Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’nda “Asrın İhyası: Güçlü Yarınlara 6 Şubat Depremleri” başlıklı sempozyum düzenlendi. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, yaptığı konuşmada, “Bu depremler, 11 ilimizde 62 ilçemizde ve 10 bin 190 köyümüzde büyük yıkımlara yol açtı. 14 milyon insanımız afetten doğrudan etkilendi. Şehirlerimiz, sanayi alanlarımız, tarihî ve doğal zenginliklerimiz, sulama, haberleşme, ulaşım ve lojistik altyapılarımız, eğitim ve sağlık kurumlarımız, ibadethanelerimiz ve sosyal donatı alanlarımız ya yıkıma uğradı ya da büyük zarar gördü” ifadelerini kullandı.
53 binden fazla insanın hayatını kaybettiğini vurgulayan Altun, “Bununla birlikte bu felaket bize 3 şeyi gösterdi. Milletimizin dirayetini, sabrını ve dayanışma becerisini. Devletimizin gücünü, kabiliyetini. Millet-Devlet Birlikteliğini. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın basiretli ve kudretli liderliğiyle Çevre-Şehircilik ve İçişleri Bakanlıklarımız başta olmak kamu kurum ve kuruluşlarımız milletimizin acısını dindirmek için ivedi şekilde mobilize oldu. Önce arama-kurtarma, ardından inşa ve ihya faaliyetlerine hız verildi” diye konuştu.
“Dünyaya örnek bir tesanüt ruhu kondu ortaya”
650 binin üzerinde kamu görevlisinin afet bölgesinde vazife üstlendiğini hatırlatan Altun, “Depremden etkilenen insanlarımızın, barınmadan gıda ve giyime kadar tüm ihtiyaçları elbirliğiyle karşılandı, güçlü bir dayanışma sergilendi. Türkiye, Asrın Felaketi karşısında Asrın Birlikteliği’ni ortaya koydu. Toplumsal dayanışma ile ilgili modern sosyoloji teorilerinin hiçbirinin izah edemeyeceği, dünyaya örnek bir tesanüt ruhu kondu ortaya” şeklinde konuştu.
“201 bin 500 konut afetzedelere teslim edildi”
Afet bölgesine yapılan yardımlara değinen Altun, “Cumhurbaşkanımızın geçtiğimiz günlerde ifade ettiği gibi, felaketin üzerinden geçen 2 yılda deprem bölgesine 2,6 trilyon liranın üzerinde, 75 milyar dolar civarında bir yatırım yapıldı. Deprem bölgesini ayağa kaldırmak amacıyla 2025 yılı bütçesinden 584 milyar liralık kaynak ayrıldı. Toplamda 201 bin 500 konut afetzedelere teslim edildi” diye konuştu.
“Dezenformasyon girişimlerinin can kayıplarına yol açabildiğine şahitlik ettik”
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Malumları olduğu üzere asrın felaketinin ardından başlatılan ihya çalışmaları içerisinde fiziki yapıların inşası yanında afetten etkilenen vatandaşlarımızın huzurunun ve güvenliğinin tesisi ve yine bu süreçlerde toplum genelinde sağlıklı bir bilgi akışının temini hayati önemdedir. Manipülasyon, mezenformasyon ve dezenformasyonun bilgi akış süreçlerini zehirlediği durumlarda yaşanan krizler daha da derinleşir. 6 Şubat depremlerinin ardından kimi kesimlerin bile isteye, kimi kesimlerin ise manipüle edilerek dezenformasyon ürettiklerini gördük. Bu dezenformasyon girişimlerinin ne yazık ki can kayıplarına yol açabildiğine dahi şahitlik ettik.”
“Asrın Felaketinin 1 Yılı: İnşa ve İhya Çalışmaları’ eserini kamuoyunun istifadesine sunduk”
Afet iletişiminin temel esaslarını ortaya koymak için çok sayıda bilimsel çalışmaya imza atıldığını aktaran Altun, “Ulusal ve uluslararası alanlarda afet ve kriz iletişimi temalı düzenlediğimiz panel, çalıştay ve sempozyumların yanı sıra 3 dilde hazırladığımız ‘Asrın Felaketi’ ‘Asrın Dayanışması’ kitaplarını, ‘Türkiye Ulusal Risk Kalkanı Modeli Görüşler ve Öneriler’ kitabını, ‘Afet İletişim Forumu Hazırlık, Müdahale, İyileştirme’ kitabını ve ‘Asrın Felaketinin 1 Yılı: İnşa ve İhya Çalışmaları’ eserini yayımlayarak kamuoyunun istifadesine sunduk” diye konuştu.
“Türkiye İletişim Modeli’yle iletişim stratejilerini ele alıyoruz”
Altun, konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
“Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu Türkiye Yüzyılı vizyonu çerçevesinde her alanda güçlenen Türkiye’nin, muhtemel kriz senaryolarına karşı hazırlıklarını tahkim etmesi ve çeşitlendirmesi bir zarurettir. Büyük ve güçlü bir ülke olarak bir yandan krizlerin olmaması için çabalamalı, öte yandan krizlere karşı hazırlıklı olmalıyız.
İletişim Başkanlığı olarak bizler, bilhassa kriz yönetimi sırasında yanlış bilgi ve algı operasyonlarına karşı hızlı, doğru ve etkili bilgi akışının sağlanması için çalışıyor, bu süreçte etkin mekanizmaları kurumsallaştırmaya çalışıyoruz. Ortaya koyduğumuz Türkiye İletişim Modeli’yle kriz anlarında yürütülecek iletişim stratejilerini sistematik biçimde ele alıyoruz. Yine Başkanlığımız bünyesinde kurduğumuz Stratejik İletişim ve Kriz Yönetimi Dairesi Başkanlığı ile medya ortamlarında karşımıza çıkan kara propaganda faaliyetlerinin, psikolojik harp operasyonlarının önüne geçmek için mücadele veriyoruz. Krizleri, yalnızca gerçekleştikleri anda acil müdahaleyi gerektiren durumlar olarak değil öncesinde ve sonrasında yönetilmesi gereken sürekli bir iletişim süreci olarak ele alıyoruz.”