Gözler bu hafta sonu gerçekleşecek Cumhurbaşkanlığı seçimlerine çevrilmiş durumda. Bu hafta sonu tabiri caiz ise dananın kuyruğu kopacak.
Önümüzdeki beş yıl ülkemizi yönetecek isim belli olacak.
Daha sonrası da yaşadığımız kentleri yönetecek yerel yöneticilerin seçimi var. O da muhtemelen, en geç 2024 Mart ayında gerçekleşecek.
Buraya kadar herkesin bildiği…
Asıl bilinmeyen ise mevcut ittifakların yerel seçimlerde de devam edip etmeyeceği.
Edecek ise nasıl devam edecek?
Etmeyecek ise bundan sonra neler olacak?..
***
Bu sorunun yanıtını vermeden önce şu tespiti yapalım:
Önümüzdeki yerel seçimler, bazı siyasi partiler için var olma ya da tabela partisi olarak yoluna devam etme seçimi olacak.
O minvalde bakınca Kemal Kılıçdaroğlu’nun kanatları altında TBMM’ye uçan DEVA, GELECEK, SP ve DP’nin gelecekleri, alacakları yerel seçim kararına göre şekillenecek.
Kendi başlarına seçime girip dişe dokunur sonuç alırlarsa bu siyasi partiler umutlarını koruyacak. Ya da madalyonun diğer yüzünde olan bir sonuç aldıklarında kapıya kilit vurabilirler.
Ya da yine CHP şemsiyesi altında seçime girerlerse bunu da sınırlı sayıda olan tabanlarına izah etme olanakları olmayacak, böyle bir durum da onlar için büyük bir sıkıntı…
***
Gelelim Millet İttifakı ile organize hareket eden İYİ Parti’ye…
Onun durumu daha vahim…
Bursa özelinde CHP Bursa Büyükşehir’de Mustafa Bozbey’i aday ilan etti, Osmangazi’de ise Erkan Aydın adayımız dedi.
Geriye Nilüfer ve Yıldırım kaldı…
Böyle bir durumda İYİ Parti nasıl hamle yapar?
Milletvekili seçilemeyen, uzun yıllar MHP’de iken Nilüfer’de siyaset yapan Yüksel Yılmaz, yerel seçimleri hedefleyen Dilek Durak ve bu seçimlerde aday olmayan İsmail Tatlıoğlu’nun nasıl bir tavrı olur?
***
İşte 29 Mayıs tarihinden itibaren siyasi partilerin büyük kongrelerinin yanı sıra kulislerde konuşulacak konuların en başında bunlar geliyor.
Cumhur İttifakı açısından değerlendirdiğimizde muhtemelen BBP, MHP ve AK Parti seçimlere ortak liste halinde girecektir.
Onu yanı sıra Yeniden Refah Partisi’nin de kendi adayları ile seçime girmesi muhtemeldir. Zayıf ihtimal olmakla beraber kendini muhafazakâr olarak tarif eden siyasi partiler arasında bir ittifak oluşabilir mi?
O da bir ihtimal…
Ama yazdığımız gibi zor…
***
Genel olarak yazdıklarımızı değerlendirecek ve toparlayacak olursak, Millet İttifakı’nda ittifak devam etse de etmese de sıkıntı oldukça fazla gibi gözüküyor.
Bir de olası kurultaylarında lider değişimi yaşanırsa o zaman bu sıkıntı daha da büyür, ittifak falan kalmaz…
Cumhur İttifakı’nda ise mevcut durum büyük ölçüde korunmuş olacak diye tahmin ediyorum.
Bu arada Yeşil Sol Parti’nin durumunu da belirleyecek en önemli unsur Anayasa Mahkemesi’nde açılan HDP ile ilgili kapatma davasının sonucuna göre belli olur…
Biz süreci bekleyip, görelim…
Bugünden gördüğümüz ise siyasette sonbahar rüzgarları ile yaz sıcaklarının dönüşümlü olarak hareket edeceği…
Kimi siyasetçilerin ve partilerin sonbaharı olacak iken, kimileri de ilkbahar ve yazı yaşayacak, velhasıl diyelim…