Sözcü’den Fahrettin Öztürk’ün haberine göre, Güngören Sanayi sitesindeki Neo-Trend Tekstil şirketinin 104 çalışanı, 1 Temmuz işten çıkarma yasağının bitmesiyle işten çıkarıldı.
İşçilerin aktardığına göre, şirket sahibi Kazım Akbulut, pandemi sürecinde, ‘İşçilerimizin sağlığı her şeyden daha önemli’ diyerek 17 Nisan’da işçileri, kısa çalışma ödeneğinden faydalandırmak üzere 2 ay izne çıkardı.
Kısa çalışma ödeneği süresi bittikten sonra SGK’dan gönderilen kısa mesajla işçiler işten çıkartıldıklarını öğrendi.
Kısa çalışma süresi bitmesiyle işten çıkarıldıklarını aktaran tekstil işçisi Mehmet Bilal Doğan, bu süreçte, ‘şirket binası taşınıyor’ diye şirketin içinin boşaltıldığını duyduklarını, şirkete gittiklerinde ise müdürlerinin toplantı düzenleyerek, ‘Şirketin içi boşaltıldı. Her şey satıldı. Ancak satılan ürünlerden bir fon oluşturulacak ve Kazım Akbulut hakkınızı ödeyecek’ dediklerini söyledi.
Şirket sahibi Kazım Akbulut’un, 104 işçinin 1.5 milyon TL’lik kıdem ve ihbar tazminatlarına el konulduğunu söyleyen işçiler, Akbulut hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunmaya hazırlandıklarını belirtti.
‘EVLATLARIMIZSINIZ’ DEDİ, İŞTEN ÇIKARDI
Doğan, eski patronları Akbulut’un kendilerine, “Bana patron demeyin. Baba deyin. Siz benim işçilerim değil, evlatlarımsınız” dediğini ifade ederek, kısa çalışma ödeneği kesildiğinde ise Akbulut’un müdürlere, işçilerin çıkışlarının yapılması talimatını verdiğini söyledi. Doğan, çalışanların işten çıkarılmalarına karşı çıkan muhasebe müdürünün işten atıldığını anlatarak, işten çıkarıldıklarını SSK’dan kendilerine gelen kısa mesajla öğrendiklerini belirtti.
‘ŞU AN KAZ DAĞLARI’NDA TATİL YAPIYOR’
Bilal Doğan, “Kendisiyle iletişime geçmek istedik. Kendisiyle konuşan arkadaşlara, ‘Benim emekli maaşım var. Param kalmadı’ dedi. Ama öğrendik ki tüm malını 3., 4. şahıslara aktarmış. Müdürlerden öğrendiğimize göre parası, malı mülkü çok ama. Kendisi şu anda Kaz Dağlarında tatil yapıyor. Bahçeşehir’de evine gittik. 45 dakikalık oturma eylemi yaptık. Dersin ki, ‘Param yok, iflas ettim’, helalleşiriz. Ama bizi maske gibi kullanıp atamazsın. Biz tekstil işçilerini sömüremezsin” dedi.
Doğan, patronları Kazım Akbulut’un, şirket yemekhanesinde işçileri etrafına toplayarak kendilerine, ‘Direnin. Emeğinize sahip çıkın’ dediğini de belirterek, “Geldiğimiz noktaya bak. Bizi kendisi sömürdü. Bazı arkadaşlarımız aileleri kanser oldu para yetiştiremiyor. Bazı arkadaşlarımızın ciddi sağlık sorunları oldu üzüntüden” ifadelerini kullandı.
İşçilerin yaptığı ortak yazılı basın açıklamasında ise, “Vaktiyle, ‘gerekirse iki villa satarım yine haklarınızı öderim’ diyen, şimdi ise son sözü, ‘Benim param yok. Bir emekli maaşım var, benden para istemeyin. Beni arayıp rahatsız etmeyin’ olan Kazım Akbulut’a sesleniyoruz. Malını, mülkünü, Kaz Dağları’nda yaptığın tatilleri biliyoruz. Seni, Kaz Dağları’nda da olsan bulacağız. Gerekirse o iki villayı sattıracağız. Hak verilmez alınır. Gecemizi gündüzümüze katarak kazandıklarımızı, emeğimizin karşılığını patronlardan almak için direnişe geçtiğimizi ilan ediyoruz. Evimizin aşını, çocuğumuzun rızkını hırsızlara bırakmayacağız” ifadeleri kullanıldı.