Bülent Civanoğlu
Bülent Civanoğlu
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

Kulis

Bir olayın yüzeysel gelişmelerinin aksine kapalı kapılar ardında neler konuşulduğu olayların nasıl cereyan ettiği isim ve kaynak vermeden yazılır.

Kulis haberleri nereden gelirse gelsin hep soslu bir yemeğe benzer; çünkü hafif dedikodu içerdiği için bilgiyi alıp yazana da bu bilgiyi edinen okuyucuya da hep tatlı gelmiştir.

Çoğu zaman isim veya kaynak belirtilmeden yazılan bu bilgiler bahse konu taraflarca yalanlanmaz, çünkü satır satır doğru bilgilere dayandırılır. Bir örnek vereyim: Seçim öncesinde 6’lı masa toplantılarından sızan bilgiler çarşaf çarşaf yayınlanırken daha sonra bu haberlerin önemli bir kısmının doğru olduğu ortaya çıkmıştı…

GAZETECI TOLGA SARDAN TUTUKLANDI FOTO-DHA-ANKARA

Dün Türkiye’de kulis gazeteciliğinin öldüğü bir gün yaşadık. Meslektaşımız Tolga Şardan, T24 isimli haber sitesindeki köşesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sunulan bir MİT raporunun içeriğini kulis bilgileriyle harmanlayarak yayınladı.

Köşe yazısında Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sunulan MİT’in raporunda yargı yoluyla çıkar odaklarının nasıl koruyup kollandığı anlatılıyordu.

Tolga Şardan’ın köşesinde yayınladığı kulis bilgilerini gören savcılık hemen bir soruşturma ile ilk olarak Tolga Şardan’ı gözaltına aldı. Akşam saatlerinde de tutuklayarak cezaevine gönderdi.

Tolga Şardan’nın işlediği iddia edilen suç ise “re’sen (kendiliğinden) halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma.”

Biz daha önce de MİT raporlarının yayınlandığını gördük. İlki 1988’deydi, ikincisi ise 1996’daki ikinci MİT raporuydu.

Doğu Perinçek’in yayınladığı “İkinci MİT Raporu”, 12 Eylül öncesi olaylara karışan ülkücülerin devlet tarafından korunduğu ve PKK ile mücadele adı altında elini kolunu sallayarak gezdiklerini delilleri ile ortaya koyuyordu.

Devletin tüm organları tarafından yalanlanan bu raporun harfiyen doğru olduğu 1.5 ay sonra Susurluk kazası ile ortaya çıkmadı mı?

Belki Tolga Şardan’ın yazdıklarının da doğru ya da yalan olduğu ortaya çıkacak.

Tarih şüphesiz kimin haklı olduğunu gösterecektir.

Ama Tolga Şardan’ın tutuklanması aslında artık kulis gazeteciliğinin ölüm ilanıdır. Artık siyasiler ya da bürokratlar hakkında kulis bilgileri yazarsanız ne olacak?

O kişi gidip sizi şikâyet ettiğinde Tolga Şardan’ın işlediği iddia edilen suçla tutuklanacaksınız.

Ya, işte böyle…

Bizler gazetecilik yapmak için uğraşırken, kendine gazeteci diyen kimileri Meclis kulislerinde sansür yasalarına destek vermek için gezerse Tolga Şardan ne ilk olur ne son…

 

 

HABERLER