Bir basın emekçisi için genelde ilk ve son yazılar oldukça zordur. Ama ne hikmetse bu durum son zamanlarda benim için geçerli değil.
Belki de bağımlılık kazandık…
Bazen kendi isteğimizle, bazen patronun isteği ile işten ayrılıyoruz. Asıl zorluk bu ayrılışın ardından başlıyor.
Önce arayanlara neden ayrıldığına ya da atıldığına dair meram anlat, ardından kendi kabuğuna çekil, sonrasında gelecek iş teklifini bekle.
Bazen bu bekleyişler uzun bir zaman alıyor.
Hatta yılları buluyor…
Kalkıp da bu saatten sonra başka mesleğe girmek de zor.
O zaman geriye kalan basın emekçisi olarak yola devam etmek…
Allah’tan bekleyiş bu sefer uzun sürmedi.
Bir önceki çalıştığım kurumdan ayrıldıktan sonra sağ olsun daha önce de beraber çalışma fırsatı yakaladığım meslektaşım Esat Kaplan’ın telefonu ile soluğu Norm Haber’de aldım.
Kısa bir molanın ardından kaldığımız yerden devam edelim dedik.
Bugün de yaklaşık 10 günlük aradan sonra tekrar yeni yerimizde, yeni köşemizde siz değerli dostlarla buluştuk.
Bizim için değişen bir şey yok.
Biz aynı şekilde, kaldığımız yerden, doğru bildiğimiz şekilde vicdan terazisinden geçenleri dilimizin döndüğü, kalemimizin yazdığı biçimde bu köşeden aktarmaya devam edeceğiz.
Beğenmek ya da beğenmemek sizin tercihiniz.
Efendim, bu arada, bu köşeye “hoş geldin” diyen tüm dostlara “hoş bulduk” diyelim…
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN NE ZAMAN BURSA’YA GELECEK?
Son zamanlarda muhalefet partilerinin sık ziyaret ettikleri kentlerin başında Bursa geliyor. Bu minvalde DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, son bir yıl içerisinde en fazla Bursa’yı ziyaret eden isim oldu.
Keza Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce de Bursa’yı komşu kapısı yapmış durumda. İnce, ne zaman ata ocağına gelse Bursa’yı ziyaret ediyor.
Keza Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu da Bursa’ya sık gelen isimlerden.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener de her fırsatta Bursa Gündoğdu’daki akrabalarından bahseder. O da Bursa’yı en kısa zamanda ziyaret edecek isimlerden biri.
Bu kadar liderin yanında Bursa’ya uzun süredir gelmeyen isimlerin başında Cumhurbaşkanı ve AK Parti Başkanı Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan geliyor.
Her fırsatta Bursalılara selamını ileten Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçen yılın kasım veya aralık ayında Bursa’ya gelmesi bekleniyordu.
Bu geliş yoğun programdan dolayı gerçekleşmedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu sene şubat ayının sonunda Gençlik ve Spor Bakanı M. Muharrem Kasapoğlu’nun Bursa’da gençlerle buluşmasında programa telefonla katılmıştı.
Kulislerden edindiğimiz bilgilere göre, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Ramazan Bayramı sonrası mayıs veya haziran ayı içerisinde Bursa’ya geleceği konuşuluyor.
Bununla ilgili taslak program çalışmaları yapılıyormuş.
Erdoğan’ın Bursa programında kamuya ve özel sektöre yönelik yatırımların açılışını gerçekleştireceği bilgisini de bu köşeden paylaşalım.
Cumhurbaşkanı Erdoğan en son 18 Temmuz 2020 tarihinde TOGG Mühendislik, Tasarım ve Üretim Tesislerinin temelini atmak üzere Bursa’ya gelmişti.
ODA VE STK’LARDA ÇOK ADAYLI KONGRELER, GÜÇ DENEMELERİ
Özellikle pandemi dönemine ilişkin kısıtlamaların kaldırılmasıyla beraber kongrelerini ötelemek durumunda kalan sivil toplum kuruluşları genel kurullarını birer birer yapmaya başladı.
Önce, 2021 yılında gerçekleşen kongrede, 43 derneğin üye olduğu, kısa adı ART-KAF olan Artvin Kafkas Dernekleri Federasyonunun kongresi gerçekleşti.
Başkanlığı kıl payı farkla Murat Aydın kazanmıştı.
Yine bir başka kongre ise Bursa Artvin Vakfı’nın kongresiydi. Burada da çift aday yarışmış, sandıktan burun farkı ile Adnan Demirci çıkmıştı.
Her iki kongreyi değerlendirdiğimizde mevcut başkanlar seçimi kaybetti.
Keza üç adaylı BAL-GÖÇ’te ise çıkan olaylar sonucu kongre ileri bir tarihe ertelendi.
Şimdi gözler Bursa’nın hatırı sayılır sivil toplum kuruluşlarından biri olan DAĞDER kongresine çevrilmiş durumda.
Kongrede dört aday yarışacak.
Kongre mayıs ayı içerisinde.
Keza bu sene gerçekleşen esnaf odaları seçimlerinde de kongrelerin birden fazla adaylı olması dikkatlerden kaçmadı.
Kongrelerin birden fazla adaylı olması ister istemez akla şu soruyu getiriyor:
Acaba siyasi partiler bu kongreler üzerinden güç denemesi mi yapıyor?
Yoksa 2023 ve 2024’te aday olmak isteyenler kongreleri basamak olarak kullanmak mı istiyor?
Ya da her ikisi mi?
Bekleyip, takip edelim…