Yasemin Güler
Yasemin Güler
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

Bir kopukluktur gidiyor…

Bir önceki yazımda mesleğin geldiği noktaya yönelik eleştirilerim olmuştu. Ağır bir iş yaptığımızı ve genellikle yaptığımız iş nedeniyle pek az kişi tarafından gerçekten sevildiğimizi yazmadım sanırım dünkü satırlarda. Bugün işin bu kısmını da eklemiş olayım. Çünkü tam olarak bu duruma örnek teşkil edecek ayrıntılarla 10 Ocak etkinliklerini yazacağım…

10 Ocak nedeniyle biz basın mensuplarını unutmayarak gönlümüzü hoş etmek adına etkinlik düzenlemeye karar veren üç belediye oldu bu yıl. Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin geniş katılımlı akşam yemeği organizasyonunu bir yana bırakırsak, Mudanya ve Gemlik Belediyelerinin düzenlemek için kolları sıvadıkları kahvaltılı toplantıdan bahsetmek isterim sizlere.

Mudanya Belediyesinin incelikli toplantısının davetiyesi günler öncesinden bize ulaşmıştı, doğal olarak herkes programını bu organizasyona gitmek şeklinde ayarlamıştı. Bu davetten birkaç gün sonra gelen Gemlik Belediyesi’nin düzenlediği organizasyonun daveti bizler için işi biraz karıştırdı. Çünkü hali hazırda verilmiş bir katılım sözü vardı ortada.

İki belediyenin programları çakışınca anladığım kadarıyla alınan ortak bir kararla, Gemlik Belediyesinin hazırladığı organizasyonun ortaklaşa düzenlenmesi gündeme geldi. Dolayısıyla bize yapılan davet bu biçimde yenilendi.

Hemen ardından aynı programın CHP’li tüm belediyelerin katkısı ile düzenleneceğine dair bir davet daha aldık.

Kafalar iyice karıştı, yine anladığım kadarıyla, aynı karışıklığı CHP’li belediye başkanları da yaşadı.

Bize ulaşan en son bilgi, organizasyonu Gemlik Belediyesinin üstlendiği, CHP’li diğer belediye başkanlarının da davetli olduğu şeklinde oldu.

Belediye başkanları düzeyinde karışıklık ve bu karışıklığın içinde yer alma durumu halen devam ediyor olsa gerek, ertesi gün 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü organizasyonuna Gemlik, Mudanya ve Harmancık belediye başkanları dışında belediye başkanı düzeyinde katılım olmadı. Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın daha önceden planlanmış bir Ankara programı olduğunu belirterek vekilini gönderdi programa, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey de Genel Sekreter Yardımcısı düzeyinde bir temsiliyetle yetindi. Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir ve Mustafakemalpaşa Belediye Başkanı Şükrü Erdem ise vekaleten bir isimle dahi temsiliyete gerek görmedi.

Şimdi ben bunları niye anlattım?

Çünkü programda konuşan iki belediye başkanının konuşmaları da yaşanan kopukluk ve organize olamama, birlikte duramama haline yönelikti.

İlk olarak kürsüye gelen ev sahibi Gemlik Belediye Başkanı Şükrü Deviren’in konuşması hesap verilebilirlik üzerineydi. Kendisinden yakın zamanda hayli konunun hesabının sorulmuş olmasının verdiği etkinin konuşmasına yansıdığını düşünüyorum.

Elbette o hesaplarla ilgili soruları böyle bir gün için hazırlanan organizasyonda soramazdık. Çünkü zaten bu bir basın toplantısı değildi!

Uzun uzun bahsettiğim organizasyon kopukluğu ile ilgili konunun kapağını da; ‘Önümüzdeki yıl 17 belediye başkanımızın da katıldığı bir organizasyona ev sahipliği yapmayı isterim’ şeklindeki cümlesi araladı.

Deviren’in ardından kürsüye gelen, genel olarak şeffaf ve siyasetin alışılageldik doğasına aykırı konuşmaları ile ezber bozan Mudanya Belediye Başkanı Deniz Dalgıç da kapağı aralanan kitabı okumaya başladı.

CHP’li belediyeler arasında yaşanan, elbette pek çoğumuzun zaten şahit olduğu organizasyon bozukluğu ile ilgili kopukluğun gerçekliğine temasla başladı konuşma.

Doğrunun ve gerçeğin birbiriyle örtüşmediği zamanlardan geçiyor olduğumuzdan, doğru ile gerçeğin birbiriyle örtüştüğü zamanda ülkenin içinde bulunduğu durumun iyileşebileceğinden, mikrofonlar önünde başka, kapalı kapılar ardında başka yapılan konuşmalardan, kısacası her yerde aynı şeyin yani kişi tarafından doğru bilinenin söylenmesi gerektiğinden dem vurularak devam etti.

Bu etkinlik bizim son anda ortaklaştırdığımız bir şey ve çuvaldızı kendimize batırmamızda fayda var. Bizler kendi aramızda bir koordinasyon sorunu yaşadık. Bu konuya da özeleştiri yapıyorum. Keşke bugün burada tüm belediye başkanlarımızı görebilseydik, Büyükşehir Belediye Başkanımız da bizimle olabilseydi…” diyerek bitti.

Mesele bize yapılan davette kimin ev sahibi kimin misafir olduğu değil, mesele CHP’li belediyelerin birbirine sahip çıkma refleksindeki eksiklik.

Vurgulayarak bitirmek isterim, yazarın bu hikayede anlatmaya çalıştığı ana fikir; ‘Ne kadar birlik olursan o kadar güçlü durursun’

*****

Osmangazi olağanüstü kongrede ilk aday

CHP Osmangazi İlçe’nin aldığı olağanüstü kongre kararının ardından kulislerde bir kaynama yaşanmaya başlamışken, beklendiği üzere koltuğundan seçim suretiyle indirilmeye çalışılan İlçe Başkanı Cengiz Çelikten olağanüstü kongrede başkanlığa aday olduğunu düzenlediği toplantı ile açıkladı.

Çelikten’in konuşmasındaki; “Bu süreç gerçekten partimizi ileri taşımak için mi, yoksa örgütümüzü bölmek için mi yapılıyor? Cumhuriyet Halk Partisi’nin Osmangazi’de kazandığı başarıları hedef alan hiçbir girişime izin vermeyiz. Biz bu örgütü günlük tartışmaların değil halkımıza hizmet etmenin merkezi olarak görüyoruz” sözleri dikkat çekiciydi.

Elbette Osmangazi Belediyesinin son derece güçlü bir adaya karşı mücadele verilerek CHP saflarına geçmesi ve CHP Osmangazi binasının görünür bir lokasyona taşınması Çelikten’in delegelere sunduğu en kıymetli iki argüman.

Ne kadar geçer akçe olacak orasını şimdiden kestirmek güç!

Bu kongre yalnızca bir seçim değil, bir dönüm noktasıdır!” cümlesinin anlamı ise daha büyük aslında. Osmangazi’den sonra sırada Yıldırım var malum, iki merkez ilçenin bu biçimde hareketlenmesi Nilüfer’de de olağanüstü kongreye gidilir mi sorularını gündeme taşıyor.

Hasılı kelam, işin ucu ilçelerin büyük bölümünde olağanüstü kongre ve ardından ilde bir olağanüstü değişim talebine kadar uzanıyor.

Daha önce de yazdığım gibi değişime yönelik rüzgarı dört eski il başkanı estiriyor. Her kongre sürecinde tek bir aday üzerinde anlaşarak delegeleri bu adaya yönelik konsolide etmeyi başarmaları gerekiyor. Aksi halde koltuğundan indirmek istedikleri ilçe başkanları güçlenerek aynı koltukta oturmaya devam edecek.

Aday adayları da yavaştan ortaya çıkmaya hazırlanıyor.

Hadi bakalım, kulisleri takipteyiz…

HABERLER