Yasemin Güler
Yasemin Güler
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

Depremin gölgesinde seçim telaşı

6 Şubat depremlerinin hemen ardından yapılan konuşmaların odağına İstanbul’un yerleşmesi bekleniyordu, sürpriz olarak karşımıza Bursa çıktı!

Baktık ki, bizim şehir dört bir koldan fay hatları ile çevrelenmiş, deprem üretmeye hazır üç ciddi fay hattı nedeniyle beklenti giderek yükseliyor. Şehri nüfusundaki artış, konut stokundaki olumsuz seyir ve sanayileşmenin artması nedeniyle yaşanacak ticari kayıpların da devreye girmesi, Bursa’yı deprem yaşama ihtimali yüksek şehirler arasında merkeze koyuyor.

Buraya kadar olanları aslında hepimiz biliyoruz zaten, yine biliyoruz ki, şehrin özellikle sahil bölgelerinde yoğunlukla hissedilen küçük sarsıntılar sıklıkla yürekleri ağızlara getiriyor, üstelik büyük depremin habercisi olup olmadıklarını sorgulatıyor.

Daha 4.1 büyüklüğünde bir depremde binalarından parçalar kopan, insanları sokaklara dökecek kadar evlerinin sarsıldığı Gemlik ve Mudanya gibi ilçelerimizde durum daha da endişe verici elbette.

Hatırlatmakta yarar var, Gemlik’in taşınmasına 2017 yılında karar verilmişti zaten. Gemlik Belediye Başkanı Mehmet Uğur Sertaslan’ın da dile getirdiği, ancak uygulanmasındaki zorluklardan da bahsettiği bir konuydu bu. 2017 yılından bu yana üçer beşer de olsa gerçekleştirilse bu taşınma işleminin büyük bölümü belki şimdiye bitmiş olur, vatandaşlar da Cumhuriyet Mahallesinin üst taraflarında kalan ve nispeten yerleşime daha elverişli olduğu belirtilen bölgede kendilerine yeni bir hayat kurardı.

Elbette büyük cesaret isteyen, büyük irade gerektiren bir konudan bahsediyoruz. Taşınma işleminin adil bölüşümle, hak sahiplerine mağduriyet yaratmadan sağlanması mecburiyeti olduğu gibi bu konuda vatandaşın desteklenmesi de şart olduğundan Gemlik Belediyesi gibi küçük bir ilçe belediyesinin tek başına altından kalkabileceği işlerden değil bu konu. Merkezi hükümetin devreye girmesi şart.

Merkezi hükümetin CHP’li bir belediye için devreye girmeyeceğini bir yana bırakırsak, sorunlarını halletmek üzere devreye girdiği yerlerde de daha çok sorun çıkardığını bir kenara yazmak lazım sanırım.

Bir de gelişme var; yakın zamanda yepyeni bir fay hattımızın olduğunu sıklıkla dile getiren Jeoloji Mühendisleri Odası Güney Marmara Bölge Başkanı Engin Er’in bahsettiği bölgede yapılan incelemeler haritalarda yer almayan bu fay hattının gerçekliğini ortaya koymuş durumda. Kayapa ile Yenişehir arasında bulunan ve 7.3 büyüklüğünde deprem üretme potansiyeli olan hattın üzerinde pek çok yapının olduğunu da dikkate almak gerekiyor. Çünkü Engin Er’in en yoğun uyarı yaptığı nokta tam da burasıydı. Hatta; ‘Bu fay hattının nerelerden geçtiği tam olarak tespit edilip haritalara işlenmeden kentsel dönüşüm çalışması da yapmamak lazım, binaları bir yerden alıp başka bir noktaya yerleştirirken fay hattının üzerine yeni binalar yapma ihtimalini gözden kaçırmayalım’ diyordu kendisi.

Buraya kadar herkes tamamsa bundan sonrasına da devam edelim…

Bu hafta sonu konuyla yakından ilintili iki odanın seçimleri yapılıyor. Mimarlar Odası Bursa Şubesi tek liste ile seçime giderken ve başkan adayları yeniden Şirin Rodoplu Şimşek olurken Jeoloji Mühendisleri Odası Güney Marmara Şube Başkanlığı koltuğu için iki liste yarışıyor; Dinamik Jeoloji Mühendisleri Grubundan Alican Şaban ve 100. Yıl Grubundan Mehmet Yıldız talip koltuklara…

Bursa’da jeoloji denince konuşmaya çok alıştığımız Engin Er bu dönem aday olmamak konusunda kararlı. Yaptıklarından değil, yapamadıklarından bahsedecek kadar da cesur bir başkan…

“Hala belediyelerin afet riskine karşı yeterli kadro açmadıkları, başaramadığımız bir gerçek. Planlı bir Bursa’yı maalesef oluşturamadık. Fay hatları üzerinde yapı ve sanayi yapılmasını engelleyemedik. 1/1000’lik uygulamayı gerçekleştiremedik. Güvenli yapılara ulaşılması, planlı yapılarla mümkün. Denetleme sistemini kuramadık!” diyerek anlatıyor olması gerekip de olduramadıklarını…

Mimarlar Odası’nın seçimlerinde de konu depremdi elbette. Bir dönem daha Mimarlar Odası Bursa Şube Başkanlığı için kolları sıvayan Şirin Rodoplu Şimşek, bu dönemde yaptıklarından bahsetmeyi tercih etti konuşmasında.

CHP Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, “Çarpık kentleşmenin en çok olduğu yer Osmangazi. Depremin olma ihtimalinin yüksel olduğu şehirlerden biri Bursa. Geçtiğimiz günlerde yeni bir fay hattının çıktığı haberlerini gördük. Yeniden gündeme oturdu. Bin 400 yılından beri de deprem üretmemiş. 1855’te olan Şubat ve Nisan ayında art arda olan 2 deprem de var. Yani 2025’te süre dolmuş. Her an her saniye depremle karşı karşıyayız” diyerek riski gözler önüne serdi.

CHP Mudanya Belediye Başkan adayı Deniz Dalgıç, kenti el birliği ile korumak için kolları sıvadığını dile getirdi.

İlk kez aynı koltuğa talip olan iki belediye başkanı bir etkinlikte ağırlandı sanırım. AK Parti Nilüfer Belediye Başkanı Celil Çolak ve CHP Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir

Kendisi de bir akademik oda kültürü almış olan ve geçmiş dönemde Harita ve Kadastro Bursa Şube Başkanlığını yürüten Çolak, tertemiz bir Nilüfer vaadinde bulundu.

Çolak’ın arkasından kürsüye gelen Şadi Özdemir’in konuşması da dikkat çekiciydi:

“Nilüfer hepimizin göz bebeği. Celil kardeşim, yeşillendirecek, ama AK Partili arkadaşlar da Nilüfer’e taşınıyor. Çünkü burası güzel bir kent, ama problemsiz bir kent değil. Bütün eğitim kurumlarının, özel hastanelerinin burada olması insanların Nilüfer’e gelmesini sağlıyor. Kent rantı çok yüksek bir ilçe, kentsel dönüşüm altında kentin kendisine büyük saldırı var. Ben daha önceki ziyaretlerimde de bahsettim. Buradaki bu saldırıya karşı kentin hakkını korumak çok kolay değil. Bir belediye başkanın tek başına bunu başarması çok mümkün değil. Tüm kent dinamikleriyle Nilüfer’i yöneteceğimin sözünü veriyorum.”

Sarsıntıların gölgesinde, endişeler içinde geçen seçimler ve sonuçları Bursa için kimin ne kadar cesur olacağını, kimin kimlerle birlikte çalışacığını da gösterecek bize…

HABERLER