Esat Kaplan
Esat Kaplan
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

Yıldırım’ın eşitliğe ihtiyacı var!

Belediye başkan adaylarının proje tanıtım toplantıları yapmaları bir yerel seçim geleneği…

Son 10 gündür ben de 31 Mart’ta sandığa gidecek bir kentli olarak bu toplantıları izlemeye, bir gazeteci olarak da izlenimlerimi aktarmaya çalışıyorum.

Bu seçimde dikkatimi çeken bir nokta var:

İktidar adaylarının büyük çoğunluğu projelerini ilçelerindeki spor salonlarında düzenledikleri şaşaalı toplantılarla anlatmayı tercih etti.

Salonların zemini halıyla kaplandı; bir tarafa büyük bir sahne, üstüne dev ekranlar kuruldu; salonun ortasında kongre düzeni alındı; tribünler afiş ve pankartlarla donatıldı; projeleri dinlemese de sloganlarla adayları motive edecek taraftarlar koltuklardaki yerini aldı.

Yıldırım Belediye Başkanı ve Cumhur İttifakı AK Parti Belediye Başkan Adayı Oktay Yılmaz’ın Yıldırım’a kazandırdığı Şirinevler’deki Naim Süleymanoğlu Spor Kompleksinde yapılan proje tanıtım toplantısından yansıyan manzara tam da böyleydi.

Heyecanlı, coşkulu, hatta gaza getirici siyasal konuşmaların ardından projelerini anlatmak üzere sahneye çıkan Yılmaz, okuyan, düşünen ve en önemli işi uyumayan kütüphane inşa etmek olan bir siyasetçi kimliğiyle konuşmaya başladı.

Önce “Bizim bir şehir tasavvurumuz var” dedi ve o tasavvura ilham olan Fatih’in dizelerini okudu:

Hüner bir şehir bünyâd etmektir;

Reâyâ kalbin âbâd etmektir.”

Hüner bir şehri inşa ederken, o şehirde yaşayanların gönüllerini de ihya etmektir” diyordu Yılmaz.

Başkan Yılmaz, “Ne varsa Yıldırım’da var”dan “Yıldırım için fazlası var” dönemine geçişin felsefesini anlatıyor ve o felsefenin odağına insanı koyuyordu ama doğrusunu isterseniz salonu dolduran insanların kendisini pek dinlediği yoktu.

Spor için inşa edilmiş, konuşmacının sesinin boğuk boğuk duyulduğu, sık sık sloganlarla kesilen ve uzadıkça da sıkan söylev açıkçası amacına ulaşamıyordu!

Cumartesi akşamının şatafatlı toplantısının ardından pazar sabahı yine Yıldırım’da, bu kez Barış Manço Kültür Merkezi’ndeydim. Tam 1.5 saat gecikmeyle başlayan CHP Yıldırım Belediye Başkan Adayı Mehmet Önder Mutlu’nun proje tanıtım toplantısında…

Akşam tanık olduğum gösterişin aksine son derece sade bir toplantı, 457 kişilik dar bir salon, ellerinde bayraklarla CHP’liler, kahvaltı/yeme içme olmayınca; üstüne bir de pazar sabahı olunca sayıları bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar gazeteci…

CHP adayı Mutlu da tıpkı rakibi gibi projelerinin odağına insanı koydu ve “En çok hak, hukuk ve adalete ihtiyaç olan bir dönemden geçiyoruz” dedi.

Yıldırım’ın ve Yıldırımlıların ihtiyacı olan adalet ise CHP Parti Meclisi Üyesi ve Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal’ın sözleriyle somutlaştı:

Aslolan sandıktan çıktıktan sonra tüm vatandaşların iktidarı olabilmektir. Bunu yapamıyorsanız milli iradeden bahsedemezsiniz. Eğer bu ülkede milli irade varsa, Bursa’da da bu irade gerçekleşecekse… Ulus’ta, Hacıvat’ta, Vakıfköy’de, Yavuz Selim’de, Şirinevler’de yaşayan ailelerin çocukları istedikleri okullara gidebiliyor mu? Biraz ekonomik durumunu düzelten kentin doğusundan batısına gidiyor, nerede bu insanlar? Oysa Ulus’ta oturan da aynı su parasını ödüyor, Nilüfer’de yaşayan da. Aynı elektrik parasını Hacivat’taki arkadaşımız da ödüyor, Bademli’de yaşayan da. Yıldırımlılar vergi vermiyor mu?”

31 Mart’ın yerel seçim olmaktan çıktığını vurgulayan CHP Bursa Milletvekili Prof. Dr. Kayıhan Pala’nın işaret ettiği nokta da aynıydı:

Türkiye’nin emekçileri için emeklileri için ev kadınları için çok daha kötü bir döneme girmek zorunda kalacağız. O yüzden (iktidara) güçlü bir yanıt vermek zamanıdır. Bu ildeki eşitsizlikleri azaltmak için uğraşmanın, güçlü bir yanıt vermenin tam zamanıdır.”

Kısacası Bursa’da yaşamanın bütün bedellerini eşit oranda ödeyen insanların iş ödenen bedelin karşılığını almaya gelince ortaya çıkan eşitsizliğe dikkat çekti CHP’liler.

O eşitsizliğe seçmen bakalım ne diyecek!

HABERLER