Yasemin Güler
Yasemin Güler
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

Çözüm yok, proje var!

Araya hafta sonu girdi, Avrupa bizi niye kıskansın? Başlıklı yazımda kısaca değindiğim, ancak okulların açılması, özellikle üniversite kayıtlarının yapılması ile birlikte ne kadar derinleştiğinin bir kez daha farkına vardığım konut sıkıntısının ayrıntılarına pek girememiştim.

Sağ olsun Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, bu konuda bir açıklama yaparak meseleyi irdelemem için yolumu açmış.

Ne diyor Sayın Bakan, detayları Eylül ayında açıklanacak olan ‘Yeni Sosyal Konut Projesi’nin ayrıntılarını paylaşırken?

Projede gençlere, emeklilere, şehit yakınlarına, gazilere, engellilere özel kontenjan ayrılacağını, İstanbul genelinde 10 bin, ülke genelinde 40 bini arz fazlası 50 bin ofisin dönüştürülerek konut olacağını söylüyor.

Gençler, emekliler, şehit yakınları, gaziler ve engelliler ülkenin en düşük gelir grubunu oluşturuyorlar. Doğal olarak, bu gelir grubunun üst tabanında bulunan gençlerin genellikle asgari ücretle çalıştıklarını düşünürsek, konut ödemelerinin 1.500-2.000 lira dolayında olması beklenir.

Aksi takdirde konut almaya kalkan bu kesimdeki vatandaşın yaşamının diğer giderlerini minimum ölçülerde dahi karşılaması mümkün olmaz.

Burada önemli ayrıntılardan biri de vatandaşların konutlara yerleştikten sonra ödemelerini yapmaya başlamasından geçiyor.

Bir yandan kira ödeyip diğer yandan konut taksiti ödeyebilmek günümüz yaşam koşullarında mümkün değil.

Bir ekmek 5 lira, soğanın kilosu 10 lira, mevsiminde taze fasulye 15 lira…

Bu rakamlar mutlaka göz önünde bulundurulmalı ödeme planları yapılırken!

Üç adımda yeni konut hamlesi” başlığı altında yapılacakları sıralamış Bakan Kurum, paylaşım şöyle:

“Birinci adım: TOKİ eliyle 81 ilde sosyal konutlar inşa edilecek. Konut, konut arsası, sanayi siteleri satılacak.

İkinci adım: Emlak Konut öncülüğündeki kampanya kapsamında, gayrimenkul firmalarıyla konut kampanyası yapılacak.

Üçüncü adım: İstanbul genelinde 10 bin, ülke genelinde 40 bini arz fazlası, kiralanamayan ya da satılamayan 50 bin ofis dönüştürülerek konut olacak.”

Birinci adım henüz inşa edilmemiş konutlardan bahsediyor, ikinci adım ise gelir grubu orta düzeydeki alıcılara hitap ediyor anladığım kadarıyla.

Dar gelirlinin konut sorunu en kısa biçimiyle üçüncü adımın hızla devreye sokulması sonucu çözülebilir, o da bir ölçüde.

Tüm bunlar iyi hoş planlar, elbette uygulamayı ve özellikle hitap edilen kesimin bütçesine uygun ödeme planları yapılıp yapılmayacağını yakından takip edeceğiz. Ancak meselenin en can alıcı kısmına bir faydası yok bunların.

Çünkü gençler kayıt oldukları okulların bulunduğu illere gittiklerinde halen fahiş kira fiyatları, fahiş özel yurt fiyatları ile karşılaşıyorlar. Devlet yurdu desen çok yetersiz…

Bu noktada devreye giren Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Kasapoğlu, gençlerin 81 ildeki bakanlık yurtlarında ücretsiz konaklamasını sağlayan ‘Seyahatsever’ projesini 5 Eylül’e kadar uzattıklarını duyuruyor.

Sayın Bakan, öğrenciler bu pahalılıkta nasıl seyahat etsin!

Gençler sizden gezmek için değil, okumak için yurt istiyor, yurt…

Meseleye kendi şehrim açısından baktığımda gördüğüm tablo da ülke genelinden farklı değil.

Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Kasapoğlu’nun Bursa’ya şubat ayında düzenlediği gezi sırasında verdiği yurt sözü için henüz bir eylemlilik söz konusu değil!

Meslek büyüğümüz, Olay Gazetesi Köşe Yazarı Ahmet Emin Yılmaz’ın köşesinden aktardığı bilgiye göre bahsi olunan yurdun ihalesi dahi yapılmamış görünüyor. Üstüne de yeni yurt müjdeleri veriliyor.

Konuta ve barınmaya dair sorunlar ülkenin her kesimini, özellikle de öğrencileri ve çocuklarını okutmaya çalışan velileri öylesine etkilemiş durumda ki, sihirli değnek misali çözümlere ihtiyacımız var.

Ancak yetinmek zorunda olduğumuz tek şey proje anlatımları ve vaatler sanırım…

HABERLER