Feridun Eyüpoğlu
Feridun Eyüpoğlu
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

Piyasaların zorlu virajı

Kritik bir haftaya girdik.

Haftaya kritik olma özelliğini kazandıransa beklenen veri ve haber bombardımanı.

Piyasaların odaklandığı veri setleri ve en yetkili ağızlardan gelecek açıklamalar bu hafta sahne alacak.

Haliyle yatırımcının tetikte olması gereken günlerdeyiz.

Haftanın ilk gününde piyasalarımızın pozitif bir başlangıç yapmış olması nispi bir avantaj sağladı aslında!

Geçen cuma akşamı ABD borsalarında esen pozitif rüzgarların olumlu yansıması yanında içte şirket bilançolarının destekleyici etkisi de hissedildi.

Borsa İstanbul 100 Endeksi yüzde 2,5 oranında yükselişe imza attı. Dolar ise yerinde saydı.

Peki bu olumlu hava devam edecek mi? Risk ihtimal var mı? Yatırımcı ne yapmalı?

Yanıt için öncelikle ilk gün gelen verilere ardından da beklenen kritik gündem maddelerine bakalım.

İkinci büyük ekonomi Çin’de yavaşlama sürüyor. Pazartesi açıklanan PMI rakamları büyüme beklentilerinin altında kaldı.  Çin’de hal salgın etkisinin yaşanması yanında küresel dalgalanmalar da ikinci büyük ekonomiyi aşağıya çeken etkenler olarak dikkat çekiyor!

Avrupa tarafında işler daha da kötü görünüyor.

Açıklanan son verilere göre Euro Bölgesi’nde enflasyon yükseldi, büyüme yavaşladı.

Bölge ekonomisi üçüncü çeyrekte sadece yüzde 0,2 büyüme kaydetti. Almanya ve Fransa gibi lokomotif ekonomiler bile neredeyse yerinde saydı!

Euro Bölgesi’nde TÜFE ise yüzde 10,7 seviyesi ile yeni zirvesine tırmandı ekimde. Gıda enflasyonunun yüzde 13’e çıkması endişe ile izleniyor.


Kapanan tahıl koridoru bu anlamda soru işaretlerini daha da artırdı.

Diğer yandan bir numaralı ekonomi ABD’nin de PMI rakamları kötü geldi! Ve bu da haftanın ilk gününde Amerikan borsalarına satış baskısı olarak yansıdı. Dolar endeksi yönünü yukarı çevirdi.

Kısacası ilk günün karnesi pek de iyi sayılmaz küresel ekonomi adına.

Büyümeye dönük kaygıların gündemde kalması anlamına geliyor çünkü bu veri setleri! Enflasyonun da kontrol altına girmemek için ciddi biçimde direneceği sinyali de geldi. Özellikle gıda ve enerji tarafında.

Haliyle faiz artışı trendi gündemde kalmaya devam edecek demektir. Bu da döngüsel olarak

derecesi açısından önemli. Bilindiği üzere hem enflasyondaki artış hem enerji sorunu hem de faiz artışları ekonomik faaliyetleri oldukça zorlaştırdı.


Şimdi gözler Euro Bölgesi PMI rakamları, Amerikan Merkez Bankası Fed’in faiz kararı ile ABD’nin istihdam verilerine çevrildi. Ve elbette Türkiye’nin kuvvetle muhtemel yüzde 85’i aşacak TÜFE rakamı piyasalar açısından önem taşıyacak.

Yani sırasıyla çarşamba Fed kararı, perşembe Türkiye’nin ekim ayı enflasyonunu ve cuma da ABD’nin işsizlik rakamlarını bekliyoruz artık!

Bizim enflasyon üç aşağı beş yukarı belli gibi. Büyük sürpriz olmazsa piyasa etkisi sınırlı kalır. Asıl risk bu ay 75 baz puanlık faiz artışı yapması beklenen Fed’den gelebilir.

Geleceğe dair verilecek mesajlar önemli risk anlamında. Yani Fed Başkanı Jerome Powell’ın ne diyeceği fazlasıyla önemli!

Piyasalar nispeten güvercin mesajlara kendi odaklamış görünüyor. Ancak, bu gerçeğe dönüşen bir beklenti olsa bile cuma günkü istihdam verisi güçlü gelirse güvercinin uçuş şansı sınırlı kalacak.

Kısacası bugünden itibaren fiyatlamalar riskten kaçınmaya dönük olacaktır.

Dolayısıyla oynaklığı karşı yerli yatırımcının da çok dikkatli olması gereken günlerdeyiz!

HABERLER