19. yüzyılda Birleşik Krallık’ta başbakanlık yapan Benjamin Disraeli’nin bana çarpıcı gelen ve yazılarımda da zaman zaman kullandığım bir sözü vardır:
“Üç türlü yalan vardır” der Disraeli, “Yalan, kuyruklu yalan ve istatistik.”
Seçim sonuçları da en sonunda bir istatistiktir ve rakamlar tıpkı 69’dan tavşan yapılabilmesi gibi eğip bükmeye fazlasıyla müsaittir. Matematiğin bestelediği müziğin büyüsüne kendinizi fazla kaptırırsanız, iki kere ikinin aslında dört etmeyeceği sonucuna kolaylıkla ve büyük bir özgüvenle varırsınız. Oysa olgulardan doğru sonuç çıkarma uğraşıdır istatistik.
Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, elindeki küçük not kâğıtlarında yazan rakamlara bakarak seçim sonuçlarını yorumladı dün akşam.
“Yerel seçim yerel seçimle kıyaslanır” diyerek başladığı konuşması, rakamların büyüsüne kapılmakla doğru sonuca ulaşma gayreti arasında gitti geldi uzun süre.
Beş yılda seçmen sayısı şu kadar artmıştı, beş yıl önce sandığa giden seçmen şu kadarken beş yıl sonra bu kadardı, hatrı sayılır geçersiz oy vardı, AK Parti’nin oyu şu miktarda düşerken, CHP’nin oyu ancak şu oranda artabilmişti vs. vs. vs…
Aktaş, açık açık dillendirmese de yaptığı yorum nihai tahlilde “CHP’ye seçimi bizim seçmenimiz kazandırdı.” anlamına geliyordu.
Başka bir deyişle ve daha net bir ifadeyle “Aslında CHP kazanmadı, AK Parti kaybetti!..”
Peki, ama AK Parti’ye kim kaybettirdi?
Aktaş’ın “Enteresan bir seçim oldu. Pandoranın kutusu açıldığında çok şey ortaya çıkar.” açıklamasını kayıt altına alarak, büyük resme bakmamızı gerektiren sözlerini not edeyim:
“Çevremden biliyorum, ‘sandığa gitmeyeceğim, gidersem dayanamam, ampule basarım’ dediler.”
Oysa ki Aktaş, seçimden önce kendinden son derece emindi. 11 anket yaptırmış, ikisi dışında hep önde çıkmıştı. Üstelik “farkı giderek açıyordu!..” Son günlerde seçmenin iyice birleşeceğini, “Yaparsa yine AK Parti yapar.” noktasına geleceğini düşünüyordu.
Ama olmadı. “Son 3-4 gün ciddi bir dönüşüm oldu seçmende.” diyen Aktaş’ın işaret ettiği dönüşüm “değişim” yönünde oldu.
AK Parti ve Aktaş, seçimi kendi seçmeninin, özellikle de üst yaş grubu, yani emekli seçmenin sandığa gitmemesine bağlıyordu.
Ama şunu da görmesi gerekiyordu: CHP’ye seçimi kazandıran da üst yaş grubu, yani iktidara tepkili emekli seçmen ve yanı sıra hayatı boyunca AK Parti’den başka iktidar görmeyen genç seçmendi.
Heykel’deki tarihi Bursa Büyükşehir Belediye Başkanlığı binasına “en genç eski başkan” olarak fotoğrafı asılan Aktaş, bunca duygusal gelgit arasında yaptığı değerlendirmelerde yine de doğru sonuca ulaştı:
“CHP mega projesini gerçekleştirdi. Nihayetinde seçimi kaybettik.”
___
NOT: Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı sıfatıyla son kez gazetecilerle bir araya gelen Aktaş, Büyükşehir’in borç durumunu da açıkladı. Kasım 2017’de görevi devraldığında 3.2 milyar borç olduğunu, bunun bütçenin 1.34 katı olduğunu söyleyen Aktaş, Mart 2024 itibariyle 7.1 milyar borç olduğunu, bunun bütçenin 0.35’i kadar olduğunu söyledi.
7.1 milyar liralık borcun 1.4 milyar lirası vergi borcu, 900 milyon lirası müteahhit borcu, 1.9 milyar lirası iç borç, 85 milyon Euro ve 2.9 milyar lirası dış borç.