındayız. Fide halinde alıp 1 metrelere kadar yetiştiriyoruz. Bizim arazimizin yüzde 70’i orman, tarımı işleyebileceğimiz alanlar çok küçük, dolayısıyla yeni iş imkanları oluşturuyoruz. Bu konuyla alakalı kamu desteğine ihtiyacımız var. Alım garantili ürünler yetiştirmek mecburiyetindeyiz, çünkü pazara çok uzak bölgedeyiz. Bu işi çok iyi yapan dünya markaları var. Bizde onları izleyerek bölge arazisini geliştirmek istiyoruz. Az alandan yüksek katma değer üretmeye çalışıyoruz. Dağ bölgesinde istihdam oluşturuyoruz” şeklinde konuştu.
5 YIL ÖNCESİNE KADAR İTHAL EDİLİYORDU, TÜRKİYE İHRACATA BAŞLADI
Türkiye’de dış mekan bitkilerinin 5 yıl öncesine kadar ithal edildiğini fakat yerli üretimle birlikte artık ihracata başlandığını aktaran Sakarya, “Ürettiğimiz ürün ‘hopsi mavi ladin’ diye geçiyor. Bu bölgeye uygun bitkiler yapmaya çalışıyoruz. Dolayısıyla bu bitki bizim için çok ideal. Mavi ladin yüksek rakım sever, sert kışlar için uygundur. Bizim bulunduğumuz bölge de buna çok müsait. Türkiye’de Karadeniz Bölgesi’nin bir kısmında yapılıyor. Ege Bölgesi’nde Ödemiş-Salihli arasında bulunan bölgede üretiliyor. Devlet desteği ile Bursa’da Kestel bu işi iyi yapmaya başladı. Onlar dünya markası oldu ama biz de bölge markası olma yolunda ilerliyoruz. Onların izinden ilerleyeceğiz. Şu an bulunduğumuz bahçede 500 adet var. Bu bitkiler daha önceki yıllarda ithal getirilirdi. Son 5 yıldır ithalat durdu sayılır, Türkiye kendi ihtiyacını karşılamaya başladı. Yavaş yavaş da ihracata dönmeye başlayacak. İspanya ve Hollanda’ya ürün yapan firmalar var. Bizim de bunları yakalamamız lazım, bölgeye ekonomik bir değer katmamız lazım” dedi.