Yasemin Güler
Yasemin Güler
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

İttifak yok, tabanda birleşme var!

Gündemimizde çatırdayan ittifaklar ve bu ittifakların ortağı siyasi partilerin pek çok skandalla yıpranması var günlerdir…

Peki siyasetçiler açısından da durum böyle mi?

Yoksa reel siyasette, bize bahsedilen gündemlerin dışında planlardan bahsetmek mümkün mü?

Her şeyden önce, en azından Bursa özelinde, Millet İttifakının kağıt üzerinde olmasa da gönül birlikteliği ile sürmesinin hem CHP’ye hem de İYİ Parti’ye pek çok fayda sağlayacağının siyasetin bu kanadıyla ilgilenen herkes farkında.

En azından seçmen bazında yani tabanda bir birliktelik tüm gönüllerden geçen gibi görünüyor.

Geçtiğimiz hafta sonu Şile’de düzenlenen geniş katılımlı toplantının davetlileri olan İYİ Parti Merkez Yönetim Kurulu, milletvekilleri ve il başkanlarının neler konuştuğundan çok İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in son dönemde yaşananlara yönelik söyledikleri konuşuldu ülke gündeminde, ancak toplantıdan çıkan sonuçlar bence daha önemliydi, çünkü seçimin yönünü tayin edecek açıklamalar vardı içinde.

İYİ Parti toplantıda tüm il ve ilçelerde kendi adayları ile sahaya çıkma kararı aldığını duyurdu. Ancak bahsedilen karar partiyi iki ayrı kanada böldü.

Hep bahsettiğimiz gibi bir kesim partinin başka partilerle kurduğu ittifaklar nedeniyle yeterince kendini ortaya koyamadığını ve politik görüşlerinden bahsedemediğini savunurken, bir kesim de seçimlere tek başına girmenin intihara yakın bir hamle olduğu kanaatinde.

Sonuç olarak İYİ Parti Bursa İl teşkilatı Bursa’nın adaylarını önümüzdeki haftadan itibaren yavaştan açıklamaya hazırlanıyor.

Hali hazırda başvurular hafta başında toplantının hemen ertesinde başladı…

Küçük bir takvim bilgisi de verelim; adaylık başvuruları için 22 Aralık son tarih, aday olmayı düşünen teşkilat mensuplarının ise 1 Aralık tarihine kadar görevlerinden istifa etmeleri bekleniyor.

Malum CHP’nin de adaylık başvuru takvimi 21 Kasım itibariyle başlamıştı, CHP’liler 28 Aralık tarihine kadar başvurularını yapabilecekler. İstifa etmesi gereken örgüt üyelerinin istifaları için ise 5 Aralık son tarih…

Süreçler başlatıldı, kılıçlar kuşanıldı, ülke genelinde keskin ifadelerle ittifak yok mesajı veriliyor, ancak ben bunun yerelde pek de işlemeyeceğini düşünüyorum.

Çünkü toplantıların, görüş belirtmelerin hemen ardından kurulan ve bahsettiğim birlikteliğe giden yolun taşlarını döşeyen açıklamalar hemen şu cümlelerle başlıyor;

“Kesinlikle bir ittifak yok, ama bazı bölgelerde adaya göre dirsek teması kurulabilir…”

Seçmenin çoğunlukla adaya göre oy verdiğini artık kesinlikle bildiğimiz yerel seçimlerde bu kez parti genel merkezlerinin aldığı kararların seçmen açısından çok da önemli olmayacağı ortada. Tavanda olmasa da tabanda bir birleşme sağlanacaktır.

Aynı durum Cumhur İttifakı için de bence geçerli. Tabii Bursa Büyükşehir Belediye Başkanlığı için İYİ Parti’den hali hazırda Bursa Milletvekili olan Selçuk Türkoğlu’nun aday gösterilmesi tüm bu dengeleri bozar. Zaten Türkoğlu’nun da hiç böyle bir hevesi yok da, görev tevdi edilmesi durumunda ne yapar onu kestiremiyorum…

Diğer taraftan Cumhur İttifakı yerel seçimlere 50 artı 1 tartışmalarının ve adeta iktidar partisi AK Parti’nin ortaklarından kurtulma çabasının gölgesi altında giriyor…

En azından bizim seçim öncesi hissettiğimiz hava böyle, ama gerçekte Cumhur İttifakının her iki dinamiğinin de genel merkezler düzeyinde görüşmelerini sürdürerek yerel seçimler için aday belirleme çalışmaları yaptıkları aldığımız duyumlar arasında.

Konuya Bursa açısından bakarsak, Milliyetçi Hareket Partisi’nin bu kez daha fazla ilçe belediyesi talebinde bulunacağı çok önceden kulislerde konuşulan bilgiler arasındaydı zaten.

MHP Yenişehir Belediye Başkanlığının yanında Mudanya ve Gemlik gibi muhalefetin iddialı olduğu belediyelere de göz dikmişti, ancak AK Parti cephesinin bu duruma pek sıcak bakmadığı, MHP’nin Keles ya da Orhaneli Belediyelerinden biriyle yetinmek zorunda kalacağı bilgileri geliyor kulağıma.

Henüz aday tahminlerinde bulunmak için erken olsa da Cumhur İttifakında şimdilik genelde olan gerginliğin yerel seçimlere bir yansımasının olmadığını söylemek mümkün…

NOT: Duyduğum kadarıyla Bursa Büyükşehir Belediyesi çalışanları arasında İsrail’i boykot etmek amacıyla İsrail’in sahip olduğu düşünülen markaların ürünlerinin kullanılmaması yönünde bir kampanya başlatılmış.

Bölgede yaşanan vahşetin boykot edilmesi, hele de bu boykotun ticari bir zarara neden olacağının gösterilmesi gönülden yapıldığı sürece benim de onayladığım bir girişim. Ancak Ortak Akıl Programının bu haftaki konuğu CHP Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş’ın önerisini çok daha mantıklı buldum.

Bursa Büyükşehir Belediyesinin İsrail menşeili 3 su şirketine su satışı yaptığını belirten Yeşiltaş diyor ki, ‘Bu su satışlarının durdurulması çok daha büyük ses getiren bir boykot olur. Bursa Büyükşehir Belediyesi İsrail’i boykot etmek istiyorsa, önce kendi ticari faaliyetlerini durdurarak işe başlamalıdır.’

Sizce de öyle değil mi?

HABERLER