Bizim siyasilerimizin ağzında sihirli sözcük demokrasi.
Özellikle Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin hayatımıza girmesinin ardından muhalefet partileri demokrasi elden gidiyor, naraları atmaya başladı.
Ne hikmetse buna paralel olarak da,
Özellikle son zamanlarda etrafımda gözlemlediğim bir ayrıntı var.
Bazı kesimler önümüzdeki seçimleri ölüm kalım meselesine haline getirmiş durumda.
Sadece bir seçim diyemiyorlar.
Bir seçimden ötesi diyorlar.
Acaba sandıktan istedikleri sonuç çıkmazsa bu sözcüğün altında yatan ne olacak?
Malum;
Önümüzdeki 2023 seçimlerine, zamanında yapılırsa, 12 ay 20 gün bir zaman var.
Bu seçimlerde herkes gardını almış durumda.
Bir tarafta Cumhur İttifakı, diğer tarafta Millet İttifakı. Ve ittifaka girmeyecek siyasi partiler.
Ya da 3. ittifak olur mu, diye düşünen partiler.
Hem TBMM yenilenecek, hem Cumhurbaşkanlığı seçimleri…
İşte bu açıdan değerlendirince birden çok denklemin olduğu, ancak çözümün de basit olduğu bir seçim olacak.
Bu seçimde Millet İttifakı var gücü ile çalışırken, Cumhur İttifakı da oldukça yoğun bir gayret içerisinde.
Aslında bu seçimlerde en çok merak ettiğim, her fırsatta demokrasiyi ağzından düşürmeyen siyasi partilerin tavrı olacak.
Acaba bu siyasi partiler parti içi demokrasiyi işletecekler mi, mesela ön seçim yapacaklar mı?
Genel merkez hayır dese bile bu siyasi partilerin Bursa’daki il ve ilçe başkanları ön seçim için bastıracak mı?
Tabanın gücünü tavana yansıtabilecekler mi?
Ya da onlar en çok eleştirdikleri AK Parti gibi genel merkez yoklaması ile mi adaylarını belirleyecekler.
Misal, bu noktada, geçmişte İYİ Parti kurmayları daha önce çalıştığımız medya grubundaki bir televizyon programında ön seçim konusunda ısrarcı olacaklarını açıklamışlardı.
Keza CHP, demokrasiyi kimseye bırakmıyor.
Acaba onlar ön seçime gidecek mi?
Ya yeni kurulan siyasi partiler?..
Yoksa dudak demokrasisi ile ben yaptım oldu mantığı ile mi hareket edecekler?
Yoksa onlar için parti içi demokrasi kavramı basit bir sözcükten mi ibaret olacak?
Ya da lidere dayalı siyaset anlayışı mı hâkim olacak?
Bunların hepsini önümüzdeki yıl itibarı ile hep beraber yaşayıp göreceğiz.
UZAN TÜRKİYE’YE DÖNER Mİ?
Hatırlatmakta fayda var: 2002 seçimlerinde TBMM’ye AK Parti ve CHP girmişti. O seçimlerin gözdesi ise Cem Uzan’ın Genç Partisi idi. Hasan Celal Güzel’in Yeniden Doğuş Partisi ile Genç Parti’yi birleştirip seçimlere girme hakkını elde etmişti.
2002 seçimlerinde Uzan’ın Genç Partisi farklı bir seçim propagandası yürütmüş, yüzde 7 civarında oy alarak önemli bir başarı elde etmişti.
Bu başarı sonucu o zamanın DYP ve MHP’si barajın altında kalarak, TBMM’ye girememişti.
Gerçi Genç Parti kendisi de TBMM’ye girememiş, ama bir dönemin başlangıcına imza atmıştı.
Sonrası malum, Cem Uzan yurt dışına kaçtı.
Benim asıl merak ettiğim ise 2023 seçimleri öncesi seçimlere girme yeterliliğini elde eden Genç Parti’nin başına Cem Uzan tekrar geçer mi?
Ya da diğer bir deyiş ile yurt dışından gelip siyasete kaldığı yerden devam eder mi?
Eski cazibesini kazanır mı?
Eğer böyle bir durum gerçekleşirse seçimlerin sonucunu etkiler mi?
Bunları da seçim sathına girdiğimizde hep beraber göreceğiz.
GÖZLER DAĞDER SEÇİMLERİNDE
Bu pazar gerçekleşecek olan etkinliklerden biri de DAĞDER’in seçimleri.
Bursa’nın en büyük sivil toplum kuruluşlarından biri olan DAĞDER seçimlerinde Fazlı Seyis, Erdal Kadir ve Yaşar Türk yarışacak.
Yaklaşık 2 bin 600 üyenin oy kullanacağı seçimlerde kimin başkan olacağını akşam saatlerinde hep beraber öğrenmiş olacağız.
Bakalım kazanan kim olacak?
Bekleyip görelim…