FETÖ borsasının en hızlı olduğu il Bursa’dır!..
Bunu nereden anlarsınız, biliyor musunuz? Küçücük illerde küçücük şirketlere el konarak, kayyum atanırken, bana Bursa’da 3 şirket saysanıza!..
Fomara‘da yıkılan o emniyet binasının dili olsaydı da konuşsaydı. Çok saygın, namuslu geçinenler; iddia ediyorum insan içine çıkamazdı.
İşte yıllarca önce Sayın Selami Yıldız, Bursa’da İl Emniyet Müdürlüğü görevindeyken, her sabah olduğu gibi o binaya girdim. İnsanlarda bir telaş ve tedirginlik hakimdi. Tabii bir polis muhabiri, yıllarca o emniyet binasına girip çıkan biri olarak, durumu anladım ve soruşturmaya başladım. Sordukça o günün sıradan bir gün olmadığı belli oldu. Çünkü şube müdürleri sürülmüş, istihbaratta çalışan rütbeliler dahil 14 polis ya emekli edilmiş ya da il dışına tayinleri çıkarılmıştı.
Böyle özel bir durumu 1999 yılında Aydın Genç Bursa İl Emniyet Müdürü olduğunda görmüştüm. Bir gece “Aydınlık Operasyonu” başlatmış, 176 polisin görev yerini değiştirmişti. O olayı günü gelince anlatırım.
Sordum soruşturdum, ama hayrete düşmedim. Çünkü bu depremin sinyallerini 15 Temmuz‘dan çok kısa süre sonra Sabah ve Sözcü gazetelerinin manşetinde yayınlanan “Bursa’da FETÖ soruşturmalarında neler oluyor!” haberleri vermişti. Haberlerde birçok iş adamının gözaltına alınması, çoğunun tutuklanması ve sonra da sudan sebeplerle nasıl tahliye edildikleri soruluyordu. İmalı olarak da dönen milyon dolarlardan bahsediliyordu. Ayrıca Ankara’nın bu aklanma operasyonundan rahatsız olduğu, birbirine adeta can düşmanı iki ayrı gazetede aynı manşetle çıkmasından anlaşılıyordu.
Anlatacağım skandalın fitilini Bursa İl Emniyet Müdürlüğü’nde görevli bir polis müdürü ateşlemişti. Bu polis şefi FETÖ’cü iş adamlarının nasıl olup da ardı ardına tahliye olduğunu merak ediyordu.
İki ayrı gazetede çıkan haberlerin ardından önemli bir görevde bulunan bu polis müdürü başlıyor dosyaları didik didik taramaya. Ve gözüne “önemsiz” bir yazı takılıyor. Bu yazıda FETÖ’cü iş adamlarının soruşturmasını yürüten Bursa Cumhuriyet Savcısı İ.K, İl Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şubesine cezaevinde olan iş adamlarının durumunu soruyor. Savcılığın böyle bir yazı yazması alışılmadık bir durum olmaktan çok, yasa dışı. Çünkü istihbarat bilgileri delil olarak sayılamaz ve kanaat oluşturamaz.
Savcılık yazıda özetle şunu soruyor: “Tutuklu iş adamlarının 17-25 Aralık sonrası FETÖ ile iltisakları var mı?”
Bursa İl Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şubesi, bu yazıya istinaden adı geçen iş adamlarının 17-25 Aralık sonrası FETÖ ile bağlantısı olmadığını söylüyor. Ama tüm Bursa kamuoyu bu isimlerin o tarihten sonra FETÖ tarafında saf tutmayı bırakın, safları nasıl sıklaştırmaya çalıştığını unutmadı.
Bu yazıyı okuyan polis müdürü evrağı alarak koşa koşa İl Emniyet Müdürü Selami Yıldız’ a gidiyor. Yazıyı okuyan Yıldız, hemen işlem başlatarak evrakta ismi olan polis müdürlerini makamına çağırıyor. Ve yazdıkları yazıyı hemen getirmelerini istiyor. Trajikomik olay tam da burada başlıyor. Çünkü İstihbarat Şubesi, her görüş ve raporun üzerine “Adli delil olarak kullanılamaz” damgası vurur. Yani yazdığı her rapor ve görüş, kayıt dışıdır.
İstihbarat Şubesi, savcı İ.K’ya yazdığı raporda “Adli delil olarak kullanılamaz” damgasını vurmadığı halde Yıldız’a gelen evrakta bu ibare yer alıyor. Bütün bu olaylara kızan ve hemen soruşturma başlatan Yıldız Adana’ya, yazdıkları raporla iş adamlarının tahliyesini sağlayan polisler Anadolu’nun değişik illerine gönderiliyor.
Birkaç ay sonra ne mi oluyor?
Sürülen polis müdürleri gittikleri illerde fazla durmayarak İzmir, Muğla gibi şehirlerde önemli görevlere getiriliyor. Bu polisler ödüllendirilirken, sicilleri tertemiz olan birçok devreleri, sıraları geldiği halde rütbelerini alamıyorlar. Ama bir yazı ile FETÖ’cüleri tahliye ettiren polis müdürleri göstermelik soruşturmalarda aklanarak, mesleğin basamaklarını çıkmaya devam ediyor.
Savcıya gelirsek… Bursa’ya Kocaeli Başiskele’den sürgün gelen bu kişi, yanlışlıkla Bursaspor’un efsane başkanı İbrahim Yazıcı‘yı asıl gözaltına aldıran kişi. Sicilinde böyle bir hata bulunan savcı böyle önemli soruşturmalara nasıl verildi? Bu skandaldan sonra Kütahya’ya yollanarak kızağa çekildi. Ama Kütahya’da bir ay bile durmayarak Bursa İdare Mahkemesine hakim olarak atandı ve buradan sessiz sakin emekli edildi.
Yani bir el “Aferin, iyi yaptın, al sana ödülün” dedi.
Şimdilik bu kadar, bir başka yazıda da şu meşhur Tosuncuk’un FETÖ hikayelerini anlatırım.