Cumhuriyet Halk Partisi Bursa örgütü, başarılı seçim döneminin ardından yönetimini devraldığı belediyelerin koltuğuna oturma telaşındayken Bursa’nın uğurladığı eski başkan Alinur Aktaş ile ilgili en dikkat çeken sorulardan birini yine İYİ Parti Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu sormuş.
Türkoğlu; “Bursa Büyükşehir Belediyesi’nde 01-12-2023 ile 31-03-2024 tarihleri arasındaki billboard, raket, otobüs durakları, alt ve üst geçitler ve Bursaray istasyonları da dahil olmak üzere her türlü reklam, ilan ve tanıtım işlerine toplanda ne kadar ödenmiştir?” diye başladı sorularına.
“Bursa Büyükşehir’deki bu harcamalar hangi reklam veya PR şirket veya şirketleri aracılığı ile yapılmıştır? Söz konusu ödemelerin ne kadarı doğrudan Büyükşehir bütçesinden ne kadarı Kültür AŞ.’den ne kadarı Büyükşehir iştirakli diğer şirketlerin bütçesinden yapılmıştır?” diye devam etti.
Sorulardan anlaşıldığına göre Selçuk Türkoğlu Alinur Aktaş’ın seçim kampanyasını kendi bütçesi ile yapmadığından hayli emin.
Basına gönderilen açıklamanın devamında şöyle deniyor;
“Aynı tarihler arasında yapılan bu harcamaların basın yayın, radyo TV ve dijital olmak üzere, yazılı, sözlü, görüntülü ve internet medyalarına yapılan ödemelerin tek tek kuruluş adı belirtilerek ayrıntılı listesi nedir?
Eski başkan Alinur Aktaş tarafından 7.1 milyar TL. olarak açıklanan Büyükşehir Belediyesinin toplam borcu hangi kalemleri ihtiva etmektedir. Bu borcun ödeme yükümlülüğü hangi tarihler arasını kapsamaktadır?”
Doğrusu bu soruların yanıtlarını hepimiz merak ediyoruz. Zira şehir kulislerinde Bursa Büyükşehir Belediyesinin bir ajansla tanıtım anlaşmasını giderayak yenilediği, anlaşmanın iptali halinde de ciddi tazminat şartının var olduğu yönünde bilgiler dolaşıyor. Bu da işin tuzu biberi olabilir soruların yanıtlarına ek olarak.
Yukarıda sıralanan sorulara İçişleri Bakanlığından gelecek yanıtı da tahmin edebiliyorum: ‘Belediye bütçesinden bu kalemlerde yapılan harcama yoktur.’
İkinci bir cümleye gerek görmeyen tek cümlelik bakanlık yanıtlarının 6 ay kadar sonra soru önergesini veren milletvekiline gönderilmesi adet halini alalı uzun yıllar oluyor. Durumu basın mensupları olarak bizler dahi kanıksadık.
Benim bu konulardaki esaslı yanıtları verecek merci olarak gözüm Bursa Büyükşehir Belediye Başkanlığı koltuğuna bugün itibariyle oturan ve ‘Görevi devraldıktan hemen sonra belediye bünyesinde detaylı inceleme başlatacağız. İncelememiz tamamlandığından elde ettiğimiz verileri de Bursa kamuoyu ile paylaşacağız’ sözünü veren Mustafa Bozbey’de.
Bahsi geçen soruların yanıtlarını da muhtemelen bayramdan sonra yapılmasını öngördüğüm bu açıklamada almış oluruz.
Bu ne şiddet ne celal…
Eskiden pek güzel bir adet vardı ülkemizde adına ‘demokrasi’ de diyebiliriz bu adetin. Bir tür nezaket içinde halef selef seçim sürecinde birbirlerine neler söylemiş olurlarsa olsunlar seçimin sonucunu kabul eder, görev devir tesliminde de güler yüzleri ile kameraların önünde boy gösterirlerdi.
Şimdilerde bu moda “out”, yumruklu, gergin, birbirine ayar veren devir teslim törenleri “in” oldu.
Hani hiç olmadı, Alinur Aktaş gibi, Umre’ye gidip devir teslim törenine katılmaya da bilirsiniz, bu da bir seçenek…
Yıldırım’da mesela; son derece sakin ve sükunet içinde geçmesi gereken, eski başkanın tekrar aynı koltuğa oturacağı bir devir teslim töreninde, Milliyetçi Hareket Partisinin belediye meclis üyesi mazbatasını aldığında, partisinin sembolik işaretini yapmasını salondakiler alkışlarken, CHP’li belediye meclis üyesinin hepimizin ‘zafer işareti’ olarak bildiği, (benim ne zamandan bu yana terörist işareti haline geldiğini bir türlü anlamadığım, ancak siyasetle pek yakından ilgisi olmayan sade vatandaşın ‘aaa… terör şeysi ooo…’ diyerek tepki gösterdiği) Victoria işaretini yapması, 76 yaşında kalp hastası bir adama kafa atılmak suretiyle burnunun kırılmasına sebep olabiliyor…
Yahu bu ne şiddet, ne celal…
Bunun adı siyaset değil, bunun adı milliyetçilik de değil…
Bunun adı düpedüz insanlıktan çıkmışlık, hırslarına kurban olmuşluk…
Olaya karışan belediye meclis üyesinin partiden istifası bekleniyormuş, bence çok da düşünülecek bir durum yok ortada…
Bir gerginlik de Orhaneli Belediye Başkanlığındaki devir teslimde yaşandı. Eski başkan Ali Aykurt bir kez daha aday gösterilmeyeceğini tahmin ediyordu aslında, tahmin ettiği gibi de oldu, ancak içi tam soğumamış olacak ki, devir teslim töreninde eteğindeki tüm taşları döktü ortaya.
“Orhaneli’de son iki yılda sekiz tane anketi Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı bizimle paylaşmıştı. Bu anketlerde en üst seviyelerde olmama rağmen AK Partide en alt seviyelerde çıkan yöneticilere de ben hakkımı helal etmiyorum…” diyen Aykurt’a partililerden büyük tepki geldi.
Kendi partililerinin ‘Sen şov yapıyorsun, çamur atıyorsun…’ sözleri arasında görev devir teslimi yapılmaya çalışıldı, ama işte olduğu kadar…
Bundan sonra artık olduğu kadar olacak muhtemelen bazı şeyler AK Parti cephesinde…