Yerel seçimler öncesi CHP‘lilere sorsanız, kazanmayı en garanti gördükleri ilçe noktasında verecekleri ilk yanıt Nilüfer olacaktır…
Bu tespiti, soracağınız tüm CHP’liler yapar.
Hatta Bursa’daki bir çok seçmen…
Nedeni basit.
AK Parti‘nin yerelde iktidar olamadığı tek ilçe…
Bir tarafta bu gerçekler varken, diğer tarafta görünen o ki CHP tabanında da aday belirleme yöntemi başta olmak üzere hoşnutsuzluklar olduğu kesin.
Benim de tanıdığım birçok CHP’li gösterilen adaya oy vermeyeceklerini, başka bir adaya yöneleceklerini ifade ediyor.
Bunun yanı sıra sandığa gitmeme eğiliminde olanlar da mevcut.
Bir tarafta bu gerçekler varken, diğer tarafta da Cumhur İttifakı’nın adayı Celil Çolak var.
Çolak, akademik odalardan gelen bir isim. Nilüfer’i tanıyor, ilçede belediye meclis üyeliği ve ilçe başkanlığı gibi görevleri de yapmış bir isim.
Cumhur İttifakı’nın AK Parti dışında iki siyasi partisi MHP ve BBP de Çolak’ı fazlasıyla sahiplendi.
MHP Nilüfer İlçe Başkanı Levent Karakoç‘un ve ekibinin saha çalışması da dikkatlerden kaçmıyor.
Buna bir de Cumhur İttifakı’nın adayı Celil Çolak’ın insani ilişkileri ve çalışma azmi eklenince Cumhur İttifakı ilk defa bu dönem Nilüfer için önceki yıllara göre fazlasıyla umutlandı.
Öte yandan pazar günü CHP’ye yakın bir isimle görüştüğümde makasın çok daraldığını ifade etti. Bu da ilçede kıyasıya bir yarış olduğunun göstergesi…
Daha önce yazdığımız gibi önümüzdeki yerel seçimler çok şeye gebe…
Öyle sonuçlar çıkacak ki herkes şaşıracak gibi gözüküyor.
Biz yine de sandıkların açılmasını bekleyip sonucu görelim…
Seçimlere katılım oranı ne olacak?
Enteresan bir seçim süreci yaşıyoruz. Seçim yerel olmasına rağmen tepkiler genel politikalara. Bir tarafta bu gerçekler varken, diğer tarafta da adaylara karşı hoşnutsuzluk var.
Genel politikaya tepki noktasında en kuvvetli ses yaklaşık 17 milyon emekliden geliyor. Bu emeklilerin birçoğu geçim zorluğu yaşıyor ve 10 bin TL maaş alıyor.
Yine seçimlerin bir özelliği ise senelerdir AK Parti ve Cumhur İttifakı’na oy veren seçmenin tavrı…
Onların elinde iki koz var, onlardan birçoğu “elim sola gitmiyor” diyenlerden. Bunların bir kısmının sandığa gitmeme eğiliminde olduğunu gözlemliyoruz. Bu eğilim seçimlerin sonucunu etkileyecek etmenlerden.
Bir de partilerin gösterdikleri adayları beğenmeyen seçmen kitlesi var. Onlar da benzer bir eğilim içerisinde…
Bunları üst üste koyduğumuzda seçime katılım oranının yüzde 83’ün altına düşmesi durumunda yine sandıktan tahminlerden farklı bir sonuç çıkabilir…
Kısaca bu seçimlerin sonucunu sandığa gitme oranları belirlerse şaşırmamak gerekir!..
Bizden söylemesi…