AK Parti iktidarının yerel yönetimlere büyük önem atfetmesinin en önemli nedenlerinden biri vatandaşla doğrudan temas eden yerel yönetimlerin bu doğrudan teması kullanarak kendisine muhtaç bir kitle yaratma yeteneğinin bilenmesiydi.
Böylelikle ekonomik sıkıntılar nedeniyle dara düşen vatandaşa yerel yönetimler eliyle yardım edildi. İşsizlikle boğuşan vatandaşa yerel yönetimler kanalıyla iş imkanı sağlandı. Seçim dönemleri de aynı vatandaşların kulaklarına; ‘Bizi seçmezseniz size verilen yardımlar kesilecek, iş verdiklerimiz işten çıkarılacak’ şarkıları fısıldandı.
Aradan yıllar geçti. Bunca yıl pek çok kişinin kesesini dolduran devletin kurumları birer birer iflas etmeye başladı, artık satıp paraya çevirecek pek bir şey de kalmadı. Vatandaş ise önce iki kişi çalışarak geçinmeye uğraşırken şimdi iki kişinin çalışması da yetmeyince borç deryası içinde yüzmemek uğruna bir de ek iş yapar oldu.
Parasızlık toplumsal çürümenin ilk mayasını atar malum, çürümenin kokusu artık burnumuzun direğini kırıyor. Hırsızlık, ahlaksızlık, dolandırıcılığın meslek edinilmesi bir yana, toplum önü alınamaz bir şiddet sarmalının içinde savrulup duruyor.
Ülkenin hali pür meali ortadayken 2024 Yerel Seçimlerinden büyük başarı ile çıkan CHP’li belediyelerin vatandaşın tüm bu dertlerine çözüm olmak için canhıraş bir mücadelesi var. Elbette en büyük mücadele ekonomik destek noktasında sürdürülüyor.
Norm Haber olarak bu konuda çalışmalar yapan iki kuruma ziyaretler gerçekleştirdik. İlk durağımız BESAŞ oldu. Evinin alışverişini yapan biz kadınlar biliyoruz ki, son dönemlerde ürünlere üç biçimde zam yapılıyor.
İlk olarak fiyat artışına gidiliyor elbette, ikinci olarak ambalajı aynı kalan, dolayısıyla aynı miktarda olduğunu düşündüğümüz ürünün gramı azaltılıyor. Böylece daha az miktarda ürünü daha pahalıya almış oluyoruz. Üçüncü yöntem daha zor fark edilen bir yöntem; ürünün içeriği kötüleşiyor. Kullanılan malzemeler kötü olunca hem gramajı düşürülmüş hem daha pahalıya aldığımız üründen eskiden aldığımız performansı da alamıyoruz.
BESAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Orkun Gazioğlu’na yaptığımız ziyaret sırasında konuştuğumuz en önemli konular bunlardı aslında. Bursa halkının kaliteli, sağlıklı ve gramajı belli bir ekmeği piyasadaki muadillerinden çok daha ucuza alması için çabalanıyor her zaman olduğu gibi.
Ürün gamını genişletmek ve BESAŞ Büfelerden BESAŞ Marketlere doğru yol almak adına hummalı bir çalışma var. Vatandaşın, özellikle çocukların BESAŞ ürünlerine daha rahat ulaşması için de kantin satış projesi geliştirilmiş.
Belediyelerin vatandaşlara geçimlerini kolaylaştırmak konusundaki katkıları bununla sınırlı değil elbette. BURFAŞ eliyle açılan Kent Lokantaları da bu zincirin önemli bir halkası niteliğinde. BURFAŞ Genel Müdürü Erhan Pınar’ın makamında gerçekleştirdiğimiz hayırlı olsun ziyaretinin ana gündem maddesi de bu oldu zaten.
Zaman zaman eleştirilen ve ‘var olan mekanların tabelaları değiştirilip hizmetmiş gibi sunuluyor’ denilerek gargaraya getirilen Kent Lokantalarında filmin aslı pek öyle değil.
Mesela tabelası ‘Kent Lokantası’ olarak değiştirilmeden önce Merinos Parkı’nın içindeki Gölpark’da 150 kişi yemek yiyormuş, şimdi yemek yiyen sayısı 800’ü aşar hale gelmiş.
Arada 650 kişi fark olunca ve buraya gelip yemek yemeyi tercih edenler daha ziyade ihtiyaç sahibi vatandaşlar ile emekliler olunca, biz buna hizmet diyoruz.
Burfaş’ın kafelerinin de hem gençler hem de bir bardak çaya 25-30 lira verecek durumu olmayan pek çok kesim için harika alternatif olduğunu söylememe gerek yok herhalde.
Eğitiminden tarımına, vatandaşın karnını doyurmaktan özel günlerin kutlanmasına kadar pek çok alanda efor sarf eden CHP’li belediyelerin tümü için alternatif hükümet tanımlaması yapmak mümkün, hatta hükümet olmaları halinde neler yapabileceklerine yönelik bir ön gösterim gibi düşünebiliriz bu yerel yönetimlerdeki başarı dönemini.
Fakat geçtiğimiz günlerde kulağıma evde bakım hizmetlerinin kaldırılmasının düşünüldüğüne dair bir bilgi ulaştı. Eğer bu duyumum doğruysa büyük hata olur benden söylemesi. İhtiyaç duymayanlar için öneminin fark edilmesi zor bir hizmet evde bakım hizmetleri, ihtiyaç duyan içinse adeta bir nimet.
İşin kime ne kaybettireceğine gelince; öncelikle evde bakım hizmeti alamayan yaşlılarımızın sağlık sorunları nedeniyle evlerinde tek başlarına vefat etmeleri gibi trajik bir duruma sebebiyet verebiliriz. Bunu bir yana koyup işe sadece oy kavramı çerçevesinde bakacak olursanız da şunu unutmayın; bakacağınız bir kişinin komşuları sizin ona ne kadar iyi baktığınızı görecek, akrabaları bunu bilecek, çocuklarının kesin haberi olacak zaten…
Anlayacağınız bir kişiye bakarak pek çok kişinin gönlünü kazanmanız bir tarafa toplumun yaralarını sararak derde deva da olacaksınız.
Kısacası, ucuz ve sağlıklı ekmek, gıda temini çok önemli, ucuz ve sağlıklı yemek ve içecek temini çok önemli, yanına bir de evde bakım hizmetlerine aynı titizliği eklerseniz bundan iyisi Şam’da kayısı olur herhalde…