Türkiye’nin en yeni müzelerinden biri olan, 83 yıllık askeri kışladan müzeye dönüştürülen Tunceli Müzesi, 2 bini aşkın eserle tarihe ışık tutuyor.

Kent merkezinde 1935 ile 1937 yıllarında askeri kışla olarak inşa edilen, 1949 yılına kadar kışla olarak kalan ve daha sonra Kültür ve Turizm Bakanlığının destekleri, valiliğin girişimi sonucu geniş bir restorasyondan geçirilen yapı, Tunceli Müzesi oldu.

Alman mimarisi tarzına sahip, yaklaşık 5 bin 500 metrekarelik bir alan üzerine kurulu olan Tunceli Müzesi bünyesinde, 4 bloktan oluşan ve içerisinde kentin en eski tarihsel buluntularından olan çanak, çömlek, taş aletler, çeşitli madenlerden yapılmış eserleri barındırıyor.

Müzede ayrıca, yazılı ve görsel alanların yanı sıra yöreye ait inanç bölümünde Alevilik ile ilgili bilgi panoları ve ritüellerini temsil eden teşhirler dikkat çekiyor.

Doğal, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle yılın her döneminde çok sayıda yerli ve yabancı turisti ağırlayan Tunceli’nin tanınmasına katkı sunan müze, açıldığı 18 Kasım 2019 tarihinden bu yana 40 bin ziyaretçi ağırladı.

Kentin turizmi ve kültür halkası için önemli bir yere sahip olan müze, ağırladığı ziyaretçi sayısı ile merkez nüfusunu geçerek rekor kırdı.

Tunceli Müzesi, açıldığı tarihten bu yana yaklaşık 40 bin ziyaretçi ağırladığını ifade eden Müze Müdürü Kenan Öncel, ”Tunceli Müzesi, iki yıllık serüveninde yaklaşık 22 aylık döneminde toplamda 2021 yılında 14 bin, şuan için sayımız 25 bine doğru gidiyor. Toplamda geçtiğimiz bir buçuk yıl içerisinde yaklaşık 40 bin ziyaretçi ağırlayacak. Bu da bu müzenin ilin turizminde, kültür halkasında ne kadar önemli olduğunu bizlere gösteriyor. Bizim de hedeflerimiz var. Bu bizim için yeterli değil, ilin nüfusu 30 bin amacımız bir sezonda bu rakamın üzerine çıkmak ve bu sayıları 50 binlere taşımaktır. Arkadaşlarımızla birlikle böyle bir hedefimiz var. Önümüzdeki yılın stratejilerini de bu şekilde yapmaya çalışıyoruz” dedi.
Müzeyi görmeye Adana’dan geldiğini belirten ziyaretçilerden Emine Kızılçınar, ”Müzenin açılışından beri takip ediyorum. Müzenin genel binasını çok beğeniyorum. Onun da güzel ve özel bir tarihi var. İçini gezdiğimde, geçmişte yapılan tüm eserler çok güzel yansıtılmış her zaman duygulanıyorum. Koleksiyon olarak çok zengin bir müze. Bu müzeyi herkesin gelip görmesini isterim” diye konuştu.

Müzeyi ziyaret eden ziyaretçilerden Ahmet Kaya da, ”Diyarbakır’dan geliyorum. Çarşıya indik, müzenin adını duymuştuk. Gelip görmek istedik. Bayağı güzel bir müze. Eski dönemlere ait taş kalıntıları ve görsel açıdan bayağı zengin” şeklinde konuştu.