ABD Merkez Bankası Fed iki günlük Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) toplantısının ardından faiz kararını açıkladı.
Fed, politika faizini 75 baz puan artırarak 14 yılın en yüksek seviyesi olan yüzde 3,75-4,00 aralığına çıkardı. Fed’den yapılan açıklamada, faiz oranının artırılması kararının oy birliğiyle alındığı belirtildi.
2008’DEN BU YANA EN YÜKSEK ARALIK
Böylece Fed, politika faizini Ocak 2008’den bu yana en yüksek aralığa çıkardı. Piyasa beklentileri de Fed’in politika faizini art arda dördüncü toplantısında 75 baz puan artırması yönündeydi.
Fed’in açıklamasında, son göstergelerin harcama ve üretimde ılımlı bir büyümeye işaret ettiği, istihdam kazanımlarının son aylarda güçlü ve işsizlik oranının düşük kaldığı aktarıldı.
Enflasyonun salgınla ile ilgili arz ve talep dengesizliklerini, yüksek gıda ve enerji fiyatlarını ve daha geniş fiyat baskılarını yansıtarak yüksek kalmaya devam ettiği kaydedilen açıklamada, Rusya’nın Ukrayna’ya karşı savaşının büyük insani ve ekonomik zorluklara neden olduğu ifade edildi.
ENFLASYONU YÜZDE 2 HEDEFİNE DÖNDÜRME KARARLILIĞI VURGULANDI
Savaş ve ilgili olayların enflasyon üzerinde ek yukarı yönlü baskı oluşturduğu ve küresel ekonomik faaliyeti baskıladığı belirtilen açıklamada, komitenin enflasyon risklerine karşı son derece dikkatli olduğu kaydedildi.
Açıklamada, “Komite, enflasyonu zaman içinde yüzde 2’ye döndürmek için yeterince kısıtlayıcı bir para politikası duruşu elde etmek için hedef aralıkta devam eden artışların uygun olacağını öngörmektedir.” ifadeleri kullanıldı.
Faiz artışlarının hızının belirlenmesinde kümülatif sıkılaşma, para politikasının ekonomik faaliyeti ve enflasyonu etkilemesindeki gecikmeler, ekonomik ve finansal gelişmelerin dikkate alınacağı vurgulanan açıklamada, komitenin enflasyonu yüzde 2 hedefine döndürmeye kararlı olduğu yinelendi.
Açıklamada, bankanın bilançosunun da planlandığı gibi daraltılmaya devam edileceği aktarıldı.
Para politikasının uygun duruşu değerlendirilirken ekonomik görünüme ilişkin gelen bilgilerin etkilerinin izlenmeye devam edileceği belirtilen açıklamada, hedefe ulaşmasını engelleyebilecek risklerin ortaya çıkması halinde para politikası duruşunun uygun şekilde ayarlamaya hazır olunacağı kaydedildi.
FAİZ ORANI MARTTAN BU YANA TOPLAM 375 BAZ PUAN ARTTI
Fed, Kovid-19 salgınının ardından hızlı ekonomik toparlanmayla gelen yüksek enflasyon baskısıyla 2021’in son çeyreğinde para politikası tonunu değiştirmeye başlamıştı. Rusya-Ukrayna savaşı ve Çin’de Kovid-19 salgınına karşı alınan karantina önlemlerinin tedarik zincirindeki sıkıntıları artırmasıyla yükseliş eğilimini sürdüren enflasyon, Fed’in üzerindeki baskıyı daha da yoğunlaştırmıştı.
Martta varlık alım operasyonunu tamamlayarak faiz artışlarına başlayan Fed, mart ayı toplantısında 25 baz puan artışla 2018’den bu yana ilk kez faiz artırımına gitme kararı almıştı.
Fed, mayıs toplantısında 50 baz puan ile 2000 yılından bu yana en hızlı faiz artışını gerçekleştirmesinin ardından, haziran toplantısında 75 baz puanla 1994’ten bu yana en güçlü faiz artırımına gitmiş, temmuz ve eylül toplantılarında da politika faizini aynı oranda artırmıştı.
Kasım ayındaki artışla Fed, faizleri mart ayından bu yana toplam 375 baz puan artırmış oldu.
ABD’de enflasyon, haziranda yıllık yüzde 9,1 ile Kasım 1981’den bu yana en yüksek seviyeye ulaşmasının ardından temmuzda yüzde 8,5’e, ağustosta yüzde 8,3’e ve eylülde yüzde 8,2’ye gerilemesine rağmen beklentilerin üzerinde bir seyir izlemeye devam etmişti.
BEYAZ SARAY’DAN KARAR SONRASI AÇIKLAMA
Beyaz Saray Sözcüsü Karine Jean-Pierre, ABD Merkez Bankasının (Fed) eylemlerinin ülkedeki enflasyonun düşürülmesine yardım ettiğini açıkladı.
Jean-Pierre, düzenlediği günlük basın toplantısında Fed’in bağımsız bir kuruluş olduğunu ve bu bağımsızlığa saygı duyduklarını belirterek,”Fed’in eylemleri enflasyonun düşürülmesine yardımcı oldu.” diye konuştu.
Ülkede mortgage oranlarının artmasıyla talebin yavaşlayıp arzın artması gerektiğini belirten Jean-Pierre, bunun da emlak piyasasındaki enflasyonun düşmesine yardımcı olacağını kaydetti.
Jean-Pierre, şu anda daha istikrarlı bir ekonomi dönemine geçiş sürecinde olduklarını belirterek, enflasyonun düşürülmesinin bunun en önemli parçası olduğunu vurguladı.