Bizi affet çocuk!
Yaşıtların karlı bir güne uyandılar bugün… Tıpkı senin gibi…
Yaşıtların pencereden baktıklarında bu sabah, akıllarına gelen ilk soru okulların tatil olup olmayacağıydı…
(Fotoğraf: Samet Doğru-İhlas Haber Ajansı)
Sen ne düşündün kim bilir, pencereden baktığında?
Bugün ne kadar üşüyeceğini mi?
Belki de bakacak bir penceren bile yoktu!
Yaşıtların derslerde okulun penceresinden dışarıyı seyrettiler…
Karın devam edip etmediğine baktılar…
Teneffüse çıktılar, kartopu oynadılar, kardan adam yaptılar…
Yarın okul tatil olur mu, diye düşündüler…
Kimileri akıllı telefonlarıyla Vali amcalarına tweet attı!..
Senin için ise kar oyun değil, zulümdü!
Ağırlığından kat be kat ağırdı yükün!
Bir de ıslandı o yük, daha da ağırlaştı!
Nasıl çektin onca yükü!
Bilenlerin yalancıyım: Günde ortalama 30 kilo yükle en az 8 kilometre yürüyormuşsun!
Nasıl gezdin bu soğukta onca sokağı?
Nasıl çektin soğuktan hissetmediğin parmaklarınla o yükü?
Durup durup fotoğrafına bakıyorum.
Çocuk değilsin sen, çoktan büyümüşsün.
Gözlerindeki çocuğu arıyorum.
Senin gözlerin ise kadraja girmeyen bir noktada.
Ne var o noktada?
Bir çöp yığını mı? Geri dönüşüm malzemesi mi? Pet şişe mi, poşet mi, kağıt mı?
Yoksa annesinin elinden tutmuş bir yaşıtın mı?
Gözlerinde bile bir çocuk göremiyorum.
Gözlerindeki çocuğu yitirmene neden olan her şeye isyan ediyorum.
Bizi affet çocuk!