Muhalefetin “Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem” önerisi ete kemiğe büründükçe, medyadaki malum koro hep bir ağızdan aynı şarkıyı söylemeye başladı.
Yok efendim nasıl olacakmış bu iş, değişiklik Meclis’ten nasıl geçecekmiş, Türkiye ikide bir seçime mi gidecekmiş, hadi referandumda evet çıktı, evet çıkana kadar memleket nasıl yönetilecekmiş, iktidarı ikna etmeden sistemi değiştirmek mümkün değilmiş…
Sanki 200 yıllık parlamenter sistem deneyimini bir çırpıda silip atan iktidar Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemini getirirken muhalefete sordu!
17 Nisan 2017’deki referandumla kabul edilen Türk tipi başkanlık sistemi, tam 15 ay boyunca yamalı bohça gibi Türkiye’nin üzerinde durmadı sanki!
Üstelik referandumla kabul edilene kalsa seçim 24 Haziran 2018’de değil, 3 Kasım 2019’da yapılacaktı.
Kısacası sistemden sisteme geçiş, gece yarısı Resmi Gazete’de yayımlanan kararnamelerle adım adım gerçekleşti. Bütün bunlar olurken, göbeğini kaşıya kaşıya “oh ne güzel oluyor” diyenler, şimdi “geriye dönüş nasıl olacakmış?” diye soruyor.
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, o işin nasıl olacağını Bursa’da, partisinin Osmangazi ilçe kongresinde anlattı bugün.
Benim anladığım muhalefetin “Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem”e geçiş planı kabaca şöyle:
– Seçmene 6 siyasi partinin “Güçlendirmiş Parlamenter Sistem” önerisi sunulacak,
– Cumhurbaşkanı mevcut sistemde ülkeyi yönetmeye devam ederken, seçmenin “evet” dediği öneri anayasa değişikliği teklifine dönüştürülecek,
-Anayasa değişikliği teklifi Meclis’te önce komisyonlarda, ardından genel kurulda görüşülecek,
-Yasalaşan teklif önce Cumhurbaşkanı’nın onayına, sonra da halkın oyuna sunulacak.
Babacan’ın geçiş için öngördüğü süre en az 6 ay. Tabii öneriyle ilgili geniş bir toplumsal ve siyasal uzlaşma sağlanırsa… Zaten planın en kritik noktası da burası.
“Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem” masasında hali hazırda CHP, İYİ Parti, DEVA, Gelecek, Saadet ve Demokrat Parti oturuyor. HDP o masanın çağrılısı değil. Sistem değişikliğinden yana olan sol/sosyalist partiler de. Anlaşıldığı kadarıyla kendilerinin de o masada oturmaya büyük bir istekleri yok. Ne var ki Meclis’teki görüşmelerde en azından HDP orada olacak. Başka deyişle aranan geniş siyasal uzlaşma ancak Meclis’te sağlanabilecek.
Peki toplumsal uzlaşma?
Kamuoyu araştırmalarına bakılırsa o uzlaşma sağlanmış gibi.
DEVA PARTİSİ OSMANGAZİ KONFERANSI
DEVA Partisi’nin Osmangazi İlçe kongresi bende kongreden çok konferans izlenimi uyandırdı.
Biz gazeteciler alışmışız: Siyasi parti kongresi deyince en başta düzensizlik olacak, kim kime dum duma olacak, bırakın oturmayı ayakta durmaya yer olmayacak, şöyle “lebalep” değilse de bir iki şakşakçı grup, üç dört bindirilmiş kıta olacak!
Hiçbiri yoktu. Partililer maskeli mesafeli sakin sakin oturdu, genel başkanlarının grafiklerle videolarla süslenmiş konuşmasını sakin sakin dinledi. O da bir genel başkandan çok bir uzman edasıyla konuşmasını yaptı. Alkış da aldı, her kapının çalınacağına dair söz de…
Dedim ya, alışmamışız böyle kongreye.
Belki Babacan’ın sık sık sözünü ettiği değişim ve dönüşümün bir ayağı da budur.