Norm Haber

Erhan Usta’dan sert tepki: Emekli bir defa mı acıkacak?

Kabine’nin çalışmayan emeklilere bir defaya mahsus 5 bin lira ödeme yapılması kararına İYİ Parti Grup Başkan Vekili Erjan Usta'dan sert tepki geldi. Usta, "Anayasa’nın eşitlik ilkesine aykırı, böyle bir düzenleme yapılamaz." dedi.

İYİ Parti Grup Başkan Vekili Erhan Usta, Meclis Genel Kurulunda yaptığı konuşmada şunları söyledi:

“… emekliler büyük bir hayal kırıklığı yaşamıştır, bunu net bir şekilde görüyoruz. Büyük bir beklenti oluşturuldu efendim ve fakat şu anda müjde olarak verilen şey bir defalık 5 bin liradır. Emekli diyor ki: “Biz sadaka istemiyoruz. Biz yatırdığımız primlerin karşılığını istiyoruz.” Yani emeklinin sanki ihtiyacı bir günlük. Yani bir defa mı doğal gaz faturası ödeyecek? Bu emekli bir defa mı acıkacak da bir defa bir şey vererek emekliyi geçiştirmeye çalışıyoruz? Bunu da “Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü yıl dönümü” adı altında yapıyoruz. Ondan sonra yani tekrarını almak için 200’üncü yılı bekleyecekler herhâlde. Böyle bir şey kabul edilemez.

Şimdi, emekli oyalanıyor, oyalanmaması lazım; emeklilere sözler verildi, seçim öncesi söz verildi. Bu sözlerin tutulmasını bekliyoruz. Bakın, bu sözlerden bir tanesi, bu, Sayın Cumhurbaşkanının -herhâlde şöyle görülebilir- attığı “tweet” Tarihi ne zaman? 11 Mayısta yani seçimden üç gün önce memura ve emekliye bir söz vermiş -şimdi okuyacağım- ve 19,1 milyon kişi bunu görüntülemiş. Bununla bir seçim kazanıldı değerli arkadaşlar. Biz Sayın Cumhurbaşkanını bu sözünün arkasında durmaya davet ediyoruz. Burada çok net bir şekilde şunu söylüyor: “En düşük memur maaşını 22 bin TL seviyesine yükseltiyoruz. Maaşlardaki bu artışları otomatik olarak memur emeklilerimize de yansıtıyoruz. Milletimize hayırlı olsun.” Nedir? En düşük emekli maaşında yüzde 85 artış yapıldı, memurlarda da ortalama yüzde 75 artış yapıldı. Emekliye ne verildi arkadaşlar? Temmuzda “Yüzde 25.” denildi, o da kimi emekli sıfır aldı çünkü kök maaş üzerinden zam yapıldığı için yani şu söz tutulmadı. Biz memura yapılan düzenlemenin aynısının emekliye yapılmasını bekliyoruz, Sayın Cumhurbaşkanının sözünün arkasında durmaya davet ediyoruz. Bunun üzerine de seçim kazanılmıştır yani bunu kabul etmek mümkün değil, hatta bu sözler sonra da devam etti. AK PARTİ’nin yan kuruluşları, sendikası, şunu bunu çok net bir şekilde aynı şeylerin emekliler için yapılacağını defalarca, defalarca söylediler ama bugün geldiğimiz noktada, Sayın Cumhurbaşkanı hâlâ “Çalışıyoruz.” diyor. Ya, Allah aşkına, arkadaşlar, nisandan beri -hadi, mayıs diyelim- 11 mayıstan beri ne çalışıyorsunuz ya, yani ne çalışıyorsunuz? Ben eski bir teknisyenim, bunun düzenlemesi iki dakikalık düzenleme. Ha “Bu parayı vereceğiz ama vereceğimiz parayı nasıl geri alacağız?”ı mı çalışıyorsunuz, ben anlamıyorum ki veya bunu “Mehmet Şimşek’ten önce, Mehmet Şimşek’ten sonrası” mı var bu işin. Yani bu söz veriliyor, bu sözler unutuldu; hâlâ çalışıyorlar, beş aydır çalışıyorlar. Bu, bu kadar çalışmayı gerektirecek bir şey değil. Getirsinler kanun teklifini, biz burada hep birlikte geçirelim çünkü bizim getirdiğimiz kanun teklifleri hiçbir şekilde zaten komisyon gündemine dahi alınmıyor.

Bakın, nisanda 7.500 lira yapıldı en düşük emekli maaşı, temmuzda hiç emekli maaş artışı almayan insanlar var. Nisandan bugüne kadar gerçekleşen enflasyon yüzde 33,2; Hükûmetin tahminini esas alsak bile yıl sonuna kadar yüzde 47 yani yüzde 47 enflasyon yaşanmış olacak ve siz emekliye bir kuruş para vermeyeceksiniz. Bu asla kabul edilebilir bir şey değildir.

Temmuz-Aralık döneminde de yüzde 38 enflasyon yaşanacak yine Hükûmetin enflasyon tahminlerine göre. Dolayısıyla net öneri şu: Memurlara seyyanen verilen 8 bin lira aynen verilmelidir ve ondan sonra da her emekliye bu enflasyon oranları dikkate alınarak yüzde artış şeklinde maaş artışının yapılması gerekir.

Şimdi, 5 bin lira ikramiye meselesine gelelim. Burada da “Çalışan emekliye vermeyeceğiz.” diyorsunuz. Ya, şimdi, bunu anlamak mümkün değil. Adam ihtiyacı olmasa zaten çalışmaz yani ona niye vermiyorsunuz? Bu nasıl kabul edilebilir? Bu, Anayasa’nın eşitlik ilkesine aykırı, böyle bir düzenleme yapılamaz. Bir yandan da emeklilerin kayıtlı çalışmasını teşvik etmek için teşvik primi veriliyor bu ülkede. Yani şu çelişkiyi görebiliyor musunuz? Bir başka düzenlemede “Emekli çalışsın.” diyorsunuz, ona teşvik primi veriyorsunuz; burada, kayıtlı çalışıyor diye cezalandırıyorsunuz, bunu asla kabul etme imkânımız yoktur.

Bu yapılan yanlışların yükünü emekliye, çiftçiye, esnafa ödetemezsiniz. Kime kıyak yaptıysanız, kimi zengin ettiyseniz, yüzde 85 enflasyonda yüzde 10’la, yüzde 15’le kime kredi verip servet transferi yaptıysanız vergiyi gidin ondan toplayın kardeşim. Bu milletten vergi toplayarak, köylüden, çiftçiden… Çeltik para etmiyor, buğday fiyatları geçen yılın altında, ayçiçeği fiyatları geçen yılın altında. Bütün faturayı toplumun bu kesimine kesme imkânınız olamaz, bunu kabul etmek mümkün değildir.

Şimdi, ne yaptı Sayın Mehmet Şimşek? Körfez’e para turuna çıktı yine. Biz diyoruz ki: “Kardeşim, ekonomide güven oluşturmadıktan sonra bu para turuna çıkmalarla bu ülkenin ihtiyaçlarını karşılamak mümkün değil.” İhtiyaç çok daha fazla. Dolayısıyla, böyle Körfez’de dolaşmakla bu iş olmaz; sağlam işler yaparsanız, iyi işler yaparsanız para zaten kendiliğinden gelir.”