Uzun süredir açığa çıkamayan enerjinin büyümesi sonucu yaşanan patlamanın şiddeti gibi geçiyor CHP kurultay süreci.
‘Önümüzde seçim var, enerjimizi seçime saklayalım’ denilerek bastırılan örgüt, enerjisini boşaltmak, yani tepkisini göstermek için önce delege seçimlerini kullandı, şimdi de ilçe kongrelerinde benzer sahneleri yaşıyoruz.
Ortada kaybedilen bir seçim ve bu kaybın sorumluluğunu üstlenmeyen makam sahiplerinin olduğu gerçeğini de unutmamak lazım. Kısacası, yaşanan üzüntünün yöneltileceği bir adres yok. İşin içine bir de nereyi nasıl basamak yaparak nerelere ulaşırım derdiyle hareket edilerek peşinde koşulan delegelik, ilçe başkanlığı, il başkanlığı gibi makamların belirlendiği kongre süreci girince yaşanan gerginliklere şaşırmamak gerekiyor.
İlk olarak İl Yönetiminden Yaşar İlbay, Cengiz Çelikten’in ekibinden Burak İleri’ye yumruk attı iddiası geldi gündeme. Konunun iddiadan daha öte olduğu, tarafların darp raporu ile birlikte şikayette bulunduklarını öğrendik sonra. İşin daha da ilginç olan yanı, Çelikten ekibinden olan Burak İleri’nin CHP Eski İl Başkanı İsmet Karaca’nın bu konuyu alevlendirdiğine, hatta tehditler savurduğuna dair iddiaları…
Buradan çıkarabileceğimiz sonuç şudur ki; İsmet Karaca Çelikten ekibinin karşısında açıkça taraf olmuşa benziyor.
Bir diğer gerilim de Atatürkçü Düşünce Derneği Bursa Şubesi’nin eski başkanlarından Nedret Yayla kürsü konuşmasında ‘seçimi HDP ile iş birliği yaptığımız için kaybettik’ deyince yaşandı. Salonda tansiyon hayli yükseldi, Yayla salonu terk etmek zorunda kaldı.
Bunlar işin daha aday konuşmaları yapılmadan önceki kısmı aslında…
Adayların salona ve birbirlerine yönelik konuşmalarında da iddialı cümleler vardı…
İlk konuşmayı ‘örgütün adayıyım’ sloganıyla yol yürüyen Cengiz Çelikten yaptı. Kura çekmişler, hatta dört adaylı bir yarışma olacağını düşündükleri süreçte kura çekmişler, ilk konuşma sırası Çelikten’e çıkmış…
Çelikten’in konuşmasını bir kelime ile özetle deseniz ‘YOKTUNUZ!’ derim size…
Çünkü üzerinde ısrarla vurgu yapılan konu buydu. CHP Osmangazi İlçe örgütünün uzun süredir yok oluşu…
Binasıyla, eylemsizliğiyle, sessizliğiyle…
Çelikten daha görünür bir lokasyon, daha görünür bir eylemlilik ve daha görünür bir örgütlülük vaadinde bulundu…
Bunu yaparken öyle sessizce de yapmadı.
Konuşmasında hayli heyecanlıydı. Rakiplerinin örgütün içine son derece iyi nüfuz etmiş kişiler olduğuna, dört koldan ablukaya alınmış haldeyken bir seçim mücadelesi verdiğine vurgu yaptı.
Hiç çekinmeden İl Başkanı Turgut Özkan dahil, partinin tüm ağır toplarının delegeleri aradığına, adayları için oy topladığına ilişkin iddialarda bulundu. Bu iddiaları elbette bizler de duyuyorduk kulislerde, ancak sonuçta iddiadır bahsi olunan…
Kulislerde her konuşulanı buralara yazsak…
Sıra Baran Güneş’e geldiğinde son derece profesyonel bir tanıtım hazırlığı yapıldığını, Baran Güneş’in kariyerine yönelik ciddi bir lansmanla karşı karşıya olduğumuzu anlamamız uzun sürmedi.
Güneş’in konuşmasının ilk cümlesi de böyle başladı zaten; “Ben isterdim ki, bu konuşmalarda adaylar kendilerini tanıtsınlar, karşılarındakilere iftira atmasınlar…”
Kariyeri gerçekten dolu dolu bir avukat olan Güneş’in kendisini tanıtması sırasında hafiften bir rakibini ezme, hatta ileri gidersek biraz da suyunu çıkarma durumu hissettim, ama sonuçta bu iki adayın arasındaki bir meseledir, fazla da karışmamak gerekir…
Cengiz Çelikten, Baran Güneş için, ‘İsmet Karaca’nın ve Mustafa Bozbey’in adayıdır’ derken, Baran Güneş de “Genel Merkezden gelen bir üst akılla aday çıkarıyorlar. Biz yönetime geldiğimizde Osmangazi Belediye Başkanı kim olsun diye örgütümüze soracağız. Eğer örgütümüz bu makama iki kere aday olmuş, iki seçimi de kaybetmiş bir ismi yine aday olarak görmek isterse, biz onun için yine çalışırız” ifadeleri ile Cengiz Çelikten’in Erkan Aydın’ın adayı olduğunu, Aydın’ın Osmangazi Belediye Başkan Adaylığı sürecinde örgütle paralel çalışmak için kendi adayını desteklediğini iddia etti…
Şimdi kafanızı yeterince bulandırdıysam, gelelim dananın kuyruğunun koptuğu yere…
Divana sunulan imzalara bakıldığında Cengiz Çelikten’in listesi 186 imza toplamıştı, Baran Güneş’in listesine imza atanların sayısı ise 224 olarak görünüyordu.
Çelikten kürsüden delegelere şöyle seslendi; “Divan başkanımız imza sayıları toplandığında delege sayımızın üzerinde bir imza olduğunu söyleyerek fazla olan delege sayısını ikiye bölmeyi önerdi, ancak ben kabul etmedim. Çünkü bize imza atan arkadaşlarımız gönülden biziz destekleyenlerdir. Biz öyle rica ile eski belediye başkanlarının, il başkanlarının telefonları ile imza toplamadık”
İşin bu kısmı önemli, çünkü son noktada bana gelen kulis bilgileri arasında, ‘Oyunuzu bize vermeseniz de bari imzanızı bizim listemize atın’ ricalı telefonlar ile delegelerin arandığı söylentileri çoğunluktaydı.
Sonuç olarak Baran Güneş’in “Seçimi kim kazanırsa kazansın Cengiz Çelikten benim abimdir, biz bu salondan abi kardeş olarak ayrılacağız, Cumhuriyet Halk Partisi kazanacak” sözleri umarım yerini bulur.
Çünkü 197 delegenin oyunu alan Cengiz Çelikten CHP Osmangazi İlçe’nin yeni başkanı oldu…
Bundan sonrasında bu derece eleştirilen yönetimlerden neyi farklı yapacağı konusunda ciddi gözlem altında olacak Çelikten. Kendisinden önceki yönetimlerden çok daha zor olacak işi…
Bir kez daha hayırlı olsun…
NOT: Cengiz Çelikten’in kürsüden eşini anons ederken ve eşine teşekkür ederken gözlerinin dolması ve sesinin titremesine zor mani olması bir kadın olarak beni çok etkiledi doğrusu. Umarım bundan sonraki süreçte CHP’nin kadınlara daha çok değer veren ve kadın üyeleri ile genç üyeleri ile barışan bir Osmangazi İlçe örgütü olur…