Nail Özer
Nail Özer
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

Rüküş Gelin Nilüfer

Nilüfer ilçesi yakın zamanlarda gözümüzün önünde kuruldu.

Büyüdü, serpildi gelişti.

Kırsal olanakları ve nitelikli planlama bakımından ciddi avantajlarla başlamıştı kentleşme yolculuğuna.

Ancak rant odağı olması nedeni ile kontrolsüz bir yapılaşma merkezine dönüşmesi kaçınılmaz oldu.

İktidarın yirmi yıldan fazladır yerel yönetimler dâhil tüm resmi kurum ve kuruluşları serbest piyasa mantığı ile yönetmesi eklenince kaçınılmaz sona gelindi.

Bu sona dair çok nahif bir örnek olarak şunu verebilirim.

Moda deyimle “Eski Türkiye” diye adlandırılan dönemde belediyeler, kamuya ait arazileri, yeşil alanları ya da mülkiyetindeki binaları herhangi bir dernek kişi vakıf ya da kuruluşa tahsis edilemeyeceği gibi öyle kolaylıkla kiraya bile veremezdi. Çünkü yasa, öncelikle kamu kaynağı ile elde edilmiş tüm gayrimenkullerin önce kamu yararına kamu kurumları tarafından kullanılıp kullanılmayacağını sorguluyor bunun şartını koşuyordu.

Ancak iktidar bu yasayı kaldırdı ve “para gelen yerden kamu kaynağı esirgenmez” mantığı ile parayı bastıran hatta adamını bulana istediği yeri verir oldu belediyeler.

Aynı kolaylaştırıcılık imar uygulamalarında, şehir planlamalarında yasallaştı. Bütün şehirlerinizi şark usulü bir imar keşmekeşi ile kontrolsüz nüfus artışlarının kurbanı haline getirildi.

Nilüfer de bundan kaçamadı.

Neredeyse kurulduğundan bu yana CHP’li başkanlarca yönetilen Nilüfer Belediyesi’nin son seçimlerde oldukça çekişmeli geçen aday adaylığı sürecinde Şadi Özdemir öne geçmiş ve belediye başkanı seçilmişti.

İşte O Şadi Başkan’ın bir yılı doldu Nilüfer Belediyesi’nde.

Geçen 1 yılı  anlatmak üzere, sahneye oyun havası eşliğinde çiftetelli ile çıkışı, eğlenceli olmaktan daha çok, ilginç geldi bana..

Korkuyla mezarlıktan geçerken ıslık çalmaya benzettim bu anları.

Nitekim geçen bu bir yıllık sürede alt yapısı hazır bir takım uygulama ve çalışmaları hayata geçirme dışında bir hamle şansı olamamış Nilüfer belediyesinin. Kapalı Pazar alanları, Parklar, Nil-bel Kafeler, Kreş ve Yurt binası müjdeleri var. Kırsal mahallelerde tarımsal faaliyetlere desteklemeler devam ediyor.

Ancak Nilüferin özellikle son yıllarda kurulan Kayapa ve Hasanağa bölgelerinde hızla gelişen mahalleleri önemli altyapı ve üst yapı ihtiyaçlarının giderilmesini bekliyor. Geçici olduğu ve altyapı yüzünden kısa sürede yeniden asfalt gerekeceği ifade edilen asfaltlamalar dışında bir çalışma yok bu mahallelerde. Bu ihtiyaçlar da nüfus yoğunluğu nedeni ile giderek daha acil sorunlara dönüşmek yolunda.

Deprem riski nedeni ile önlem olarak, kentsel dönüşüm bekleyen mahallelerde ise büyük riske rağmen bir ilerleme şimdilik görülmüyor.

Diğer yandan, özellikle parsel bazlı kentsel dönüşüme uğramış mahallelerde ise artan yoğunluk nedeni ile yeşil alanlar azalmış. Okul sınıfları kalabalıklaşmış sağlık ocakları ve alt yapı yetersiz kalmış durumda. Yetersiz yollarda trafik sorunu var.

Nilüferi o nedenle gülümseyerek yola çıkmış, ancak süsleneyim derken zamanla rüküş olmuş bir geline benzetiyorum.

Şimdi bu gelinin Şadi Özdemir ile dört yılı kaldı.

Kendi ifadesi ile “cesareti kırılmış” bile olsa, bakalım Şadi Başkan bundan sonra ne yapacak bu tablo karşısında.

HABERLER