Piyasalar yine hareketli.
Küresel cephede kafalar hayli karışık. Hal böyle olunca da günün modası oynaklık olarak karşımıza çıkmakta.
Başta ABD olmak üzere dünya ekonomisi, yüksek enflasyonla durgunluk arasına sıkışmış durumda.
Gelen her yeni veri ve açıklama da dalgalanmaları karşımıza çıkarmakta.
Bu haftanın özetinde de tüm yatırım araçlarında oynaklığa şahit olduk! Borsa endeksleri ve emtiaların kan kaybına da şahit olduk. Küçük toparlanmaları da izledik.
Petrol ve altında hızlı düşüşler ve kısa süreli tepki alımları yaşandı.
Ama para küresel çapta Amerikan tahvillerine güvenli liman olarak yanaştığı için doların şahlanışı yine öne çıktı!
Haliyle tüm dünyada doların yükseliş trendini fiyatlar oldu piyasalar.
Lira da bu süreçten nasibi alıyor doğal olarak. Ve çok kısa sürede yeniden 17 TL seviyesi aşıldı dolarda!
Peki döviz bundan sonra nasıl bir seyir izler?
Yanıt için önce yükseliş nedenlerine bakalım…
Küresel durgunluk fiyatlaması en temel neden olarak öne çıktı son üç gündeki oynaklıkta!
Nitekim, taze açıklamalarında IMF Başkanı Georgieva, 2023’te dünya genelinde büyük bir durgunluğun beklendiğini ifade etti.
Amerikan Merkez Bankası Fed’in agresif faiz artırımına dair son tutanaklarda gelen mesajlar da dolara güç katan bir pozisyon oluşturuyor.
Mevcut tabloda ABD tahviline ve dolayısıyla dolara olan talebin bir müddet daha gündemde kalmasını sağlayacak manzara görünmekte. Ancak kısa vadede fiyatlamanın güç kaybı söz konusu olacaktır. Çünkü son gelişmeler belli oranda fiyatlandı!
Dolar endeksi son 20 yılın en yüksek seviyesini görmüş durumda.. Endeksin 107 seviyesine dayanması küresel çapta para birimlerinin değer kaybetmesine yol açıyor.
Euro bile büyük baskı altında. Avrupa Merkez Bankası kararsız bir görünümde hem durgunluğa hem de enflasyona prim verdikçe Euro da dolar karşısında güç kaybediyor!
Paritenin 1,02 seviyesinin de altını görerek son 20 yılın dibine düşmüş olması bir yanda dolara olan talebi gösterirken diğer yanda Euro’nun güçsüzlüğünü de teyit etmekte.
Avrupa eğer inisiyatif almazsa paritenin bir seviyesine gitmesi kaçınılmaz görünüyor. Yani önümüzdeki 15-20 gün içinde bir Euro bir dolara eşit olabilir!
Ama eğer bazı adımlar gelir, parite de 1,037 üzerine çıkarsa daha gecikmeli biçimde muhtemelen eylüle doğru bir seviyesi görülebilir.
Ve öyle görünüyor ki; paritenin birin altını görmesi de muhtemel. Mevcut trend ise Türkiye’nin dış ticareti açısından riskler barındırıyor!
Bir yanda Avrupa’da ticareti hayat yavaşlıyor. Diğer yanda ihracatçımızın Euro bazlı gelirleri eriyor. Buna karşınsa dolar kaynaklı maliyetler hızla yükselmekte.
Özellikle Bursa açısından ciddi bir manzara ile karşı karşıyayız!
Çünkü ihracatının büyük bölümünü Euro pazarına yapan Bursalı ihracatçıların maliyetleri ağırlıklı olarak dolar cinsinden. Yani otomatik olarak kar erozyonu ile yüzleşme durumu söz konusu!
Dolar/TL’deki kısa vadeli öngörülere baktığımızda ise bu yılın zirvesini test etme olasılığı çok yüksek. Zaten 12 kuruş kalmıştı 2022’nin zirvesine…
Yani ekonomi yönetiminden yeni tedbirler gelmezse 17,50 TL’ye doğru istikrarlı bir yükseliş görülebilir.