CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve eşi Selvi Kılıçdaroğlu, CHP Kadın Kolları tarafından, Akyurt Kızık Köy Konağı’nda düzenlenen sinema gösterimine katılarak, şiddet gören bir kadının hikayesinin anlatıldığı “Töz” belgeselini izledi.
Gösterime, belgesel yönetmeni Neşe Uğur Nohutçu ve hayatı anlatılan seramik sanatçısı, akademisyen Tuba Batu da katıldı.
CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka ve Kızık köyünden 3 kadının konuşması sonrası kürsüye gelen Kılıçdaroğlu, herkesin adalet istediğini dile getirdi.
Adalet için mücadele ettiklerini belirten Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
‘YORULMAYI DEFTERİMDEN SİLDİM’
“Hiç kimsenin yatağa aç girmediği, her annenin evladını huzur içinde yatağa yatırdığı bir Türkiye istiyorum. Bunu yapmak için mücadele ediyorum. Kavgaysa, bunun kavgasını veriyorum. Evlatlarımızın güzel bir gelecekte, huzur içinde bu ülkede çalışmalarını istiyorum. Bir umutları olmalı evlatlarımızın. Annelerin büyük dram çektiğini, büyük sıkıntılar yaşadığını biliyorum. Elektrikti, doğalgazdı, yakıttı, pazardı bunların tamamını biliyorum. Zaten siyaseti de bunun için yapıyorum. Yorulmaktan söz ettiler, yorulmak bize haram. Ta ki bu ülkede huzur oluncaya kadar, bunun mücadelesini veriyorum. Kendi defterimden yorulmayı sildim. Orada öyle bir şey yok. Adım adım geziyorum, kadın kardeşimiz söyledi, ‘geleceksin köyleri gezeceksin’ diye. Türkiye büyük bir ülke, emin olun imkanım olsa bütün köyleri, bütün mahalleleri gezerim. 81 ile gidiyorum, kadınlarla konuşuyorum, gençlerle konuşuyorum, kanaat önderleri ile konuşuyorum, hepinizin derdi aslında ortak. Buradaki anne, kadın hangi derdi yaşıyorsa gidin Trabzon’daki anne de aynı derdi yaşıyor. Çankırı’daki, Çorum’daki anne de Hakkari’deki, İzmir’deki anne de aynısı, aynı dramı yaşıyor. Türkiye’yi buradan çıkarmak hepimizin görevi.”
‘BİZE KATILIN’
Kendisinden önce söz alan bir kadının, “Avrupa’da nasıl yaşıyorlar, biz de öyle yaşayalım” dediğini aktaran Kılıçdaroğlu, bunun Türkiye’deki kadınların da hakkı olduğunu söyledi.
Kemal Kılıçdaroğlu, “Evet, sizin hakkınız. Bu mücadeleyi vereceksiniz. Beraber bu mücadeleyi vereceğiz. Bakın burada ne yazıyor ‘Bize katılın’ diyor. Bize katılın ki biz bunların tamamını hayata geçirelim” diye konuştu.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ben, beşli çetelerin adamı değilim. Ben, uyuşturucu baronlarının adamı değilim. Ben, malı vurup kaçanların adamı değilim. Bu ülkede, fakirin fukaranın, garibin gurebanın adamıyım. Ben onlar için çalışıyorum. ‘Hiçbir güvencem yok, torunum var, hiçbir güvencem yok’ dedi. Bizim programımızda var, kırsalda çalışan her kadın ve her gencin sigortası olacak, primini de devlet yatıracak ve sizin emeklilik hakkımız olacak. Siz günün 24 saati çalışıyorsunuz. Ben rahmetli nenemden bilirim köyden. Günün 24 saati, sabahın köründe kalkar çalışır, akşam gelirdi ertesi sabah yine sabahın köründe kalkardı. Vefat ettiğinde bir sigortası bile yoktu. Kimin sigortası olsun? Çalışanın, alın teri dökenin olsun. Siz kırsaldasınız, çalışıyorsunuz. Hakkınızı teslim etmeyin, vermeyin onlara, sizi toprağa küstürenlere. 300 koyununuz, 100 koyununuz vardı, şimdi hurdacılık yapıyor annemiz. Niçin? Neden oldu, nasıl oldu? Bunun mücadelesini yapacağız.”
Kadınlardan kooperatif kurmalarını da talep eden Kılıçdaroğlu, Akyurt’ta kadın ve genç bir ilçe başkanları olduğunu, onun da kadınlara yardım edeceğini aktardı.
Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’nu örnek gösteren Kılıçdaroğlu, kadınlardan yönetimlerde daha çok yer almalarını istedi.
İktidar olmaları durumunda aile destekleri sigortasını da hayata geçireceklerini bildiren Kılıçdaroğlu, her ailenin asgari bir gelir güvencesi olacağını anlattı.
Evin elektriğinin, suyunun ve doğalgazının asla kesilmeyeceğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
“Hiç kimse karanlıkta kalmayacak. Aile destekleri sigortası onu ödeyemeyecek ailenin elektriğini, suyunu, doğalgazını ödeyecek. Ne demek kışın ortasında doğalgazı kesmek. Hangi çağda yaşıyoruz? Onları kesecekler, bu kardeşiniz açacak, hiç endişe etmeyin. Onlar çetelere çalışıyorlar, yandaşlara çalışıyorlar, tefecilere çalışıyorlar, üçkağıtçılara çalışıyorlar, avantacılara çalışıyorlar. Bu kardeşiz halk için çalışacak. Halk için, millet için çalışacak, sizler için çalışacak, bundan emin olmanızı isterim. Elbette her ailede huzurun olmasını isterim. Her evde bereketin olmasını isterim. Her evde mutluluk olmasını isterim, her evde ailenin geleceğe güvenle bakmasını isterim ama yoksulluk bazen şiddete ortam hazırlıyor. Evde erkek işsizse, askere gitmiş gelmiş oğlunuz işsizse, üniversiteyi bitirmiş kızınız işsizse, işsizlik bütün kötülüklerin anasıdır. Herkesin üreteceği, herkesin kazanacağı bir Türkiye’yi inşa etmek zorundayız. Sizden tek istediğim var, sakın umutsuzluğa kapılmayın, sakın. Türkiye güzel ülke, Türkiye’de yaşayan bütün insanlar da güzel insanlar. Sandığa giderken bir şey yapın, elinizi vicdanınıza koyup oyu kullanın. Geleceğinizi düşünün, çocuklarınızın geleceğini düşünün. Daha güzel bir Türkiye düşünün.”
Konuşmaların ardından belgelesin gösterimi yapıldı.
Gösterim sonrası Kılıçdaroğlu, belgesel yönetmeni Neşe Uğur Nohutçu ve hayatı anlatılan Tuba Batu’ya plaket takdim etti.
Gazetecilerin, İran’da 22 yaşındaki Mahsa Emini’nin “başörtüsü kurallarına uymadığı” gerekçesiyle gözaltına alındıktan sonra hayatını kaybetmesine ilişkin sorusu üzerine Kemal Kılıçdaroğlu, “Kadınlar, dünyanın hiçbir ülkesinde hiçbir köşesinde bedel ödememeli, bizim yapmamız gereken kadınlara saygı duymaktır.” yanıtını verdi.