Ara Güler, yaşamının çeşitli dönemlerinde “Onlar benim için yalnızca fotoğrafı çekilen kişiler değil, dünyamı kuran insanlardır” dediği edebiyatçılarla tanışmaya, portrelerini çekmeye, onlarla buluşup edebiyat sohbetleri yapmaya başlar. Zaman içinde bu insanların yalnız fotoğraflarını çekmekle kalmaz, aynı zamanda onlarla dost da olur. Sabahattin Eyüboğlu’nun Bronz Apartmanı’ndaki dairesinde, Fikret Adil’in evinde, Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun Narmanlı Han’daki atölyesinde, Yeditepe dergisinin Cağaloğlu’ndaki idarehanesinde, Samim Kocagöz’ün İzmir’deki evinde dostlarıyla bir araya gelerek bu buluşmaları ölümsüzleştirir. Yakaladığı bu özel anlarla Ara Güler, yıllar içinde edebiyatın ve edebiyatçıların kaydedicisi olur.