Yasemin Güler
Yasemin Güler
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

Akbıyık direniyor; teknoloji yeterli değil!

Yenişehir’in Akbıyık Köyü sakinleri köylerine yapılması planlanan biyokütle enerji santralini istemiyor!

Talep çok net!

Eğer konuyla ilgili, ‘zaten köylüler bu aralar her şeye karşılar, hiçbir şeyi istemiyorlar…’ cümlelerini kuracaksanız hiç düşünmeyin bile, durumu aydınlatmaya yetmiyor bilesiniz.

Öyle durduk yere, kendi kendine ‘istemezük’ zihniyetinden kaynaklanan bir çıkış değil benimkisi. Geçtiğimiz haftanın önemli bir bölümünü konuyla ilgili araştırmaya ayırdım.

Öncelikli olarak belirtelim, tesis ÇED raporuna ihtiyaç olmayan tesisler sınıfında. Bu nedenle tesisin ÇED raporu istenmiyor. Ancak burada küçücük bir iyi niyetten sapma seziyorum. Zira günlük 95 ton atık bertaraf etme kapasitesi olan tesis 100 ton kapasiteli olsaydı ÇED raporu hazırlaması gerekecekti prosedüre göre.

Görünen o ki, ÇED raporu gibi çevreye zarar verilip verilmediğinin anlaşılmasına yönelik önemli bir raporun hazırlanması kısmı 5 toncuk bir farkla kaçırılmış!

Bunun dışında tesisle ilgili görüşüne başvurduğum bütün odalardan ortaklaşa şu yanıtı aldım; ‘Konuyla ilgili prosesi yakından takip edeceğiz. Bizim için bu konu çok önemli!’

Açalım şimdi bu yanıtı; akademik odalar, tesisin konumundan ziyade nasıl işletileceğine, nasıl bir teknoloji ile kurulacağına bakacağız diyor.

Eğri oturup doğru konuşmak lazım, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın da belirttiği gibi Avrupa’da böylesi tesisler şehirlerin merkezinde bile bulunabiliyor. Gelin görün ki; ‘O tesislerdeki teknolojik yatırımı mı kullanıyoruz?  O tesislere giren atıklarla bizim tesislerimizde bertaraf edilmeye çalışılan atıklar aynı özelliklere mi sahip? O tesislerde muhtemelen daha kaynaktan ayrıştırılan atıklar bizim tesislerimizde yeteri kadar ayrıştırılabiliyor mu?’ gibi sorular ciddiyetle ve dürüstlükle cevaplanmaya muhtaç.

Çünkü özellikle Kimya Mühendisleri Odası Bursa Şubesi İkinci Başkanı Vedat Sezer ve Çevre Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Başkanı Sevim Yürüten’den aldığım bilgiler, atıkların enerji üretimi için değerlendirilmesinden sonra yine de ortaya çıkacak olan katı ve sıvı atıkların nasıl bertaraf edileceği konusunun çok daha önemli olduğunu gösteriyor.

Şöyle ki; Vedat Sezer ile yaptığımız sohbetin özetinden çıkan en önemli sonuçlardan birinde, muhtemelen yeterli ayrıştırma olmadığından, katı atıkların beklenen gibi katı vaziyette değil, çamur halinde çıkacağı öngörüsü hakim. Çamur bertaraf etmek ise bu işin en zor kısmı.

Hem Vedat Sezer’in hem de Sevim Yürüten’in akıllarındaki en önemli sorulardan biri ise sıvı atığın bertaraf edilmesi sorunu.

Vedat Sezer; “Proje için yeterli yatırım mevcut değil ve içeride oluşturularak reaksiyonlar yeteri kadar gaz elde edemeyeceği için oluşacak olan kükürt dioksit ve H2S gibi gazların sıyrılması ve ayıklanması zor olacaktır. Ortaya çıkacak katı, gaz ve sıvı atıkların bertaraf edilmesinde de problemler mevcut!” diyerek yapıyor uyarısını.

Zaten tesisin yapılması konusunda bir süredir seslerini duyurmaya çalışan köylülerin ve İYİ Parti, CHP Yenişehir İlçe Başkanlarının endişeleri de burada yoğunlaşıyor.

‘Gaza gelme temiz havaya gel’ diyen Akbıyıklılara sadece İYİ Parti ve CHP’lilerin değil Doğader, Kimya Mühendisleri Odası, Bursa Barosu’nun da destek olduğunu belirtelim.

YILDIRIM’DA İNTERNET YOK!

Teknoloji çağının şiddetini derinden yaşadığımız, şöyle ekmekle teknoloji kabının dibini sıyırdığımız bir dönemden geçiyoruz malum.

Bundan pek hoşlanmıyor olsam da, elimde telefon, internet bağlantım sayesinde pek çok kişi ve kurumla iletişim halindeyim sürekli. İşim bu…

Fakat gelin görün ki, Bursa’nın Yıldırım Bölgesinde Türk Telekom altyapısından internet hizmeti 2 haftadır alınamıyor.

Artık her işimizin internet üzerinden görüldüğünü düşünürsek büyük bir mağduriyet.

Bir iddiaya göre, kablolar çalınmış. Mümkün, olabilir, pek çok biçimde rastlıyoruz kablo hırsızlıklarına. Normalleştirmiyorum da, içinde bulunduğumuz durumda normal kabul edelim. Fakat 2 haftadır bu kabloların yerine koyulması, bu bölgede işiyle gücüyle, okuluyla meşgul olan insanların mağduriyetlerinin önlenmesi gerekmez miydi?

Benden söylemesi, sorunun bir an önce çözülmesi şarttır!

Hatta vatandaşa güzel bir jest de yapsanız ne hoş olur…

HABERLER