19 Mayıs kutlamaları ile 24 Temmuz Lozan anmasında Atatürk Anıtına çelenk koymak, basın açıklaması yapmak isteyen sendika ve sivil toplum kuruluşları bir kez daha aynı engellemelerle karşı karşıya kalmamak adına birlikte hareket etme kararı almışlardı.
Eğitim İş Bursa Şube Başkanı Yeliz Toy, Atatürkçü Düşünce Derneği Bursa Şube Başkanı Gürhan Akdoğan ve Birleşik Kamu İş Bursa Şube Başkanı Özkan Rona’nın yaptığı görüşmeler sonucunda hayli geniş bir cephe yaratıldı.
29 Ekim Kadınları Derneği, Cumhuriyet Halk Partisi Bursa İl Başkanlığı, Alevi Kültür Dernekleri Bursa Şubesi, Nilüfer Kent Konseyi, Çağdaş Eğitim Kooperatifi, Memleket Sevdalıları Derneği ve Yeni Kuşak Köy Enstitüleri Derneği bu geniş cephenin içinde yer aldı. Önce Tophane Şehitliğinden başlayan bir yürüyüş gerçekleştirildi ardından Atatürk Anıtına çelenk sunuldu.
Birleşik Kamu İş Bursa İl Başkanı Özkan Rona çağrıcı kurumlar adına yaptığı konuşmada;
“Cumhuriyet’imiz, son 21 yılda her anlamda geriletilmiş durumdadır. Bütün gelişmiş ülkelere parmak ısırtacak bir vizyon ve ilkeler birliğiyle kurulan Cumhuriyet’in, bugün ne yazık ki eğitimden adalete, demokrasiden hak ve özgürlüklere kadar birçok taşıyıcı kolonu, siyasal İslam tarafından tahrip edilmiş haldedir. Daha açık bir ifadeyle; Cumhuriyet, onu hazmedemeyenlerin elinde paha biçilmez kazanımlarını bir bir kaybetmektedir” diyerek özetledi ülkenin içinde olduğu durumu.
Konuşmanın önü, arkası, daha sert cümleleri de var elbette, ama özetle denilmek istenen budur. Bahsettiğim kurumlar ile Atatürk Anıtının arasına sürekli girilmesi çalışmasına bir tepki olarak gerçekleşen yürüyüş ve 30 Ağustos Zafer Bayramı Kutlaması hiçbir müdahaleyle karşılaşılmadan sonlandırıldı.
Buraya kadar her şey olması gerektiği gibiydi zaten…
Tüm vatandaşların, ülkenin kurtarıcısı ve kurucusu ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’e saygısını göstermeye hakkı, hatta ihtiyacı olduğu düşüncesindeyim.
Son derece sıcak bir havada, vatandaşların da coşkulu bakışları arasında gerçekleşen yürüyüş ve anma programının ana kısmını böyle özetleyebilirim.
Ben biraz da bundan kısa bir süre önce gerçekleşen süreci ve bundan sonrasını anlatmak istiyorum…
ADD Bursa Şube Başkanı Gürhan Akdoğan, tam da bugün, bir sosyal medya mesajı paylaşarak CHP Bursa İl Başkanlığı’na aday olduğunu ilan etti. Artık sosyal medya mesajlarını resmi mesaj olarak kabul ettiğimiz bir dönemde olduğumuzdan, sonrasında gelen bilgilerle birlikte Akdoğan’ın kısa süre içinde medya turlarına başlamayı planladığını da bildiğimizden bu adaylığın netleştiğini söyleyebilirim.
Kendisine başkanlık yarışına katılması konusunda özellikle mezhepçi kadrolaşma iddiaları sonrasına partiden uzaklaşan ya da uzaklaştırılan, yeni kadroların ‘ulusalcı kanat’ olarak tarif ettiği cepheden büyük baskı geldiğini, son baskı girişimleri ile birlikte ikna turlarının dün akşam itibariyle sona erdiğini işitiyorum sağdan soldan…
Ben yine de ADD Başkanı olarak yaptığı basın ziyaretleri sırasında kurumumuza geldiğinde ‘Buradan CHP İl Başkanlığına mı göz kırpıyorsunuz?’ dediğimi hatırlatmakta fayda görüyorum…
Arada bir benim de siyasi tahminlerim tutuyor galiba…
Gelelim törenin başka ayrıntılarına…
CHP Bursa İl Başkanlığı için aday olduğunu CHP Yıldırım İlçe Kongresinde kürsüden yaptığı konuşma ile açıklayan CHP Yıldırım Eski İlçe Başkanı Nihat Yeşiltaş, bir yanına CHP Osmangazi İlçe Başkanı Cengiz Çelikten’i diğer yanına ise CHP Yıldırım İlçe Başkanı İlhami Gün’ü alarak, iki büyük ilçenin kendisini desteklediğini adeta ilan etmiş oldu.
İçinde sıkça ‘CHP’ geçirerek bahsettiğim üçlü tüm yürüyüş ve tören boyunca birbirinden ayrılmadı…
Bozulması zor bir güç birliğinden bahsedebilirim gördüklerim karşısında…
Buradan bakıldığında, önümüzde daha 18 gün olan il başkanlığı yarışının çok çetin geçeceğini söylemek büyük bir öngörü olmaz elbette…
Özellikle kongre sürecinde kendi içinde büyük kavgalar yaşamasıyla meşhur CHP’nin yeni küskünlerinin kongre seçimleri ile birlikte kendini iyice belli ettiğini de belirtelim. İki büyük merkez ilçenin başkanları törende hazır bulunurken, Nilüfer’in çiçeği burnunda başkanı Özgür Şahin’i aradı gözlerim.
Göremedim ne yazık ki…
Bir ara ‘Nilüfer’de düzenlenen törenle saat konusunda bir çakışma mı var acaba?’ diye düşündüm, ama Nilüfer’de düzenlenen törene Atatürk Anıtı önünde hazır bulunan bütün milletvekilleri katıldığına göre böyle bir sorun da yoktu…
Törende olmayanlar listesinin tek ismi Özgür Şahin değildi tabi ki…
Şimdiki ilçe başkanları ile yarışan ve yarışı kazanamayan Yıldırım ve Nilüfer Eski ilçe başkanlarını da göremedim Heykel’de…
Burada Baran Güneş’in hakkını teslim etmem lazım. En başından itibaren organizasyonun içindeydi. ‘Partime küsmeyeceğim, ertesi gün bana verilen görev ne ise yine çalışmaya devam edeceğim…’ sözünde samimiymiş Güneş…
Bundan sonraki süreçte il başkanlığı için başka kimler aday olacak, kim kimin yanında yer alacak, hangi aday hangi delegelerle yol yürüyecek göreceğiz…
Bir de Atatürk Anıtına saygı sunma konusunda kendimizi daha rahatlamış hissedeceğiz. Kısa günü karı da bu bizim için…