Bursa basını iki haftadan beri CHP ile yatıp kalkar oldu.
Normaldir, kongre süreçleri bilhassa muharrirlerin en keyif aldığı yerlerdir. Kulisi, dedikodusu, gürültü patırtısı çok olur.
Önceki hafta Osmangazi’de başlayan ‘değişim’ ateşi, geçen hafta sonu Nilüfer’de Fırat Yılmaz’ı yaktı. Yıldırım’da ise ‘işaretleri’ takip eden delegeler sürprize mahal vermedi.
Bursa, yıllardır CHP’nin kazanamadığı bir şehir.
2019’da ittifakla gelen ‘oy rekoru’ seçimi kazandıramasa da görünen o ki o süreçte kim aktörse kerameti kendinden biliyor. İşte bu düşünce de CHP’nin Bursa’da neden başarılı olamadığını ortaya koyuyor.
Ortada bir örgüt başarısı olmayınca şahıs isimleri ön plana çıkıyor.
Vekil listesinde, Ankara’da lobisi kuvvetli olan kendini hasbelkader bir yerlere atıyor. Belediye başkanlığı için kim işaret ediliyorsa o aday oluyor.
Şimdi diyeceksiniz ki; bu saydıkların iktidar partisinde de var.
İyi de CHP’nin AK Parti’den ayrıştığını iddia ettiği noktalar bunlar değil miydi?
Mesela, nerede ön seçim? Ya da örgütün etkisi var mı bu tercihte? Parti içi demokrasi kültürü denen kavramı gören var mı?
Parti kadrolarının buluştuğu her toplantıda her kongrede sıklıkla dile getirilen ‘kardeşlik, adalet, eşitlik, ortak akıl’ gibi kavramlar, iş ciddileştikçe yerini ‘bizim tayfa’ sendromuna bırakıyor. Adaylar, örgütle ekip çalışması yapmak yerine ‘yanımızda bizim çocuklar olsun’ seçeneğini tercih ediyor.
‘Bizim çocuklar’ becerse de beceremese de sürecin başat aktörü oluyor, programlarda, eylemlerde söylemlerde kopukluk ve perde arkasında güç savaşları yaşanıyor, dışarıya ise ‘ayrılık gayrılık yok, kemik gibiyiz’ mesajı veriliyor.
Sonuç;
Kaybedilen seçimler, boşa giden oylar, değişim çağrıları, değişemeyen isimler, kürsüler, kongreler, listeler, birlik ve umut mesajları vs…
Bu gördüklerimiz mutat bir döngü yani.
Mayıs ayındaki ağır yenilginin yılgınlığı geçmeden, mart ayında (görünen o ki) tek başına, Mustafa Bozbey ismi ile büyük bir sınava girmeye hazırlanıyor CHP, Bursa’da…
Bu, şüphesiz ki Bozbey için hem rövanş hem de büyük bir meydan okuma anlamı taşıyor.
Bakalım örgüt bu sınavın yükünü sadece Bozbey’in sırtına mı yükleyecek yoksa gerçekten de birlik beraberlik ruhuyla mı hareket edecek?
İl kongresi tamamlansın, onu da görürüz…
***
BELEDİYELERE YENİ ÇAĞRI: ÇÖP KONTEYNERLERİ TEMİZLENSİN
Yaz mevsiminin teoride sonlarına geldiğimiz, pratikte ise ortalarında olduğumuz şu günlerde (malum artık eylül de sonbaharlıktan istifa ederek yaz saflarına katıldı) ciddi bir problem ile karşı karşıyayız:
Konteyner temizliği!
İsmi fark etmeksizin merkez ilçe belediyelerinin tamamı bu dertten mustarip.
Görünen o ki, konteynerlerin temizliği konusunda belli bir süredir herhangi bir eylemde bulunulmamış. Zira hangi sokaktan geçilirse geçilsin ağır bir koku kendini hemen belli ediyor. Evet çöpler toplanıyor ama bence konteynerlerin temiz olması da önem arz ediyor. Hele ki şu sıcak günlerde.
Şehir merkezinin doğusunda da batısında da şahit olduğum bu sorun, yarın öbür gün sağlık problemlerine de yol açabilir. Çünkü kokunun yanı sıra ürettiği sineğin de haddi hesabı yok.
Belediyelerin ilgili birimleri bu konuya eğilseler de bir çözüm üretseler çok güzel olacak…