Müslümanların ilk kıblesi olan Mescid-i Aksa’nın da içinde bulunduğu Eski Şehir bölgesinin Harem-i Şerif’e çıkan dar sokakları, caddeleri ve çarşıları Ramazan için rengarenk ışıklar ve kandillerle süslendi.
Kudüs ve Filistin Müftüsü Şeyh Muhammed Hüseyin’in hilalin görüldüğünü ve cumartesinin Ramazanın ilk günü olacağını açıklaması üzerine her yaştan binlerce Müslüman ilk teravih namazı için Mescid-i Aksa’ya geldi.
Harem-i Şerif’te her yıl Ramazan ayı boyunca günlük ortalama 10 bin Müslüman ibadet ediyor, bu sayı cuma günleri 150 bine kadar çıkıyor.
İSRAİL’DEKİ SON SALDIRILARLA BİRLİKTE FİLİSTİN DE RAMAZANA GERGİN GİRİYOR
İsrail işgali nedeniyle sıkıntılı günler yaşayan Doğu Kudüs’ün Eski Şehir bölgesi, Ramazan ayının yaklaşmasıyla daha gergin ve hareketli günlere sahne oluyor.
İsrail’in farklı kentlerinde 22 ile 29 Mart arasında art arda yaşanan ve toplamda 11 İsraillinin hayatını kaybettiği saldırılar, işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te de gerginliği had safhaya çıkardı.
Tel Aviv yönetimi İsrail içinde ve işgal altındaki Filistin topraklarında artan saldırıların ardından “Dalgakıran” adını verdiği bir operasyon başlatarak onlarca Filistinliyi gözaltına alırken, baskınlar sırasında biri çocuk 3 Filistinli de İsrail güçlerince öldürüldü.
Dün gece Eski Şehir’in Şam Kapısı önünde toplanan çok sayıda Yahudi yerleşimcinin, Araplara karşı nefret içerikli ırkçı sloganlar atması gerginliğe neden oldu.
Yine dün sabah saatlerinde İsrailli aşırı sağcı Milletvekili İtamar Ben-Gvir’in, İsrail polisi eşliğinde Mescid-i Aksa’ya baskın düzenlemesi de büyük tepki çekti. Aşırı sağcı Ben-Gvir, kutsal mabedin yasal sorumlusu olan Kudüs İslami Vakıflar İdaresi’nin izni olmamasına ve Ramazan ayı öncesinde bu tür eylemlerin vahim sonuçlara yol açacağı uyarılarına rağmen İsrail polisinden izin aldıktan sonra Harem-i Şerif’in avlusuna girdi.
AKSA, İSLAM DÜNYASININ İLK KIBLESİ OLMA ÖZELLİĞİNİ TAŞIYOR
Mescid-i Aksa’nın da içinde bulunduğu Doğu Kudüs ile Batı Şeria, 1967’den bu yana İsrail tarafından işgal altında bulunuyor. Doğu Kudüs’te 200 bin, Batı Şeria’da ise yaklaşık 500 bin Yahudi yerleşimci mevcut. Uluslararası hukuka göre, bu bölgelerdeki tüm Yahudi yerleşim birimleri yasa dışı kabul ediliyor.
Mescid-i Aksa, Müslümanların ilk kıblesi olma özelliğini taşıyor.
Yahudiler ise içinde Kıble Mescidi ile Kubbetu’s Sahra Camisi’nin yanı sıra müze, medreseler ve büyük avlunun bulunduğu Mescid-i Aksa Külliyesi altında Süleyman Mabedi kalıntılarının bulunduğu iddiasıyla kazı çalışmaları yapıyor ve Harem-i Şerif’te kendilerinin de ibadet etme hakları olduğunu savunuyor.
İsrail yönetimi, Yahudi yerleşimcileri, polis korumasında Mescid-i Aksa’nın avlusuna alıyor, Müslümanların girişlerine de yaş sınırlaması getiriyor.
Radikal Yahudi örgüt ve siyasetçiler, üzerinde daha önce iki kez yıkılan bir Yahudi tapınağının bulunduğunu iddia ederek Harem-i Şerif’in kendileri için de ibadete açılmasını istiyor.