Norm Haber

Meclis’te emekli maaşı tartışması! 7 bin 500 lira emekli maaşı var mı?

Meclis Genel Kurulu yine hararetli tartışmalara sahne oldu. Gündemde Makine Kimya Endüstrisinin Anonim Şirkete dönüştürülmesine ilişkin teklif vardı. Ancak söz döndü dolaştı, emekli maaşlarına geldi. İktidar ve muhalefet milletvekilleri arasında sert tartışmalar yaşandı.

Makine Kimya Endüstrisinin Anonim Şirkete dönüştürülmesine ilişkin yasa teklifinin Meclis Genel Kurulundaki görüşmeleri sırasında tartışma çıktı.

Teklifi savunan AK Parti Kırıkkale Milletvekili Ramazan Can’ın konuşmasına muhalefet milletvekilleri tepki gösterdi.

Tartışmalar sırasında çalıştıkça düşen emekli maaşları da gündeme geldi.

Can, MKE işçilerinin çalışırken 5 bin 500 emekli olduklarında 7 bin 500 lira maaş aldıklarını söyledi.

Meclis tutanaklarına tartışmalar şöyle yansıdı:

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) – Evet, bu kanun teklifini AK PARTİ ya da 1’inci imza sahibi olarak yalnız ben hazırlamadım. Bu kanun teklifi, 1980’lerden bu tarafa Makine ve Kimyanın mutfağında hazırlanmıştır. Makine ve Kimyayı özel sektör mantığıyla dünya silah devleriyle nasıl yarıştıracağız, nasıl rekabet edeceğiz, nasıl rasyonel kararlar alabilecek Makine ve Kimyanın mutfağında hep onun muhakemesi yapılmıştır.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) – Helal olsun!

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) – Bravo!

RAMAZAN CAN (Devamla) – Ama iktidarlar, koalisyonlar gelmiştir, gitmiştir, kimse buna cüret edememiştir.

CAVİT ARI (Antalya) – Kimse satmadı, siz satıyorsunuz! Tek işiniz satmak!

RAMAZAN CAN (Devamla) – Arkadaşlar, biz bugün -sadece bunu AK PARTİ’ye mal etmiyorum- Cumhuriyet Halk Partisi, Halkların Demokratik Partisi, Milliyetçi Hareket Parti ve İYİ Partiyle hep beraber, stratejik, millî güvenliği, istihbaratı ilgilendiren bu kuruma sahip çıkmak durumundayız. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

KANİ BEKO (İzmir) – Ne anlatıyorsun sen, ne anlatıyorsun?

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) – Dinle de öğren!

KANİ BEKO (İzmir) – Satılmadık fabrika bırakmadınız Türkiye’de! Ne anlatıyorsun sen?

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) – Anlattığından öğren, öğren!

KANİ BEKO (İzmir) – Kara yolları nerede? Hava yolları nerede? Demir yolları nerede? Şeker fabrikası nerede? ÇAYKUR nerede?

BAŞKAN – Sayın Beko, müsaade edin lütfen, oturun yerinize.

KANİ BEKO (İzmir) – Hepsini uluslararası sermayeye peşkeş çektiniz!

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) – Sen dinlemesini öğren!

BAŞKAN – Sayın Can, siz devam edin.

RAMAZAN CAN (Devamla) – Yani bu yasa teklifinden dünyadaki silah devleri, silah lobileri rahatsız olabilir ama sen niye rahatsız oluyorsun kardeşim, sen niye rahatsız oluyorsun? (AK PARTİ sıralarından “Bravo” sesleri, alkışlar)

KANİ BEKO (İzmir) – Yazıklar olsun, ayıp be!

RAMAZAN CAN (Devamla) – Ben burada herhangi bir siyasi parti ayrımı yapmadım, hep beraber bu kanuna sahip çıkmamız gerektiğini anlattım.

CAVİT ARI (Antalya) – Satmaya çalışıyorsun satmaya.

RAMAZAN CAN (Devamla) – Bugün işçi kardeşlerimiz, bugün Makine ve Kimyadaki işçi kardeşlerimiz, bakın, lütfen…

KANİ BEKO (İzmir) – Aklını başına topla, aklını başına topla.

RAMAZAN CAN (Devamla) – İstirham ediyorum, lütfen…

KANİ BEKO (İzmir) – Aklını başına topla. Sen ne anlattığının farkında mısın?

BAŞKAN – Arkadaşlar, müsaade eder misiniz lütfen…

RAMAZAN CAN (Devamla) – Makine ve Kimyada çalışan işçi kardeşimiz, bugün ortalama… Lütfen ya…

KANİ BEKO (İzmir) – Ne masal anlatıyorsun bana be!

BAŞKAN – Sayın Can, siz devam edin; bakın süreniz geçiyor.

RAMAZAN CAN (Devamla) – Bugün Makine ve Kimyada çalışan işçi kardeşimiz ortalama 4.500, ikramiyeyle 5.500 lira almaktadır.

KANİ BEKO (İzmir) – Yazıklar olsun be! Şeker fabrikaları nerede, şeker fabrikaları? Şeker fabrikası nerede?

BAŞKAN – Sayın Can, lütfen Genel Kurula hitap edin; süreniz geçiyor son iki dakikanız.

KANİ BEKO (İzmir) – Şeker fabrikası nerede? ÇAYKUR nerede? Karayolları, hava yolları nerede?

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) – Sen işçi düşmanlığı yapıyorsun, işçi düşmanlığı.

RAMAZAN CAN (Devamla) – İşçi kardeşlerimiz 5.500 lira almakta, emekli olduğu zaman 7.500 lira alıyor.

KANİ BEKO (İzmir) – Bırak şimdi…

RAMAZAN CAN (Devamla) – O zaman kalifiye elaman kalmıyor, hepsi emekli oluyor.

ÖZGÜR KARABAT (İstanbul) – İşçiye 5.500 lirayı çok mu görüyorsunuz?

RAMAZAN CAN (Devamla) – Diğer taraftan memur, tekniker ve mühendis kardeşlerimiz 7.500 lira alıyor. Onlarda emekli olduğunda emekli maaşı düştüğü için ne yapıyor? Yaşı bekliyor.

ÖZGÜR KARABAT (İstanbul) – İşçiye 5.500 çok mu?

RAMAZAN CAN (Devamla) – Dolayısıyla burada denge bozuldu, bu dengeyi hep beraber düzeltmemiz lazım. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) “Bu dengenin sorumlusu sizsiniz.” demiyoruz, “Diğer partiler.” demiyoruz; hep beraber sorumlusuyuz, o zaman hep beraber bunu çözmemiz lazım. (CHP sıralarından gürültüler)

Evet, biz işçi kardeşlerimize diyoruz ki: “Arkadaşlar, sizle devam etmek istiyoruz. Sizin bu memlekette emeğiniz var. Bu tezgâhlarda emeğiniz var ve sizinle sözleşme yenilemeyeceğiz, aynı şekilde sözleşme devam ediyor, kamu işçiliği devam ediyor ve ücretlerinizi artıracağız.”

ÖZGÜR KARABAT (İstanbul) – İşçiler duysun işçiler… Ramazan Can, işçiye 5.500 lira çok mu?

RAMAZAN CAN (Devamla) – Türkiye’de emsalleri olan TAİ, ASELSAN, HAVELSAN, ROKETSAN; onların da üzerinde bir ücrete kavuşturacağız hep beraber inşallah. (AK PARTİ sıralarından “Bravo” sesleri, alkışlar)

BURCU KÖKSAL (Afyonkarahisar) – Aynı yalanları şeker fabrikaları için de söylemediniz mi?

RAMAZAN CAN (Devamla) – Ve Makine ve Kimyayı sadece ROKETSAN, HAVELSAN, TAİ bunlarla rekabet etmek değil, aksine dünya silah devleriyle rekabet edecek mevzuata kavuşturuyoruz. Ne yapıyoruz?

BURCU KÖKSAL (Afyonkarahisar) – SEKA Kâğıt Fabrikasını çürümeye terk ettiniz.

RAMAZAN CAN (Devamla) – Evet, şirket şu an KİT kapsamında, özelleştirme kapsamında olan Makine ve Kimyayı alıyoruz, Hazinenin mülkiyetinde sermayesi Hazineye ait Millî Savunma Bakanlığıyla ilişkili, Türk Ticaret Kanunu’na tabi anonim şirket yapıyoruz. Peki, niye yapıyoruz? Rekabet edebilmek için, rasyonel karar alabilmek için, ivedi davranabilmek için, bunun için bu yasayı getiriyoruz. (CHP sıralarından gürültüler)

BURCU KÖKSAL (Afyonkarahisar) – Ne rekabeti ya, ne rekabeti!

BAŞKAN – Arkadaşlar, lütfen biraz hoşgörü. Ne yapıyorsunuz? Rica ediyorum…

Sizin arkadaşlarınız da konuşuyor, kimse itiraz etmiyor. Bu ne tahammülsüzlüktür! Rica ediyorum…

Sayın Can, devam edin, son otuz saniyeniz, buyurun.

RAMAZAN CAN (Devamla) – Sayın Başkanım, çok sözümü kestiler.

BAŞKAN – Tamamlayın sözlerinizi, buyurun.

RAMAZAN CAN (Devamla) – Evet, bir örnek vermek istiyorum: Makine Kimya stratejiktir, 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı’nda uçakları kaldıramadık. Ne oldu? Kaddafi’nin vermiş olduğu uçak lastikleriyle kaldırdık. Makine Kimya zor zamanlarda, geçen sene bu maskenin çok önemli olduğu bir zamanda hemen -Genel Müdürümüze teşekkür ediyorum- maske fabrikası, Kırıkkale’deki meslek lisesiyle beraber maske üreten fabrika yaptılar; hayırlı uğurlu olsun.

ÜNAL DEMİRTAŞ (Zonguldak) – Maske yaptınız da ne yaptınız?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN – Teşekkür ediyorum Sayın Can.

RAMAZAN CAN (Devamla) – Bu, şu demektir: Zor zamanlarımızda Makine Kimya bizim millî güvencemizdir, stratejik kurumumuzdur.

BAŞKAN – Teşekkür ediyorum Sayın Can.

RAMAZAN CAN (Devamla) – Son söz şunu söylüyorum: Makine Kimya üzerinden siyaset yapmayalım.

BAŞKAN – Sayın Can, teşekkür ediyorum.

RAMAZAN CAN (Devamla) – Hep beraber Türkiye için, ülkemizin faydasına Makine Kimya diyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar, CHP sıralarından gürültüler)

BAŞKAN – Sayın Can, rica ediyorum.

RAMAZAN CAN (Devamla) – Kırıkkale’miz için, memleketimiz için hayırlı uğurlu olsun, Allah utandırmasın. (AK PARTİ sıralarından “Bravo” sesleri, alkışlar; CHP sıralarından gürültüler)