Nilüfer Belediyesi, gelenekselleşen yılın yazarı etkinliklerinin bir yenisini gerçekleştirmek üzere yazarını açıkladı.
Bu yılın yazarı RIFAT ILGAZ.
Şair ve yazar Atilla İlhan’ın “Fedailer Mangası” diye seslendiği 1940 kuşağının en acılı yazarlarından biridir Ilgaz. Onun bu acılar serüveni, 12 Eylül darbesinin ilk günlerinde gözaltına alınmasıyla da yıllarca sürdü. Yetmişli yaşlarındaydı üstelik. Karadeniz kıyısındaki Cide’de gözaltına alındığında sokaklarda gözleri bağlı şekilde yürütülmüştü.
O yılların “Fedailer Mangası”nda şairler ön plandadır. Ülkemizin yazarları ve siyaset adamlarına tabutluk diye tabir edilen zindanların reva görüldüğü yılların başlangıcıdır. Türkiye’nin elinin kolunun bağlanıp, Amerikancı yerli çetelere teslim edilişinin ilk yılları…
Sonraki yıllarda da bu çeteler çeşitli kimlikler altında gençlerine, gazetecilerine, aydınlarına bedel ödetmeye devam edecektir ülkemizde. Ancak o kuşağın aydınlattığı o günün çocuk ve gençlerinin bu inatlarını kıramamışlardır. Bugünlere onlardan okudukları öğrendikleri ve yaşadıkları ile aydınlığa, demokrasi inancına taşımaya başarmış asla vazgeçmemişlerdir
İşte Rıfat Ilgaz bu mücadele tarihinin acılarını hatırlatan anıtsal bir isimdir. Öte yandan tüm acıları içinde “Hababam Sınıfı” isimli eseri ile 60 yıldan fazla süredir bizleri gülümsetmeye de başarır bu büyük yazar. Nilüfer’de gerçekleşecek Hababam devam etkinliğinde Hababam sınıfındaki karakterlerin olası geleceğine dair eğlenceli kurgular oluşturularak konuşulup yazılacak.
Nilüfer Belediyesi Yılın yazarı etkinliklerinde Rıfat Ilgaz’ı toplumun çeşitli kesimleri ile buluşturacak; Senaryo yazma atölyesi, Şiir Yaşadıkça atölyesi ile Rıfat Ilgaz’ın lirik üslubunun genç yazarlara ilham olması amaçlanacak. Resimleme / İllüstrasyon Atölyesi, Karikatür Atölyesi, Belgesel Gösterimleri, Liselerarası Kitap Kapağı Ödülü, Yılın Yazarı Öykü Ödülü gibi ödüllerin yanı sıra Sergi ve tanışma etkinlikleri tüm yıl sürecek.
Nilüfer Belediyesi ülkemizde kültür sanat alanında özel bir yer edindi. Bunu başarmasına neden olan kültür merkezlerine, kütüphanelere, festivallere, heykellerle süslenmiş parkları da ekleyebiliriz.
İnsanı, ölmeden önce ölümden koruyan şey olan sanat bir kent için lüks değildir.
Biliyoruz ki bu anlayışın yaygınlaşması, bu belediyecilik anlayışının kazanması belirli çevreleri hep rahatsız etmiştir.
Muhtemeldir ki Rıfat Ilgaz ismi de rahatsız edecektir.
Büyük ozanın buna cevabı ise şudur ;
Mutluyuz birlikte yaşamaktan
Meşe, çam, köknar, kayın…
Sarılın toprağınıza bir çınar gibi
Bize de kendinize de kıymayın.
Ne demiş en büyük ozanımız
Neden kulak vermiyorsunuz sesine
Bir ağaç gibi hür yaşayın dememiş mi,
Ve bir orman gibi kardeşçesine…
(Kulağımız Kirişte adlı şiir kitabından 1983)