-
-
Yalova’nın Altınova ve Kocaeli’nin Karamürsel ilçeleri sınırları arasında kalan Antik Dragon Vadisi, doğaseverlerin yürüyüş için tercih ettiği noktalardan biri oldu.
-
-
Doğal güzellikleriyle mest eden Antik Dragon Vadisi’nde düzenlenen doğa yürüyüşlerine katılanlar zaman için adeta bir yolculuk yaşıyor.
-
-
Şimdiki adıyla Yalakdere Vadisi olarak bilinen bölgede son olarak 17 kişilik bir ekiple 10 kilometrelik bir yürüyüş gerçekleştiren Yalova Dağcılık Spor Kulübü Başkanı Yusuf İşsever, “Bu vadi birçok medeniyete ev sahipliği yapmış durumda. Biz de bunu doğa içinde gözlemlemek istedik. Birçok kalıntı mevcut. Bölgede Bitinya Krallığı’na ait, Helenistik döneme ait kalıntılar mevcut. Özellikle Bitinya Krallığı’na ait olduğunu düşündüğümüz oyma kaya anıtlar mevcut bu bölgede. Bunları incelemek istedik. Bunun hakkında çok fazla internet üzerinde bir kaynağa rastlamadım. Buranın araştırılmasını özellikle rica ediyorum yetkililerden. Çünkü güzel bir bölge. Doğa içinde o kalıntılarla yürüyüş yapmak bize inanılmaz keyif verdi” dedi.
-
-
Yalova’nın Soğuksu köyünden yürüyüşe başladıklarını anlatan İşsever, şöyle konuştu:
-
-
“Oradan devam ettiğimizde Karadere sınırları içinden geçiş yaptık. Yine Kocaeli’ne bağlı Taşağıl dediğimiz mezra gibi bir yerden geçiş yaptık. Yine bu sınırlar üzerinde ilerledik. Kalıntılar da zaten bu sınırlar içinde yer alıyor. Kalıntıların tümü, doğu yakası yamacında kalıyor. Yine batı yakasında kaya mezarları mevcut. Özellikle bunlara da tekrar bir doğa yürüyüşü düzenlemek istiyoruz.”
-
-
“Geçmişte Dragon Vadisi’nde çok fazla savaşlar olduğu söyleniyor. Özellikle Selçuklu, Doğu Roma döneminde burada çok ciddi muharebeler yapılmış. Bölgede Cenevizlilerden kalma Çobankale de mevcut. Orada da kazı çalışmaları devam ediyor. Yakında orası da turizme kazandırılacak. Aynı şekilde buraların da kesinlikle araştırılması gerekiyor. Yalova zaten doğasıyla çok meşhur bir yer. Kesinlikle bu parkurda Yalova’mız adına, doğa turizmi adına çok güzel bir rota olacaktır.”
-
-
Tarihi İpek Yolu’nun Dragon Vadisi’nden geçtiğini belirten İşsever, “İznik, İstanbul, Bizans, Roma döneminde zaten çok önemli şehirlerdi. Bu şehirlerin arasındaki yol olarak da düşünebiliriz. Bu güzergahta tarihin izlerine dokunmak, görmek, gözlemlemek mümkün” ifadesini kullandı.