Yangın daha yeni başlamıştı ki “Milletimiz cömerttir” deyip hesap numarası verdiler.
Valilikler IBAN numaralarını ardı ardına yayınladı.
Kızılay durur mu? Seferberliğe o da katıldı.
İki gün sonra, alevlerin iyice yakıp yıkacağı anlaşılınca bir seferberlik ilanı da TOKİ’den geldi.
“Seferber olduk” dedi TOKİ:
“Yöresel mimariye uygun köy evlerinin projesini hazırladık. Ahırı, deposu, bahçesi olacak. Bir yıl içinde oturacaksınız.”
Projeyi hazırlarken “önemsiz” bir ayrıntıyı unutmuşlardı. Evi, barkı, ocağı yok olanlara sormayı…
Ama o kadar kusur kadı kızında da olurdu! Hem sonra belediye başkanı açıklamamış mıydı 20 yıl vade yapılacağını. Üstelik ne demişti başkan:
“Evleri eski olan vatandaşlar keşke bizim de evimiz yansaydı diyecekler!..”
Aynı başkanın Büyükşehir’den gelen yardımları engellediği, alevlerle mücadele eden işçi ve itfaiyecilere belediye yurtlarını açmadığı da yazılıp çizildi, ama muteber çevrelerde pek ilgi görmedi bu iddialar…
Hem ne vardı canım!
500 bin liralık evin 300’ünü zaten devlet verecek. Kalanını da 20 yıl kira öder gibi ödeseler ne olurdu!
Oldu olacak bir salma yapın da THK’ya lazım gelen 4 milyon doları da afetzedelerin sırtına yükleyin!
Siz Somali’ye gönderin paraları, evlerinden önce o uçakların parasını öder bizim insanımız!
Çünkü Yörükler de bilir ki “Uçağı olmayan bir yurt, damı olmayan bir eve benzer.”
Tam 91 yıl önce Bursa’nın İnegöl ilçesinde Tayyare Cemiyeti’nin (THK) astığı bu afişte olduğu gibi…