Okullarda kayıt mevsimi 16 Temmuz 2024 tarihi itibari ile başladı. Yeni eğitim ve öğretim yılının başlamasına yaklaşık 45 gün gibi bir zaman olmasına rağmen hem öğrencilerde hem de velilerde bir hareketlilik yaşandı.
Ülkemizde 2024 Mayıs ayındaki resmi rakamlara göre Türkiye’de toplam 75 bin 015 eğitim kurumu bulunuyor.
Bu kurumlardan 60 bin 734’ü resmi, 14 bin 281’i ise özel eğitim kurumu.
Yine açıklanan rakamlara göre ülkemizdeki okullarda 19 milyon 904 bin 679 öğrenci eğitim görüyor. Bu öğrencilerden 15 milyon 887 bin 296’sı devlet okullarında, 1 milyon 670 bin 729’u ise özel okullarda öğrenim alıyor.
2022 yılında açıklanan resmi rakamlara göre toplam öğrenci sayısı 18 milyon 85 bin 943.
Öğrencilerin 15 milyon 194 bin 574’ü devlet okullarına giderken özel okullardaki öğrenci sayısı 1 milyon 310 bin 605 idi.
Baktığımızda yaşanan ekonomik krize rağmen özel okullarda öğrenci sayısındaki artış oranı dikkatlerden kaçmıyor!..
Bu arada Mayıs 2024 itibari ile Türkiye’de toplam 75 bin 015 eğitim kurumu bulunuyor. Bu kurumlardan 60 bin 734’ü resmi, 14 bin 281’i ise özel eğitim kurumu. Resmi eğitim kurumlarında 712 bin 874 derslik bulunurken, özel eğitim kurumlarında ise 39 bin 695 derslik bulunuyor.
Bu da 2022 yılındaki resmi rakamlara göre Türkiye’de örgün eğitim veren resmi okul sayısı 53 bin 620, özel okul sayısı ise 13 bin 501 idi.
Rakamları yorumladığımızda 7 bin civarında resmi okul artışı gözüküyor. Ama işin aslı öyle değil.
İlkokul bünyesinde faaliyet gösteren ana okulu öğrenci sayısı 100’ü geçince orası da yeni okul açılmış gibi gözüküyor.
Önceki yıl bu minvalde ilkokul bünyesinde bir çok ana okul ayrı tüzel kişiliğe kavuştuğu için yeni okul açılmış gibi gözüküyor aslında açılan okul sayısı sınırlı sayıda…
Bu gerçeklerin yanı sıra diğer bir gerçek de;
Öte yandan özellikle ana muhalefet partisi tarafından Milli Eğitim Bakanlığı çok eleştirilse de yaptığı doğru işlerin de hakkını vermek gerekir.
AK Parti iktidarında velilere sağlanan en büyük rahatlıklardan biri de kapı kapı kitap arama derdi olmaması.
Okul kitapları yeni yılın ilk gününde sıralarda
Bu sadece alkışlanır.
Buraya kadar normal.
Normal olmayan ise özel okullarına kayıtlarla ve mevcut durumla ilgili….
Özel okula gitmeyi isteyen bir öğrencinin en düşük kayıt maliyeti yaklaşık 100 bin TL… Bir de buna okul açıldıktan sonra kitap ve kırtasiye ve kılık kıyafet parası olarak 30 bin TL’ye yakın ücret istedikleri ifade ediliyor.
Öncelikle burada Milli Eğitim Bakanlığı küçük bir düzenleme yaparak ‘ücretlere kılık kıyafet ve kitap ve her türlü sosyal faaliyet paraları dahil olacaktır’ ifadesini koyarsa bu sorun hallolur.
Bu olmayınca neler oluyor…
Öğrenciden kitap parası alan özel eğitim kurumlarına Milli Eğitim Bakanlığı tarafından da ders kitaplarının dağıtılması.
İşte burası anormal.
İsmi üzerinde özel okul.
Madem özel okullar bu kitabı alıyor.
Aldıkları kitabı ne yapıyorlar?
Öğrencilere mi dağıtıyorlar yoksa geri dönüşümcülere mi satıyorlar?
Geri dönüşümcülere gidildiğine dair çok duyum aldık.
Görev burada bakanlık yetkililerine düşüyor.
Onlar araştıracak, paylaşacak.
Ya da diğer bir bakış açısı ile özel okullara ücretsiz devlet kitabı vermeyeceksiniz ya da verdiniz mi onlar da öğrencilerinden kitap parası almayacaklar.
Bu konuda kanuni düzenleme yapılması şart.
Yapılmaz ise;
Bu durumda hem devlet hem de veli mağdur oluyor.
Basit bir hesapla 1 milyon 670 bin 729 öğrenciye ortalama 6 kitap verilse 10 milyon 024 bin 374 kitap yapar.
Ortalama her kitap 3 dolar olsa, 30 milyon 073 bin 122 bin dolar yapar.
Ve bu masraf her sene yapılıyor.
Bunun milli para ile ifadesi yaklaşık 1 trilyon gibi bir rakam yapar.
Rakamlar ortada.
Bakanlık kemer sıkma politikası uyguluyor. O zaman ilk olarak özel okullara kitap dağıtımını kaldırmalı.
Ya da kaldırmıyorsa devletin kitapları zorunlu olmalı başka kitap alımı da yasaklanmalı.
Böyle bir düzenleme gerçekleşirse hem devlet hem veli kara geçecek.
Memnun olmayacak kesim ise özel okul sahipleri.
Onların da bugüne kadar memnuniyetleri yeter artar bile…
Bilmem anlatabildim mi?
Öneri bizden, değerlendirmek yetkililerden…