Yasemin Güler
Yasemin Güler
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

Bursa’nın parasını kim yedi?

Bursa’nın hak ettiği yatırımı alamadığına yönelik pek çok yazı yazdım, fakat yazdığım bu yazıların içeriği merkezi hükümetin Bursa’ya hak ettiği değeri vermemesi ana başlığına dayanıyordu çoğunlukla.

Yakın geçmişte şehrimizi ülke gündemine taşıyan gelişmelerden anlaşılıyor ki, Bursa’ya şehrin yerel yönetimleri de hak ettiği bütçeyi ayırmamış meğer. Bütçenin nerelere kullanıldığı ise yavaş yavaş ortaya çıkıyor.

Herkesin topu bir diğerine attığı bir hafta süren gelişmelerin ardından Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in düzenlediği basın toplantısıyla konu daha da bir alevlendi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Alinur Aktaş’ı AK Parti’nin Bursa’daki tüm seçim çalışmalarını belediyenin bütçesinden karşılamakla itham etmişti. Bu iddianın üzerinden beş saat geçmeden Alinur Aktaş sosyal medyasından bir ekran görüntüsü paylaştı ve ‘Özgür Özel’in Temmuz ayında gerçekleşen Bursa seyahatini Büyükşehir bütçesinden ödemişsiniz!’ dedi…

Konu giderek uzayınca ivedi bir basın toplantısı düzenlendi.

Bozbey sakin bir tavırla CHP Genel Başkanının protokolün dördüncü ismi olduğunu, dolayısıyla Bursa’ya belediye çalışmalarını görmek üzere yaptığı bir ziyaretin giderlerinin belediye bütçesinden karşılanmasının normal olduğunu, aynı şekilde Cumhurbaşkanının gerçekleştireceği bir ziyaret olduğunda da masrafların yine belediye bütçesinden karşılanacağını söyledi.

Sonra da pandoranın kutusu açıldı…

Hemen hemen 5-6 tane ödeme kalemi seçilmişti slayt hazırlamak için. İçlerinde kartvizit basımından tutun da temayül yoklaması masraflarına, açıkça ‘seçim çalışması’ olarak belirtilen kalemlere, mesela Mudanya lansman yemeğine, HÜDAPAR Kongresi’ne, AK Parti Ankara Protokolünün ağırlanmasına kadar pek çok kalemden söz ediyorum.

“Biz belgeye bakarız. Belge bize doğruyu gösterir” dedi Başkan Bozbey.

Sonra da ekledi; “Aslında seçimlere son 3 ay kala yapılan her şey seçim harcamasıdır!”

İşin bu kısmı önemli, hatta bence en önemli bölüm…

Tabi bizde de vardı böyle bir, ‘Hiçbir şey olmuyorsa bile kesin bir şeyler oluyor’ hissiyatı da elde belge olmayınca ‘AK Parti’nin tüm giderleri Büyükşehir bütçesinden karşılanıyor’ demek mümkün değil.

Şimdi belgeler ortaya çıkınca, işin rengi değişiyor elbette…

Gelelim, dünya kadar harcamanın kamuoyuna açıklandığı, belgelerin içinde üzerinde en çok konuşulan kaleme…

Konu net olarak şöyle gelişti;

Tarih kısmında 5.10.7627 yazan, işin adı bölümüne de ‘Gönül Dostları Başkan Ekip ve Başkanın Düğünü’ notu düşülen belge tarih kısmındaki rakamların garipliğinden pek de anlam verilememiş bir belge olarak sunuldu basın toplantısında.

Salondaki basın mensuplarının talebi ile belgenin orijinalinden tarihine bakılmasına karar verildi, zira tarih kısmında yazan rakamın bir kod olabileceği üzerinde duruldu. Belgenin orijinalinde tarih 02.09.2023 olarak yazıyordu.

O zaman durum biraz daha netleşti. Hafızam beni yanıltmıyorsa Alinur Aktaş’ın oğlu 03.09.2023 tarihinde dünya evine girdi. Eldeki belge de muhtemelen şehir dışından gelen misafirlerin ağırlanmasına ilişkin masrafları işaret ediyordu.

Gider kişisel bir gider olduğundan elbette belediye bütçesinden karşılanması doğru değil, ancak bazı kaynaklarda belirtildiği gibi Aktaş düğün masraflarının tamamını belediye kasasından karşılamış da değil.

Belgenin pek çok ödeme kalemi içindeki hali burada.

cx

Hiç öyle bahsedildiği gibi uyduruk bir belge değil ortadaki.

Şimdi gelelim, Bursa’nın ve Alinur Aktaş’ın neden bu kadar sorgulandığına ve Aktaş’ın nasıl bir siyasi ikbal güttüğüne…

Efendim 31 Mart yerel seçimlerinden önceki yerel seçimleri şöyle bir gözünüzün önüne getirin, AK Parti’nin elinde kalan en büyük belediye çantada keklik gördüğü için aslında pek de önem vermediği Bursa olmuştu hatırlarsanız.

Bu ne demek?

En büyük kasa Bursa’da demek…

Haliyle pek çok masraf Bursa kasasından yapıldı ve dolayısıyla en çok sorgulanan belediyelerden biri Bursa Büyükşehir Belediyesi ve Başkan Alinur Aktaş oldu bu dönemde. Zira CHP’li belediyeler nefes alsalar tepelerine binen bir AK Parti merkezi hükümeti ile boğuşma halindeler. Karşı taarruz doğrudan Alinur Aktaş’ı işaret ediyor.

Üstelik dün kürsüden birkaç belge ile yapılan harcamaların bir kısmını Bursa basını ile paylaşan Mustafa Bozbey, “Bunlar buzdağının görünen yüzü, buzdağının altını bize açtırmasınlar” derken işin bu kadarla kalmadığını da kuvvetle vurguladı.

Gelelim Alinur Aktaş cephesine…

Kendisinin geri vites yapacağını zaten hiç düşünmemiştim. Zira kulislere bakılırsa Bakan yardımcılığı ikbaliyle yanıp tutuşuyor Aktaş. Ticari kariyer kendisini pek sarmamış gibi.

Üslup, alışık olduğumuz Alinur Aktaş üslubu.

Hülasası, ‘belgeleri isterim’ diyor…

Önümüzdeki dönem buz dağının görünmeyen yüzüne, Bursa Büyükşehir Belediyesi’nden ekran görüntülerini Alinur Aktaş’a kimin ya da kimlerin uçurduğuna ve en önemlisi artık kamuoyu ile paylaşıldığından hukuki süreci başlayacak olan belgelerin ucu nereye varır konusuna odaklanacağız…

 

NOT: Çok rica edeceğim artık Bursa’nın parasını Bursa’ya hizmet için harcayın da bu boğuşmadan siz de kurtulun biz de kurtulalım…

 

HABERLER