Binlerce yıldır deniz ekosisteminde varlığını sürdüren deniz çayırları; balıklar, kabuklular, deniz memelileri, kaplumbağalar, küçük organizmalar dahil pek çok türe beslenme, barınma, üreme ihtiyacını sağlıyor.

Amazon ormanları olarak nitelendirilen deniz çayırları, canlıları bir kalkan gibi korumasının yanında yaşam alanı da sunuyor.

Ürettiği oksijenle de sualtının ve dünyanın akciğerleri olan deniz çayırları, denizin içinde ve kıyı kesiminde erozyonu önlüyor.

AÜ Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu, deniz çayırları olarak bilinen ‘posidonia’ çayırlarının durumunun içler acısı olduğunu söyledi.

Sıçan Adası’nın güney ve batı tarafının deniz çayırları ile dolu olduğunu hatırlatan Gökoğlu, “’Posidonia’ çayırı Akdeniz’in Amazon ormanlarıdır, biyolojik çeşitlilik açısından büyük destekler verir. Bu çayırların teknelerden atılan çapa ve zincirler nedeniyle artık yok olma aşamasına geldiğini gördük. Bu durum içimi acıttı, ağlayacaktım” dedi.

Deniz çayırlarını Amazon ormanlarına benzeten Gökoğlu, “Bunlar Akdeniz’e oksijen üretirler. Akdeniz’i biyolojik olarak temizlerler. Birçok canlıya ev sahipliği yapar ve besler. Denizdeki erozyonu önlerler. Şimdi ise çapa ve zincirler toprağı süre süre yumuşak bir tabakaya çevirmiş. Çayır kök salsa bile uzun süre o bölgeye tutunması zorlaşacaktır. Acilen korumamız gerekiyor” diye konuştu.

Yıllardır bu çayırların korunması noktasında yetkililere çağrıda bulunduğunun altını çizen Gökoğlu, şunları söyledi:

“Denizi, ekmeğini denizden kazananlar bilir. Ancak oraya ekmeğini denizden kazananların da dikkat etmediğini görüyoruz.”

“O bölgelere tonozlama, şamandıralama dönemi geldi de geçiyor bile. Tekneler oraya gitsin ama çapa atmasın. Teknelere tonoz atılıp, tekneler kurulan şamandıralara bağlansın istiyoruz.”

“Atılan çapa ve zincirle çayırlar hem eziliyor hem de kökünden biçiliyor. Oraya günde her zaman en az 50 tekne çapa atıyor. 50 teknenin günde bir metrekare alanı sürdüğünü hesap edersek hiçbir şey kalmaz orada. Kalmamış da zaten.”

Yetkililere uyarısını yineleyen Gökoğlu, bir an önce o bölgeye çapa atılmasının durdurulması gerektiğini kaydetti.

Diğer koy ve körfezlerin çölleştirildiğini ifade eden Gökoğlu, “Bura da elimizden çıkmasın. Biz o bölgeyi yıllar önce görüntülediğimizde ekin tarlası gibi çayır vardı. Bugün çektiğimiz görüntüler ile o günkü videolar arasında çok fark var. Çölleşmiş durumda denizin dibi” ifadelerini kullandı.